| Kurbanlar başlarına tahta bir cisimle vurularak öldürülüyor, herhangi bir cinsel istismar yok. | Open Subtitles | الضحايا يتم ضربها على جانب الرأس بأداة خشبية، لا دليل على اعتداء جنسي |
| Bence yaklaşık 1.5- 1.9 cm bir cisimle hepsi damgalanmış. | Open Subtitles | أظن الجميع أحرق بأداة بطول تقريبي من 1.5 إلى 1.9 |
| Bir kadın bir binadan atlıyor. Bir adam barın dışında ağır bir cisimle dövülerek öldürülüyor. | Open Subtitles | امرأة تقفز من سطح مبنى، رجل يُضرب خارج حانة |
| Yaklaşık 4 santim genişliğinde keskin olmayan bir cisimle kafasına darbe almış gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو وكأنهُ ضُرب بشيئٍ ما بقوةٍ شديدة من على بُعد بوصةٍ ونصف |
| Keskin olmayan bir cisimle öldürücü yaralama, çok sayıda yara izi kafatasında muhtemel kırıklar. | Open Subtitles | إصابة رضيّة واضحة وعدّة كدمات -يحتمل إصابتها بكسر في الجمجمة |
| O künt bir cisimle vuruldu keskin, taraklı kenar ile. | Open Subtitles | لقد تم ضربه بسطح حاد ومسطح ذو حواف رفيعة |
| Sağ dirsek kemiğinde de sert bir cisimle vurulmuş olduğuna dair kanıtlar var. | Open Subtitles | دليل إضافي على إصابة منتشرة بأداة غير حادة على عظم الكعبرة الأيمن أيضاً. |
| Ölüm ani olmuş. Sebebi ağır ve küt bir cisimle vurulmuş olması. | Open Subtitles | كانت الوفاة فورية بسبب ضربة على الرأس بأداة ثقيلة غير حادة |
| Kırılmış sağ elmacık kemiği, yüzüne künt cisimle vurulduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | كسر العظم الوجني الأيمن يشير إلى أنه ضرب بقوة على وجهه بأداة مسننة |
| Ölmeden önce ona sert bir cisimle vurulmuş ve bu ölümcül olmayan bir kırığa yol açmış. | Open Subtitles | قبل أن يموت, تمّ ضربه بأداة حادة مما تسبب بكسور غير مميتة |
| Hepsi beyaz erkek hepsi sert bir cisimle; | Open Subtitles | جميعهم رجال بيض جميعهم ضربوا حتى الموت بأداة ما |
| Otopsiye göre yakılmadan önce sert bir cisimle şiddetli bir şekilde dövülmüş. | Open Subtitles | كشف التشريح بأنه تعرض لضرب متعدد بأداة غير حادة لا تستطيع القطع قبل إبرام اللهب فيه |
| Küvette genç bir kadın ardından ölüme atlayan bir kadın ve en sonunda da ağır bir cisimle öldürülmüş bir adam. | Open Subtitles | شابة في مغطس تتبعها أمّ تلاقي حتفها سقوطاً وتنتهي برجل يُضرب |
| Küvette genç bir kadın ardından ölüme atlayan bir anne ve en sonunda da ağır bir cisimle öldürülmüş bir adam. | Open Subtitles | شابة في مغطس، تتبعها أمّ تلاقي حتفها سقوطاً... وتنتهي برجل يُضرب |
| Küvette genç bir kadın ardından ölüme atlayan bir anne ve en sonunda da ağır bir cisimle öldürülmüş bir adam. | Open Subtitles | شابة في مغطس تتبعها أمّ تلاقي حتفها سقوطاً... وتنتهي برجل يُضرب |
| Silah olarak kullanılan cisimle başına vurulmuş. Düşerken kahve masasına çarpmış. | Open Subtitles | أجل، ضُرب هذا الرجل على الرأس بسلاح ما ثم سقط على ما كانت طاولة. |
| Ellerindeki yaralara bakılacak olursa ağır, dairesel bir cisimle darbelere maruz kalırken muhtemelen hayatı için yalvarıyordu. | Open Subtitles | حسب جروح يده, الأرجح أنه كان يتوسل للإبقاء على حياته. عندما ضُرب بقاعدة دائرية ثقيلة. |
| Keskin olmayan bir cisimle kafasının arkasına darbe almış. | Open Subtitles | صدمة رضيّة حادة بمؤخرة الرأس |
| Artı kafatasında düz bir cisimle meydana getirilen çatlak. | Open Subtitles | مع إلى الكسر المنخسف على الجمجمة الذي حدث بواسطة سلاح بسطح مستوٍ... |
| Çok sayıda ezik, künt cisimle art arda vurulduğunun göstergesi. | Open Subtitles | كدمات متعددة يقول تكرار استخدام قوة غاشمة في الرأس. |