ويكيبيديا

    "düşüyor" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تسقط
        
    • سقط
        
    • يهبط
        
    • تهبط
        
    • انخفاض
        
    • تتساقط
        
    • منخفض
        
    • تقع
        
    • يقل
        
    • انخفضت
        
    • تتهاوى
        
    • يقع
        
    • هبوط
        
    • ينزل
        
    • سيسقط
        
    Bakın, burundaki gölgeler... dik bir açıyla düşüyor, sanki öğle vakti gibi. Open Subtitles نلاحظ أن الظلال على الأنف تسقط في خط مستقيم كأنها وقت الظهيرة
    Yerden bir inç yükseklikte tutup sonrasında aleti kapatıyorlar ve böcek de anında yere düşüyor. TED يقومون فقط بموضعتها فوق السطح بإنش واحد، ثم يقومون بإيقاف تشغيل كل شيء ثم يدعونها تسقط.
    Uzun zaman önce bu çatıdan düşen taş hala düşüyor. Open Subtitles الجحر الذى سقط من السقف منذ وقت طويل مازال يسقط
    O küçük bok va-bina ile her çekimden sonra kan şekerim düşüyor. Open Subtitles مستوى السكر لدي يهبط في كل مرة أصور فيها مشهداً مع التافه
    Sıcaklık hızla düşüyor,Yani kasklarınızı takın ve sıcak kalmaya bakın. Open Subtitles ماذا؟ الحرارة تهبط بسرعة الآن فارتدوا خوذاتكم وحافظوا على الدفء
    Kafa iç basıncı 40, kan basıncı 100'e 60 ve düşüyor. Open Subtitles ضغط الدم على الدماغ 40, اضغط الدم100 على 60, وفي انخفاض.
    Eskort pilotlar rapor veriyor: Air Force One havadan havaya bir füze tarafından vuruldu! Parçaları çölün üstüne düşüyor. Open Subtitles الطيارين المصاحبين ابلغوا أن طائرة الرئيس قد أصيبت إصابة غير مباشرة من صاروخ من الجو، والأشلاء تتساقط في الصحراء
    Birden önünüzdeki tırdan büyük, ağır bir nesne düşüyor. TED وفجأة تسقط عليك مواد كبيرة وثقيلة من الشاحنة التي أمامك
    İlginç olan ise, eğer engeli birazcık sağa kaydırırsam, şu an yapıyorum, işte, bu kez farklı bir şekilde düşüyor. TED الآن ، الأمر المهم، إذا أبعدت الحاجز قليلا إلى اليمين ، وهو ما أفعله الآن ، هنا ، سوف تسقط بطريقة مختلفة تماما.
    Alevler etrafını kuşattıkça çaresizce düşüyor. Kendi umutsuz sahnesinde sıkışmış bir şekilde. TED تسقط بيأس بينما تلتهمها النيران، هي الأخرى عالقة بمشهدها اليائس.
    Yani, adeta orada öyle durup derin düşüncelere dalmışken, daldan bir elma düşüyor ve birden yerçekimi teorisini akıl ediyorsunuz. TED تعلمون ، بينما أنت جالس هناك تفكّر تفكيرا عميقا، تسقط التفاحة من الشجرة، وتكتشف نظريّة الجاذبيّة.
    Gençlerin sigara içmesi- bizim ekmeğimiz ve yağımız, ...bir bok gibi cennetten düşüyor. Open Subtitles تدخين المراهق خبزنا وزبدنا، تسقط مثل التغوط من السماء.
    Budala bir izleme vagonundan düşüyor. Open Subtitles و لكنه ليس حادث على القطار,فقد سقط من عربة الملاحظة الخلفية
    Şimdi kimseyi öldürmüyoruz diye fiyatlar neden düşüyor ki? Open Subtitles لما يجب أن يهبط السعر لمجرد أننا لن نقتل أي شخص؟
    Söz konusu kokain olunca rakamlar biraz düşüyor, ama çok değil. Open Subtitles الآن، تلك الأرقام تهبط قليلاً عندما نضيف الكوكايين لكن ليس كثيراً.
    Yüzyıllardır düşüyor ve ilerleyen zamanda daha da hızlı düşebilir. TED هو في انخفاض منذ قرون، ويحتمل أن ينخفض أكثر بشكل أسرع.
    Buz tutmuş camların ötesindeki karanlıkta büyük muhteşem kar taneleri düşüyor. Open Subtitles و رقائق الثلج الكبيرة تتساقط في العتمة خلف الأشجار المتجمدة
    Çıkış gücü düşüyor ama hala hareket edebiliyor olacağız. Open Subtitles إن إنتاج الطاقة منخفض.. لكن لا زال بإمكانه العمل..
    Firavun'a üç sepet ekmek götürüyorum ve ekmekler düşüyor. Open Subtitles انني آخذ ثلاث سلال من الخبز الي فرعون , و لكنها تقع
    45 bin Amerikalı her sene kendisini öldürüyor; 72 bin kişi opioid bağımlılığından ölüyor, beklenen yaşam süresi gittikçe düşüyor, artmıyor. TED ينتحر خمسة وأربعون ألف أمريكي كل سنة. يموت 72000 من إدمان المخدرات. يقل العمر المتوقع للإنسان عوضًا عن ازدياده
    Ve aslında, detay daha iyileştikçe kalite iyileşiyor, makinelerin fiyatı düşüyor ve daha hızlı hale geliyorlar. TED و حقيقة, بما ان التفاصيل في تحسن والجودة في تحسن اسعار الماكينات ايضا انخفضت و هي الان اكثر سرعة
    Kuş düşüyor. Tekrarlıyorum. Kuş düşüyor. Open Subtitles ضرر بمُحرك الهُبوط الطائرة تتهاوى , أكرر ..
    Bu pek etkili bir sistem değil, çünkü bu durumda ya bir baz düşüyor veyahut bir başkası ekleniyor. TED وهو نظام غير فعال بما يكفي، لأنه يقع أحياناً أن يُسقِط قاعدة أو يضيف أخرى.
    Tansiyonu kritik seviyede kan basıncı 60/30 ve hızla düşüyor. Open Subtitles إستجابة ضعيفة وضغط الدم ستون على 30 مع هبوط حاد
    Hava basıncı düşüyor. Open Subtitles المقياس ينزل ستمطر خلال خمس دقائق
    Herkes düşüyor. Open Subtitles سيسقط الجميع أين هو ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد