Bana bildiğin her şeyi öğrettin. Nerdeyse herşeyi. Sen iyi dövüşüyorsun, bense iyi bir dövüşçüyüm. | Open Subtitles | تقريباً كل شئ,تذكر أن تقاتل جيداً ولكنى أن الأفضل |
İyi dövüşüyorsun. Bize katılmalısın. | Open Subtitles | أنت تقاتل بشكل جيّد، عليك الإنضمام إلينا. |
Bir daha dövüşmemek için dövüşüyorsun. | Open Subtitles | أنت تقاتل حتى لا تضطر إلى أن تقاتل مجدداً |
Sen yüreğinle dövüşüyorsun. | Open Subtitles | أليس كذلك؟ أنتِ تقاتلين بقلبكِ |
Artık FBI'la dövüşüyorsun, Dre. | Open Subtitles | أنت تحارب مكتب التحقيقات الفدرالي الآن، در. |
Senin yüreğin var, ama aptal bir maymun gibi dövüşüyorsun. yeterli değilsin. | Open Subtitles | حسننا اليسو كذلك؟ لقد تأذيت ولكنك قاتلت انى احب الرجال الجيدين. |
Sanki içinden bir şey çıkmaya çalışıyormuş gibi dövüşüyorsun. | Open Subtitles | انت تقاتل و وكانك تود اخراج شيئ من كيانك |
Genç bir adam gibi dövüşüyorsun, her şeyini veriyorsun. | Open Subtitles | تقاتل وكأنكَ شاب ولا شيء يوقفك ذلك ممتاز، ولكن خاطئ |
Senden büyüklerin gücüyle dövüşüyorsun. Ama o gücü düzgün kullanacak disiplinden uzaksın. | Open Subtitles | أنت تقاتل بقوة رجال تفوق سنك، ولكنك تفتقر الانضباط في تسخير تلك القوة. |
Uzun zamandır savaş görmemiş biri gibi dövüşüyorsun. | Open Subtitles | أتعرف أنك تقاتل كالرجل الذي لم يرى معارك منذ زمن بعيد. |
Kız gibi dövüşüyorsun desem iltifat olur. | Open Subtitles | إن قلت أنّكَ تقاتل مثل فتاة، لكان ذلك إطراءً. |
Sonny Liston. Da değil, Joe Frazier ile dövüşüyorsun. | Open Subtitles | انت لا تقاقتل سوني ليستون انت لا تقاتل فرايزر |
Ne kadar çok yumruk yersen o kadar sert dövüşüyorsun. Anlıyorum. | Open Subtitles | كلما تعرضت للضرب تقاتل بشكل أفضل، أفهم ذلك |
Oldukça iyi dövüşüyorsun. Buna bir diyeceğim yok. | Open Subtitles | أنت تقاتل ببراعة يجب أن أعترف بذلك |
- Kılıcımla yaşarım. - Para için dövüşüyorsun. | Open Subtitles | ـ أنا أعيش بسيفى ـ أنت تقاتل بالأجر ؟ |
- Hey, bir kız gibi dövüşüyorsun. - Ben bir kızım, inanılmaz harektlere sahip. | Open Subtitles | تقاتلين مثل فتاه - انا فتاه، بحركات مذهله - |
Bir kıza göre oldukça iyi dövüşüyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تقاتلين جيداً خاصة بالنسبة لفتاة |
Küçük bir kıza göre gayet iyi dövüşüyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تقاتلين جيداً لفتاة صغيرة |
Dövüşmeyi bilmeyen bir çocuk için, çok iyi dövüşüyorsun. | Open Subtitles | جيد جداً بالنسبة لطفل لا يعرف القتال بالتأكيد تعرف كيف تحارب |
Şimdi dövüşüyorsun çünkü benden nefret ediyorsun,öyle mi? | Open Subtitles | أنت تحارب لأنك تكرهنني, أليس كذلك؟ |
Adam bir leydi gibi görünebilir ama sende kız çoçuğu gibi dövüşüyorsun. | Open Subtitles | الرجل يبدو مثل السيدة لكنك قاتلت كـ فتاة صغيرة. |
Parkta sosisli alırken bir bakmışsın boyut kapısının diğer tarafında yaratıklarla dövüşüyorsun. | Open Subtitles | في لحظة واحدة، تشتري شطيرة سجق ساخنة في المُتنزّه، الأمر التالي أنّك تُقاتل السحالي على الجانب الآخر من صدع بُعدي. |
"kadın gibi dövüşüyorsun" deyimine yeni bir anlam getirdi. | Open Subtitles | " لكنها تعطي معنىً جديداً لمقولة " أنت تقاتلُ كفتاة |
İyi konuşmuyorsun ama bi piç gibi dövüşüyorsun | Open Subtitles | وهل أنا سئ؟ ،لست بارعاً في الحديث أمام جمهور ولكن يداك جيدتان يمكنك القتال ببراعة |