| Oklara dikkat edin. Düş Gölgesi'yle kaplılar. | Open Subtitles | احذروا مِنْ سهامهم فهي ملوّثة بـ "ظلال الأحلام" |
| Şu çocuk bize Düş Gölgesi'ne giden yolu gösterdi. Neden bitkinin doğası hakkında yalan söylesin ki? | Open Subtitles | أرانا ذلك الفتى الطريق إلى "ظلال الأحلام"، لمَ عساه يكذب عن طبيعتها؟ |
| Bu mataradaki su Düş Gölgesi'nin zehrini durduracak ve hayatını kurtaracak. | Open Subtitles | في هذه القارورة ماء سيوقف "ظلال الأحلام" و ينقذ حياتك |
| Su bittiği anda, Düş Gölgesi onu öldürecek. | Open Subtitles | حالما تنفد المياه ستأخذ "ظلال الأحلام" حياته |
| Düş Gölgesi zehirlenmeni sonsuza kadar tedavi edecek. | Open Subtitles | بلسم، سيعالج سمّ "ظلال الأحلام" نهائيّاً |
| Düş Gölgesi neredeyse kalbine erişmiş. Birkaç saatin kalmış. | Open Subtitles | يكاد "ظلال الأحلام" يصل إلى قلبك |
| Düş Gölgesi sağ olsun, zaten son demlerini yaşıyor. | Open Subtitles | فهو في آخر أيّامه بسبب "ظلال الأحلام" |
| Aynen öyle. Düş Gölgesi biz Varolmayan Ülke'den ayrılır ayrılmaz kardeşimi öldürmüştü. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}صحيح، فـ "ظلال الأحلام" قتل شقيقي لحظةَ مغادرتنا "نفرلاند" |
| Bu Düş Gölgesi. | Open Subtitles | -إنّها "ظلال الأحلام " |
| Düş Gölgesi'ni hiç işittin mi? Evet. | Open Subtitles | -أسمعتِ بـ "ظلال الأحلام"؟ |
| Çünkü o fasulyeyi çalmamış olsaydın kimsenin Henry'yi kaçırma şansı olmayacaktı, biz de bu adada olmayacaktık ve ben de Düş Gölgesi'nden ölmüyor olacaktım. | Open Subtitles | لو لمْ تسرق الفاصولياء لما واتتهما الفرصة لاختطاف (هنري) و لما كنّا على هذه الجزيرة -و لما كنت أحتضر بسبب "ظلال الأحلام " |
| David'in Düş Gölgesi zehrini tedavi eden su onu adaya bağladı. | Open Subtitles | الماء الذي شفى (ديفيد) مِنْ "ظلال الأحلام" قوّته مستمدّة مِن الجزيرة، فإذا رحل... |
| Düş Gölgesi. | Open Subtitles | "ظلال الأحلام" |