Muhtemelen annen buraya geldiğinde bu konuda seninle konuşmak isteyecektir. | Open Subtitles | حسنا, ربما سوف تقنعك أمك بطريقتها عندما تأتي إلى هنا |
Ve buraya geldiğinde, çeneni kapalı tut. Berbat ediyorsun sadece. | Open Subtitles | و عندما يصل أبق فمك مغلقا و إلا أفسدت الأمر |
- buraya geldiğinde, başlayabiliriz. | Open Subtitles | عندما تصل إلى هنا ، يمكننا أن نبدأ عملنا |
buraya geldiğinde, sahip olduklarını alıyorlar ismini alıyorlar saçlarını kesiyor çocuklarını senden alıyorlar. | Open Subtitles | عندما وصلت هنا أخذوا ممتلاكتك اخذوا اسمك |
buraya geldiğinde ona, bizim çeteden biriymiş gibi davranın. | Open Subtitles | عندنا يصل إلى هنا , عاملوه كأنه فرد من عصابتنا |
Şehirden doktorlar buraya geldiğinde özel doktorlar çoktan toz olmuştu. | Open Subtitles | عندما جاء الإسعاف العام ، كان الإسعاف الخاص قد اختفى |
buraya geldiğinde karnı normaldi, göğsü buradaydı. | Open Subtitles | عندما جاء إلى هنا, كانت معدتة طبيعية ولكن معدتة برزت إلى الخارج |
Ve buraya geldiğinde onu tutmak istedim, tekrar o anı yaşamaya çalıştım. | Open Subtitles | و عندما جاءت إلى هنا و حاولت أن أضمها, حاولت أن أستعيد ذلك... |
Ve o buraya geldiğinde, gözlüğünü o herifin beynine gömeceğim. | Open Subtitles | , بعد أن يصل هنا سوف أقوم بتهشيم جمجمته بنظارته |
Annem buraya geldiğinde, seninle dürüst olmanın önemi hakkında konuşmasını isteyeceğim. | Open Subtitles | عندما تأتي والدتي, سأجعلها تتحدث معك عن أهمية ان تكوني صادقة |
- Sen buraya geldiğinde değerlendirmeyi bitiriyor olacağız. | Open Subtitles | و عندما تأتي في المرة القادمة سنخبرك بالنتيحة |
Pizzacı çocuk buraya geldiğinde pizzayı beleşe getirmek için bir büyü yapalım. | Open Subtitles | عندما يصل فتى التوصيل إلى هنا لنقم بتعويذة حتى نحصلَ عليها مجاناً |
- Yada buraya geldiğinde, Ben onu gökyüzünden silerim. | Open Subtitles | أو عندما تصل إلى هنا سأقوم بتدميرها تماما |
Kuduz olmuş. buraya geldiğinde delirmiş. | Open Subtitles | قال أنها مصابة بداء الكلب، فقدت صوابها عندما وصلت هنا |
buraya geldiğinde, bütün olay boyunca elimi tutmanı istiyorum. | Open Subtitles | الآن, عندما يصل إلى هنا, اريدك ان تبقي ممسكة بيدي طوال الوقت |
Ekibimden Boone buraya geldiğinde, bunun bir geçit olduğunu söyledi. | Open Subtitles | بلدي الطاقم، بون، عندما جاء إلى، وقال انه كان بوابة. |
buraya geldiğinde rahipti, ama artık değil. | Open Subtitles | لقد كان قساً عندما جاء إلى هنا لكن الآن... |
Nora buraya geldiğinde, gerçeklik anlayışı kaybolmuştu ve gerçekle gerçek olmayanı ayırt edemiyordu. | Open Subtitles | كان واقع "نورا" مشوهاً للغاية عندما جاءت إلى هنا. ولم تكن تعرف الفرق بين الحقيقة والخيال. |
O, bu dünyadaki en korkunç katil ve buraya geldiğinde o lanet boğazını ortadan ikiye ayıracak! | Open Subtitles | وهو القاتل الأكثر رعبا على وجه هذه الأرض وقال انه سيقوم بشق حنجرتك عندما يصل هنا |
Jüri buraya geldiğinde, Callahan Parkı'nda bir takım insanlar peydah oldu. | Open Subtitles | عشية وصول الحكام , بعض المسافرين تحركو إلى حديقة كالاهان |
buraya geldiğinde dişlerinde taze deri parçaları vardı. | Open Subtitles | كان مازال هناك بقايا لحم المعتدي بأسنانه عندما أتى إلى هنا |
Ama,bir de şu var, buraya geldiğinde seksi görünmekten vazgeçmelisin. | Open Subtitles | لكن .. تعلمين .. عليكَ ألا تكوني جميلةً جداً عندما تأتين |
Ama o buraya geldiğinde okumama gerek kalmayacağını söylediniz. | Open Subtitles | لكنك قلت ـ ـ ـ بأنني سوف لن اُضُطُر للقراءة حالما يصل إلى هنا |
Yani burada oturup varsayımları tartışabiliriz ama buraya geldiğinde bizden ne isterse onu isteyecek. | Open Subtitles | , يمكننا التحدث افتراضياً كما نشاء لكنه سيطلب ما يشاء عندما يأتي إلى هنا |
buraya geldiğinde gerçek bir yarışmacı olduğunu anlamıştım. | Open Subtitles | أترى ؟ لقد علمت منذ قدومك إلى هنا أنك متنافس حقيقي |