Avustralyalılar bunun uzun süreceğini düşünmüşlerdi. | Open Subtitles | لأسباب مجهولة الاستراليون اعتقدوا أن الوضع سيكون دائماً |
Bunun bir sır kalmasına yardımcı olur diye düşünmüşlerdi. | Open Subtitles | لقد اعتقدوا أن ذلك سيُساعد في إبقا الأمر سراً |
Tom ve Theo filmin bu şekilde hit olacağını düşünmüşlerdi. | Open Subtitles | "توم" و "ثيو" اعتقدوا أن هذه الخدعة يكون لها ردة فعل شعبية وصدى واسع بين الجمهور |
Çoğu insanlar ormanın, ruhların evi olduğuna inanıyordu ve Barbarlar da oraya çekildiler çünkü böylesine kutsal topraklarda onlara saldırmayacağımızı düşünmüşlerdi. | Open Subtitles | الكثير من الناس آمنوا ان هاته الغابة كانت موطنا للأرواح مكث البرابرة هناك ظنا منهم أنهم لن يهاجموا |
Orada güvende olacağımı düşünmüşlerdi. | Open Subtitles | أعتقد أنهما ظنا أنها ستكون أكثر أماناً |
Ülkedeki insanlar, resmi görünce Suribachi'nin alınmasıyla bu savaşın bittiğini düşünmüşlerdi. | Open Subtitles | اولئك الذين شاهدوا صورته والذين اعتقدوا ان كل شيء انتهى... عندما احتللنا ساراباجي |
Ülkedeki insanlar, resmi görünce Suribachi'nin alınmasıyla bu savaşın bittiğini düşünmüşlerdi. | Open Subtitles | اولئك الذين شاهدوا صورته والذين اعتقدوا ان كل شيء انتهى... عندما احتللنا ساراباجي |
Onları arkadaş olarak çağırdığımızı düşünmüşlerdi, Jeff. | Open Subtitles | لقد اعتقدوا اننا دعوناهم لأنهم اصدقائنا |
Arkadaşlarımız deli olduğumuzu düşünmüşlerdi. | Open Subtitles | اصدقاؤنا اعتقدوا أننا مجانين |