"düşünmeyin" - ترجمة من تركي إلى عربي

• تفكروا
• لا تعتقد
• لا تفكر
• تظنوا
• تفكرا
• تفكرى
• لاتفكر
• لاتفكري
• تعتقدوا
• تفكرو

Bu tobotların beyinlerini ya da onları nasıl dikkatli programladığımızı düşünmeyin, daha ziyade vücutlarına bakın.
ولا تفكروا في عقولها أو كيف نبرمجهم بعناية، ولكن انظروا إلى بنياتهم.

Sadece İHA'ları düşünmeyin.
ولا تفكروا فقط بالمركبات الجوية بدون طيار.

Evde bir kahramana ihtiyacınız olursa ne yapacağını artık biliyorsunuz iki defa düşünmeyin ve ona ulaşın:
,الآن أنتم تعرفون,اذا احتجتم لبطل خارق في البيت لا تفكروا مرتان :اتصلوا به

Botanikçi olduğumu düşünmeyin ama kalenin tek çiçeği bu.
لا تعتقد بأننى أصبحت عالم نباتات لكنها الزهرة الوحيدة فى هذة القلعة

Daha önce gelmiş olsaydınız, peder. Lütfen böyle düşünmeyin...
لو أنك أتيت مبكراً قليلاً ..أرجوك لا تفكر

Yerleşkede boşu boşuna öğrencilik yaptığımı düşünmeyin bile.
لا تظنوا أني بقيت تلميذ في المستوطنة للاشيئ

Ve şehri terk etmeyi düşünmeyin bile çünkü her ikinizde cinayet araştırmasındasınız.
ولا تفكرا حتّى بمغادرة المدينة، لأنكما موضع تحري لجريمة قتل

O sigarayı yakmayı düşünmeyin bile, Bayan Venable.
لا تفكرى حتى بإشعال هذه اللفافة سيدة "فانيبل"

Hadi çocuklar gidelim. - Sakın geri dönmeyi düşünmeyin.
هيا ,يأولاد لنذهب ولا تفكروا أبداً بالترجع

Çok düşünmeyin ve çok fazla özgün olmaya çalışmayın.
لا تفكروا كثيرًا ولا تحاولوا أن تكونوا أصليين للغاية

Oda servisi yok, masaj yok hele kuru temizlemeyi düşünmeyin bile.
لا تطلبوا خدمة الغرف ، ولا التدليك ولا تفكروا حتى بغسيل الملابس الجاف

Yukarıda öldürdüğünüz küçük bebeği düşünmeyin.
لا تفكروا بشأن الطفل الصغير الذي قتلناه هناك

İkiniz de hareket etmeyin, konuşmayın, düşünmeyin.
حسناً، كلاكما لا تتحركان. لا تتحدثوا، ولا تفكروا عليَّ التحققُ من شيء.

Ne kadar şanslı olduğumu sanmadığımı düşünmeyin sakın.
لا تفكروا ولو للحظةٍ أنَّني لا أعرفُ لكم أنا محظوظٌ

Ama ailem için geçerli olduğunu asla düşünmeyin.
و لكن لا تعتقد أبدا أن هذا ينطبق على عائلتي

Bütün New York'lular böyle kaba diye düşünmeyin lütfen.
أرجوك، لا تعتقد أن كل سكّان نيويورك وقحين.

düşünmeyin şimdi türbülansı.
حاول أن لا تفكر بشأن الاضطرابات الجوية فحسب

Bir daha bağımlılıkla yaşan bir insan gördüğünüzde onu alkolik veya keş olarak düşünmeyin -- bir insan görün; yardım eli uzatın; sevgi ve nezaket gösterin.
ولذلك عندما ترى شخصاً مصاباً بالإدمان، لا تفكر في أنه سكير أو منبوذ أو أنه مدمنٍ أو معتدي انظر للشخص على أنه إنسان وقدِّم له المساعدة امنحه اللطف والتشجيع.

Bu onu daha tahmin edilebilir kılıyor ama bir saniye için bile onu yakalamanın kolay olacağını düşünmeyin.
انه معتد متحفز جنسيا هذا يجعله اكثر قابلية للتنبؤ بتحركاته ولكن لا تظنوا للحظة

Sırası gelmişken, bu acımasızlığımın kişisel başarısızlıkla alakası olduğunu düşünmeyin.
بالمناسبة، لا تظنوا أنني عابس بسبب عقدة ما

Bu kentten uzaklaşmayı düşünmeyin.
ولا تفكرا بترك المدينة

Bizleri patronmuş gibi düşünmeyin.
لا تفكرى بنا كرؤساء

Kuşkuculuğu bir şey olarak düşünmeyin, hatta bilimi de.
في العلم، لاتفكر في التشكك او حتى العلم كشيء.

Hayır, bunu bir iş olarak düşünmeyin.
لا لاتفكري بالأمرعلى انه وظيفة

Ne kadar uzun süre ayrı kalırsam kalayım öldüğümü düşünmeyin.
ليس مهما كم من الوقت سأتغيب لا تعتقدوا اننى مت

O yüzden "İvme nedir?" diye sorduğumda hemen rakamları düşünmeyin.
لذا عندما اسأل, ماهو التسارع؟ لا تفكرو في الحال بالارقام