ويكيبيديا

    "da uzak" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • بعيداً عن
        
    • ليس ببعيد
        
    • بعيدين
        
    • بعيدة إلى
        
    Ama ben- Ve kızımdan da uzak dur, robot. Open Subtitles لَكنِّي أنا وابق بعيداً عن بنتي، ايها الآلي
    İki kapından da uzak durun. Etraf tamamen temizlendiğinde açacağız, efendim. Open Subtitles ابقَ بعيداً عن البابين سنعاود فتح الأبواب بعد أن نتأكد من كل شيء، سيدي
    Ameliyatta, elinden gelenin en iyisini yaparsın, ama hastadan da uzak durursun çünkü her zaman iyi sonuçlanmaz. Open Subtitles تجري عملية وتقوم بأفضل عملك لكنك تبقى بعيداً عن المريض لأن الامر لا ينتهي بشكل جيد دائماً
    Bir gün, şu andan çok da uzak olmayan bir gün bunu kitabımda kullanacağım. Open Subtitles ذات يومٍ، ذات يومٍ ليس ببعيد من الحاضر، سوف أستخدم هذا في كتاب.
    Girişten o kadar da uzak değiliz. Başka bir kablo ayarlarız. Open Subtitles نحن ليس بعيدين إلى هذا الحد عن المدخل، سنعد سلكاً آخر
    Bir dahaki hafta sonu o kadar da uzak değil. Open Subtitles عطلة الأسبوع القادم ليست بعيدة إلى ذلك الحد.
    Beladan da uzak duruyorsun, değil mi? Kavga falan etmiyorsun? Open Subtitles و كنت تبقى بعيداً عن المتاعب لم تكن تتعارك؟
    Aslında o kadar da uzak değil. Yürüyerek 2 hafta. Open Subtitles ليس بعيداً عن هنا حوالي أسبوعين مشياً على الأقدام
    Biz de sana yargıca vermek üzere bir tavsiye mektubu veririz, ...ki bu çok iyi, seni basından da uzak tutarız, ...dokunulmazlığını da alırsın. Open Subtitles سوف نقدم طلب مساعدة إلى القاضي، الذي يكون رائعاً، وسنبقيك بعيداً عن الصحافة، وتحصل على الحصانة.
    Kedi kakasından da uzak dur, olur mu? Open Subtitles إبق بعيداً عن تلك القطة يا بني
    Ve uyuşturucudan da uzak dur. Open Subtitles و أن أبقى بعيداً عن المخدرات غير الحشيش
    Benden de, oğlumdan da uzak dur. Open Subtitles ابقى بعيداً عني و ابقى بعيداً عن ابني
    Yüzmeye gittikleri yerden çok da uzak değil. Open Subtitles ...ذلك ليس بعيداً عن النهر حيث ذهبا للسباحة
    Bu varlık Carol Anne'in çok yakınında ama onu ruhani ışıktan da uzak tutuyor. Open Subtitles إنه يَبقي (كارول آن) قريبة منه و بعيداً عن الضوءِ الروحي
    Ve arabalarından da uzak durun. Open Subtitles وابقوا بعيداً عن السيارات
    Kafamdan da uzak dur, tamam mı? Open Subtitles وابقي بعيداً عن رأسي, حسناً؟
    - Ana yollardan da uzak duralım. Open Subtitles -ونبقى بعيداً عن الطرق الرئيسية
    Yani, şöyle bir etrafa baktığım zaman, bizim yapıyor olduğumuz işlerin çoğunu yapacak olan insan şeklindeki robotlara sahip olacağımız günün çok da uzak olduğunu düşünmüyorum. TED عندما انظر حولي، أفكّر أنّ ذلك اليوم ليس ببعيد يوم يكون لنا روبوتات مشابهة للبشر تحتلّ العديد من المواقع التي نعمل بها الآن.
    Pilot uçağın yönünü çoktan değiştirmişti ve... henüz o kadar da uzak değildik. TED و كان الطيار قد ادار الطائرة بالفعل، و لم نكن بعيدين.
    Cal Tech Pasadena'da çok da uzak değil yani. Open Subtitles والمسافة لم تكن بعيدة إلى هذا الحد. أعني, "كال تيك" في "باسيدينا" فقط.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد