Burada yazana göre, Saldua adama Eileen Reinforth'a saldırmasıyla ilgili bir şey anlatmamış. | Open Subtitles | وفقاً لهذا سالدو لم يخبره ابداً حول مهاجمة ايلين رينفرو |
Burada yazana göre pek tiyatro tecrübesi yokmuş. | Open Subtitles | وفقاً لهذا, فهي لا تملك الكثير من خبرة المسرح |
Burada yazana göre Donnelly'nin sevgilisi sözlü tacizden dolayı üçüncü bir kadından bahsetti.* | Open Subtitles | مكتوب هنا ان حبيبة دونالي اتت لمكتبه تحاول ان تمزقه لوجود امرأه ثالثة. |
Burada yazana göre sadece bir gaz da olabilir apandisin patlamış da olabilir. | Open Subtitles | حسنٌ، مكتوب هنا قد يكون التهاب الزائدة الدودية، أو قد يكون مجرد غازات. |
- Burada yazana göre Pentagon ve CIA'nın ortak operasyonu. | Open Subtitles | يقال هنا انها كانت عمليّـة مشتركة بين البنتاغون ووكالةُ الاستخبارات الأمريكية |
Burada yazana göre her eser kendi manyetik alanını yaratıyor. | Open Subtitles | طبقا لهذا... كلّ مصنوعة يدوية تولّد fleldه المغناطيسي الفريد الخاص. |
Burada yazana göre, göğüs kemiğinden girmiş, kalp kasını delmiş, sekizinci göğüs omurundan bir parça alıp Yüzbaşı Şahin'in sağ sırt kasında durmuş. | Open Subtitles | والتي طبقا لهذه الأشعة إخترقت عظم القص ووصلت لعضلة القلب |
Burada yazana göre, 6 ay önce serbest bırakılmış. | Open Subtitles | وفقاً لهذا, فقد تم إطلاق سراحه منذ 6 أشهرٍ مضت |
Burada yazana göre, kadınları sürüye böyle tanıştırıyorlarmış. | Open Subtitles | وفقاً لهذا... هكذا يقدّمون الإناث لعشيرتهم |
Burada yazana göre yok ama. | Open Subtitles | لا ليس وفقاً لهذا |
Burada yazana göre Johnson, Oregon'da yaptıkları bombalar patlayınca ölen dört SNP üyesinden biriymiş. | Open Subtitles | وفقاً لهذا جونسون) كان واحداً من أربعة) أعضاء الجزب الذين قُتلوا عندما إنفجرت القنبلة (التي كانوا يبنوها في كوخ بـ (أوريغون |
Burada yazana göre sadece bir gaz da olabilir apandisin patlamış da olabilir. | Open Subtitles | حسنٌ، مكتوب هنا قد يكون التهاب الزائدة الدودية، أو قد يكون مجرد غازات. |
Burada yazana göre sadece bir gaz da olabilir apandisin patlamış da olabilir. | Open Subtitles | حسنٌ، مكتوب هنا قد يكون التهاب الزائدة الدودية، أو قد يكون مجرد غازات. |
Burada yazana göre kedilerin tekrar kullanmasını önlemek için lanetlenmiş bir mücevhermiş. | Open Subtitles | مكتوب هنا أن لعنة ألقت على الجوهرة لكي لا يسيء استخدامها أي قط |
Burada yazana göre çeşitli hayır kurumlarıyla çalışıp yardım için yılda birkaç ücretsiz davaya da bakıyormuş. | Open Subtitles | مكتوب هنا أنه عمل بالعديد من الأعمال الخيرية حتى أنه تولى قضايا مجانية كل عام |
Burada yazana göre sizinle yaşayan birisi varmış? | Open Subtitles | مكتوب هنا ان هناك من يعيش معكِ |
Burada yazana göre kenara çekildiğinde arabanda 500 Oxy hapı bulunmuş. | Open Subtitles | حسناً, يقال هنا تم القبض عليك مع تقريباً 500 قرص أوكسي في عربتك. |
Burada yazana göre kenara çekildiğinde arabanda 500 Oxy hapı bulunmuş. | Open Subtitles | حسناً, يقال هنا تم القبض عليك مع تقريباً 500 قرص أوكسي في عربتك. |
- Burada yazana göre Pentagon ve CIA'nın ortak operasyonu. | Open Subtitles | يقال هنا انها كانت عمليّـة مشتركة بين البنتاغون ووكالةُ الاستخبارات الأمريكية |
Burada yazana göre 1084 yılından beri varmış. | Open Subtitles | حسنا , طبقا لهذه انها منذ 1084 |