| Ayrıca Düğünü iptal etmesinin sebebi sen değilsin ya. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أنه ليست مثل أنت السبب انه ألغى حفل الزفاف. |
| Birkaç gün birlikte yaşadılar ve Düğünü iptal ettiler. - Tanrım. | Open Subtitles | و لكنهما عاشا مع بعضهما ليومين و قررا بعدها إلغاء الزفاف |
| Kim bir Düğünü iptal ederse New York sokaklarında bigudilerini koyacak bir yeri olmadan dolaşmak zorunda kalır. | Open Subtitles | أيّاً كان الذي ألغى الزواج .. فيجب عليه أن يتجوّل في شوارع "نيويورك" بدون منزل يضع فيه أغراضه |
| "Düğünü iptal etmek istiyorsa depozitoyu mirasından keserim. | Open Subtitles | لن ألعب دور الجبان بعد الآن, إن أرادت أن تلغي الزفاف سأخصم مال العربون من ميراثها |
| Görüntüleri Cam'e mail atacaktın o da Düğünü iptal edecekti. | Open Subtitles | و كنتِ سترسلين ذلك بالبريد إلى كام ليقوم هو بإلغاء الزواج |
| Düğünü iptal etti. | Open Subtitles | ألغت الزفاف |
| Düğünü iptal etmemi istersen, ederim. | Open Subtitles | إذا أردتي مني أن ألغي الزفاف فسأفعل ذلك |
| - Düğünü iptal etmesini söyledin. | Open Subtitles | أخبرتيها بأن عليها إلغاء حفل الزفاف إيما |
| Bunun da anlamı Düğünü iptal etmesinin sebebi de ben oldum! | Open Subtitles | أدرك أنني كنت الوحيد الذي يعرف قلبه، وهو ما يعني أنني أنا السبب انه ألغى حفل الزفاف! |
| - Düğünü iptal ettiğine göre. | Open Subtitles | الآن بعد أن ألغى حفل الزفاف... |
| Düğünü iptal ettim. | Open Subtitles | أنا ألغى حفل الزفاف. |
| - Tek söylediğim Düğünü iptal etmek istersen bütün yaptıklarım boşa gidecek diye sana hiç kızmam. | Open Subtitles | أنك لو أردتِ إلغاء الزفاف لن أنزعج أن كل تعبى ذهب هباءاً |
| Evet, o Düğünü iptal etmeye kalktı ve gerçekten ne diyeceğimi bilmiyordum. | Open Subtitles | نعم، هي حاولت إلغاء الزفاف... و أنا بأمانة لم أعرف ماذا أقول. |
| Bak, söylediğim tek şey bildiğimiz şeylere güvenerek bu Düğünü iptal etmek çok utanç verici olurdu. | Open Subtitles | أنظر , كل ما أقوله أنه سيكون من الخزي حقيقي إلغاء الزفاف الآن بناءً على ما نعرفه |
| Tatlım, Magnolia George'un Düğünü iptal ettiğini söyledi. | Open Subtitles | عزيزتي، (مانجوليا) قالت لي بان (جوج) ألغى الزواج |
| Sana George'un Düğünü iptal ettiğini falan anlatmam gerekirdi. | Open Subtitles | (كان يجب أن أقول لك على (جورج بأنه ألغى الزواج |
| Eğer adını tahmin edebilse, Düğünü iptal edip kafasını uçurabiliri. | Open Subtitles | أذا حَزُرت أسمهُ قبل الفجر. يَمكنها أن تلغي الزفاف. و يَمكن أن تَقطع رأسهُ. |
| Düğünü iptal etmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تلغي الزفاف |
| O yüzden Düğünü iptal ettim. Özür dilerim, Leela. | Open Subtitles | لذلك قمت بإلغاء الزواج أنا أسف يا (ليلا) |
| Düğünü iptal etti. | Open Subtitles | ألغت الزفاف |
| Düğünü iptal etmek zorundayım. | Open Subtitles | يجب أن ألغي الزفاف |
| Annem Düğünü iptal etmemi istiyor, Todd da öyle. | Open Subtitles | والدتي تريد إلغاء حفل الزفاف وكذلك "تود" |
| Düğünü iptal etmeyeceğiz. Her şey planlandığı gibi olacak, o kadar. | Open Subtitles | لن نلغي الزفاف سيقام في موعده كما هو مجدول.نهاية القصة |