Ölümlülüğe hükmeden vaftiz oğlunun ahmakça teşebbüsünün cezası olarak, Ölüm, onun mumunu fitiline kadar kesti. | TED | كعقاب لمحاولة ابنه بالمعمودية الساذجة بالتحكم بالخلود، قلص الموت شمعته لتصل إلى فتيلها. |
İhanetinin cezası olarak Zeus Hades'i Tartarus Çukuru'na sürdü. | Open Subtitles | كعقاب لخيانته، زيوس يلقي الهاوية حفرة من الجحيم، |
Fakirler de bundan usanıp, isyan ettiler ve zenginleri kibirliliğin cezası olarak kendi kuyularına düşürdüler. | Open Subtitles | و لكن عندها يمكن للفقراء تمرير حبل بأحدى الحلقات و رفعهم بإستخدامه و تعليقهم و جعلهم يتدلون كعقاب على غرورهم |
Ama hiçbir şeyi umursamamamın cezası olarak kıdemlilerim tarafından donduruldum ve uzaya sürgün edildim. | Open Subtitles | لكنني جُمّدت وتم نفيي إلى الكون من قبل كبار عائلتي كعقاب حيال عدم إهتمامي بأي شيء. |
Şirket yönetmeliğine göre, işi bırakmanın cezası olarak sana veba bulaştıracağız. | Open Subtitles | ..كعقاب لهروبِك سياسة الشركة تقضي "بإعطائك "الطاعون |
Elin, tahıl çalmanın cezası olarak kesildi. | Open Subtitles | يدكَ تمّ قطعها، كعقاب لسرقة الحبوب. |