Fakat, Marx'ın bu dünya görüşü ve bizim işçileri kimliksiz bir topluluk olarak görmeye ve bu işçilerin gerçekte neler düşündüklerini bilebileceğimize dair eğilimimiz hala geçerliliğini sürdürmektedir. | TED | وحتى الآن، رؤيته للعالم لا تزال قائمة، وميلنا لرؤية العمال كعديمي الوجوه، لنتخيل أننا يمكن أن نعرف ما يفكرون به حقا. |
Sadece ofisteki birçok insanın, senin önüne gelenle yattığını düşündüklerini bildiğimden bunu değiştirmek istedim. | Open Subtitles | سوف يظنون أنك صعبة المراس فاصطنعت هذه كي أبعد عنك هذه النظرة |
Kaliforniya'daki Clinton destekçilerinin onlar hakkında ne düşündüklerini Alabama'daki Trump destekçilerine sorduğumuzda söyledikleri şey şuydu: | TED | وعندما سألنا مؤيدي ترامب من ألاباما عن اعتقادهم فيما يعتقده مؤيدو كلينتون في كاليفورنيا بهم هذا بعض ما قالوه: |
İyi bir lider, altındaki insanları anlamalı ihtiyaçlarını anlamalı ya da nasıl düşündüklerini biraz olsun bilmeli. | Open Subtitles | علي القائد الجيد ان يفهم من هم تحت امرته و يتفهم احتياجاتهم و رغباتهم و طريقة تفكيرهم قليلا |
İnsanların ne düşündüklerini anlamakta güçlük çekiyorum. | Open Subtitles | لدي صعوبة في إدراك ما يشعر به الناس أو يفكر به الناس |
Annenin senin hakkında düşündüklerini niye bu kadar kafana takıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تهتمى جدا بما تعتقده والدتك عنكى ؟ |
Doktorlar bundan emin olmanın imkansız olduğunu ama bir veya iki yıl ömrü kaldığını düşündüklerini söylemişler. | Open Subtitles | والأطباء أخبروه بأن ليس هنالك طريقة للتأكد لكنهم لم يعتقدوا بأنه شيعيش سنه أو إثنتين |
Amcam orada petrol olduğunu söyler dururdu ama ne duyduklarını ya da ne düşündüklerini bilmiyorum. | Open Subtitles | لطالما قال عمّي أنّ هنالك نفط هناك ولكنّي أجهل ما سمعوا أو ما يعتقدونه |
Ne düşündüklerini bilmiyorum. Asla bilemedim. Sen ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | لاأعلم بما يفكران ، لم أعلم أبدا إذا ، ماذا تعتقد ؟ |
Sadece çok tatlı olduklarından değil; aynı zamanda ne düşündüklerini ve niyetlerinin ne olduğunu tamamen ifade edemedikleri için. | TED | ليس فقط لأنهم في غاية الجاذبية؛ بل لأنهم لا يستطيعون التعبير بشكل كامل عما يفكرون فيه وعن نواياهم. |
Kosovalıları size gelip ne düşündüklerini söyleyecekleri bir sistem kurmanız gerekiyor. | TED | لديكم نظام مؤسساتي حيث يمكنكم ان تدعو الكوسوفين لكي يخبروكم مالذي يفكرون به .. |
Sen ne düşündüklerini ve ne söylediklerini öğrenerek, onlara yardım edebilirsin... | Open Subtitles | يمكنك مساعدتهم إكتشف ما يقولونه، و ما يفكرون به |
Ne düşündüklerini biliyordum. | Open Subtitles | أنا دائما أعرف بالضبط ما كانوا يفكرون به |
Her ne kadar her zaman kim olduklarını ifade etmese de çocuklar havalı olduğunu düşündüklerini yaparlar. | Open Subtitles | أعني ، أن الطلاب سيفعلون ما يظنون أنه رائع حتى إن لم يكن |
Von Bohm'un hakkımda düşündüklerini duymadan önce Mariechen'e ne kadar iyi bir baba olduğumu göster. | Open Subtitles | أخبري ماري الصغيري بشيء حسن عن أبيها قبل أن يقوم مفوض البناء باخبارها عن ما يعتقده بشأني |
Atalarımızın sadece nasıl yaşadıklarını değil nasıl düşündüklerini de değiştiren acaba ateş olabilir miydi? | Open Subtitles | هل من الممكن أن تكون النار قد غيرت ليس طريقة حياة أجدادنا فقط ولكن طريقة تفكيرهم أيضا؟ |
Ne düşündüklerini anlayabiliyordum. | Open Subtitles | يمكنني أن أجزم ما الذي كان يفكر به هؤلاء الشباب |
Babasının şirketini ele geçirmeye çalışan oğul hakkında ne düşündüklerini bilir misin? | Open Subtitles | هل تعلمين ما تعتقده الناس عندما يحل الابن مكان الأب بالشركة؟ |
Bulutlar, aşk ve hayat. Şarkıyı söyleyen kişi şeyle ilgili düşündüklerini söylüyor... | Open Subtitles | الغيوم، الحب والحياة، والمغني يغني بأنهم اعتادوا أن يعتقدوا أن... |
Eğer herkes ailesine... gerçekte onlar hakkında düşündüklerini söylese, dünya ne hale gelir? | Open Subtitles | ماذا كان سيحدث للعالم... اذا اخبر الجميع عائلاتهم بما يعتقدونه حقاً؟ |
Niye böyle düşündüklerini zannedesin ki? | Open Subtitles | لمـاذا تفترض، أنّ هذا ماكان يفكران بـه؟ |
Yani biz bu konuyu düşünmüyoruz, ama düşündüklerini sandığımız tüm o insanlar da düşünmüyorlar. | TED | إذا نحن لا نفكر حيال هذا الأمر، بل أن الناس الذين نتخيل أنهم يفكرون فيه هم لا يولون الأمر اهتمامًا حتى. |
Ne düşündüklerini biliyorum. Asla doğru dürüst şarkı yazamayacak bir odun olduğumu sanıyorlar. | Open Subtitles | أعلم بأنهم يعتقدون أني ذلك المأجور الذي يكتب الأغاني من أجل كسب المال. |
Gösterdiğimde ve görüntü biter bitmez ne düşündüklerini, akıllarında ne kaldığını sorduğumda, fikir değiştirdiler. | TED | وسألت مباشرة بعد انتهاء عرضها، عن رأيهم فيها، وعن اللقطات التي علقت بأذهانهم، غيروها. |
Yani, sen hiçbir zaman insanların senin için düşündüklerini önemsemedin. | Open Subtitles | أقصد , لم تكوني تهتمين بما يظنه الناس بكِ |
Ne düşündüklerini boşver. | Open Subtitles | تباً لما يظنونه |
Söylemediler ama kutunun dışını düşündüklerini söylediler. | Open Subtitles | لم يخبروني شيئا عنه ولكنهم يقولون أنهم فكروا بإبداع عند اختياره للمنصب |