Kurbanın cesedinin yanında senin kırmızı kartını bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا بطاقتك الحمراء بجانب جثة الضحية |
Kocanızın cesedinin yanında bulduğumuz cinayet aleti. | Open Subtitles | هذا سيدة " ماكلين " هو سلاح الجريمة الذي وجدناه بجانب جثة زوجك |
Benim hayretim ise, bu babalar günü hediyesinin Renee Dorsett'in cesedinin yanında ne işi olduğu. | Open Subtitles | حسناً، إذن أعتقد إنني أتسائل لما هديتُك في يوم الأب إنتهت بجانب جثة (رينيه دورست). |
Kart dağıtıcının cesedinin yanında bulduğumuz tabanca ona aitmiş. | Open Subtitles | المسدس الذى اكتشفناة بجوار جثة موزعة الاوراق يعود اليها |
Ama elimde tüm Yedi'nin babanın cesedinin yanında dururken fotoğrafı var. | Open Subtitles | لكنّي لدي صورة للسبعة يقفون بجوار جثة والدك |
Evet, Ray'i elinde şömine sopasıyla Varick'in cesedinin yanında dikelirken buldum. | Open Subtitles | وجدت راي يقف فوق جثة قريك مع قضيب النار في يده |
Onunla görülen son kişi, ve gözlükler cesedinin yanında bulundu. | Open Subtitles | كان اخر من شوهد معها وكانت نظارته بجانب الجثة |
"Kısa saçlı esmer fahişenin cesedinin yanında..." | Open Subtitles | " بجانب جثة الساقطة السمراء ... |
Otto, Çirkin, annemin cesedinin yanında bulundu. | Open Subtitles | أوتو)، الوحش وُجد) بجانب جثة أمّي |
Eğer dürüst olur onlara gerçeği söylersem Tyler'ın cesedinin yanında Jack'in dikildiğini gördüğümü söylersem bunun nereye varacağını bilemem. | Open Subtitles | إن قلت الحقيقة وأخبرتهم... أنني رأيت (جاك) واقفاً بجانب جثة (تايلر)، فأجهل إلام سيؤدي ذلك. |
Rachel'in cesedinin yanında olduğumu hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر عندما كنت بجانب جثة (رايتشل)... |
O da Jack Renauld'yu çukurda gördü, üvey babasının cesedinin yanında. | Open Subtitles | لقد رأت جاك فى الحفرة بجوار جثة زوج امه |
Bu, Dr. Liam Fuller'in cesedinin yanında bulunan silahtı, öyle değil mi? | Open Subtitles | {\pos(190,230)}هذا هو السلاح الذي عُثر عليه بجوار جثة الدكتور (ليام فولر)، صحيح؟ |
Magda'nın cesedinin yanında. | Open Subtitles | بجوار جثة (ماجده). |
Jaden'ın cesedinin yanında Nikita'dan yardım istediği bir telefon konuşması yakaladım. | Open Subtitles | لقد اعترضتُ مكالمةً هاتفية، أجرتها مع (نيكيتا) للمساعدة، حينما كانت تقف فوق جثة (جايدن) |
Bunu cesedinin yanında bulduğumuz için onun olduğunu düşündük, değil mi? | Open Subtitles | لقد وجدنا هذه بجانب الجثة لذا إفترضنا أنها ملكهُ, صحيح؟ |