- Evet. Onun haberini yaptığı bir cinayet davası üzerinde çalışıyordum. | Open Subtitles | نعم، كنت أعمل على قضية قتل وكان مهتماً بها |
Bugün Brixtonda, sansasyonel cinayet davası sonuçlandı. | Open Subtitles | فى بريكستون اليوم تم الانتهاء من قضية قتل مثيره |
cinayet davası için ayakkabılarımı yalardın, değil mi? | Open Subtitles | لأجل قضية قتل أليس كذلك أيها الفتى؟ أجل سيدي |
Bu benim geldiğim ilk cinayet davası. Korkunç. | Open Subtitles | اٍنها أول محاكمة قتل أحضرها اٍنه شئ مريع |
Çünkü bu doğru dürüst bir cinayet davası. | Open Subtitles | - لأن هذه قضيّة قتل جدّية |
cinayet davası duruşmama avukatım olmadan devam etmeyi hiç istemem. | Open Subtitles | أنا أَكْرهُ المحاكمة على إسْتِئْنافها جريمة القتل بدون محامي دفاعِي |
Bu bir cinayet davası, trafik cezası değil. | Open Subtitles | تلك قضية قتل لا مخالفة مرورية ليس بوسعي القيام بذلك |
Bu zaferiniz de dahil, şimdiye dek hiç cinayet davası kaybetmediniz. | Open Subtitles | بهذا النصر الذي حققته , بحيث لم تخسر قضية قتل |
Adını bir cinayet davası listesinde gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت اسمك في قائمة مشبوهين في قضية قتل. |
Bu yeni bölge başsavcısı aleyhinde yüksek öncelikli bir cinayet davası. | Open Subtitles | إنها قضية قتل بارزة ضد المدعي العام الجديد |
İngiltere tarihindeki en büyük ve en dikkat çekici cinayet davası bu. | Open Subtitles | في أكبر و أشهر قضية قتل في تأريخ بريطانيا. |
cinayet davası değil ki kadın boşanmak istiyor. | Open Subtitles | هذه ليست قضية قتل هذه الامرأة تريد الطلاق |
Bu evde işlenmeyen bir cinayet davası bulmaya. | Open Subtitles | لأحصل لنا على قضية قتل لم تحدث بهذا المنزل |
Bir cinayet davası üzerinde çalışıyoruz Bay Korkmaz. | Open Subtitles | سيد كوركاماز أذا صنع ذلك أي فروقات نحن نسعى في قضية قتل |
Size bunu söylememeliyim ama bir cinayet davası almasını pek hoş bulmuyorum doğrusu. | Open Subtitles | لا يجب ان اقول لك هذا... و ولكنى اشعر بالخوف منه عندما يتولى قضية قتل |
Bu bir cinayet davası. Bana göre değil. - Bir zamanlar öyleydi. | Open Subtitles | أنا مدمن خمور هذه قضية قتل هذه ليست لى |
Çünkü bu gerçek bir cinayet davası, değil mi? Yani, birisi öldü ve... | Open Subtitles | لأن هذه قضية قتل حقيقة، أليس كذلك؟ |
Bu bir cinayet davası. | Open Subtitles | بل هي محاكمة قتل |
cinayet davası! | Open Subtitles | ! محاكمة قتل |
Max'in cinayet davası resmi olarak kapandı. | Open Subtitles | قضيّة قتل (ماكس) أغلقت رسميّاً |
Şunu söyleyebilirim ki, cinayet davası iyice ısındı. | Open Subtitles | حسنا، بقدر ما استطيع قوله جريمة القتل الان متقدة الان |
Efendim, benim ve ekibimin araştırdığı dava bir cinayet davası. | Open Subtitles | سيّدي، الجريمة التي أحقق فيها أنا وفريقي هي جريمة قتل. |
Kaçtığında ben de polislere götürmek için cinayet davası oluşturmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | كنت أقوم بتجميع قطع قضية جريمة القتل سويا كي أتوجه بها إلى الشرطة بعد هروبك |