ويكيبيديا

    "davanın" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • القضية
        
    • قضية
        
    • القضيّة
        
    • المحاكمة
        
    • الحالة
        
    • القضيه
        
    • الدعوى
        
    • للقضية
        
    • قضيّة
        
    • لقضية
        
    • قضيتك
        
    • بالقضية
        
    • بقضية
        
    • القضيتين
        
    • قضيتهم
        
    Hepimz önemli bir davanın yükünü omuzlarımızda hissediyoruz Bayan Morton, ancak yasa açık. Open Subtitles جميعنا نشعر بثقل وزن هذه القضية يا سيدة مورتون و لكن القانون واضح
    Babam yargıca bunları anlatmış; bunlar davanın parçaları. Nasıl tehditler. Open Subtitles والدي أخبر القاضي عن ذلك كان ذلك جزءً من القضية
    davanın özel durumu göz önüne alınarak mahkeme bir uygulama değişikliğine gidecek. Open Subtitles نظرًا إلى الظروف الخاصة المحيطة بهذه القضية فإن المحكمة ستتخذ إجراءات خاصة
    Sayın yargıç, böyle bir davanın önceliği söz konusu değildir. Open Subtitles سيدي القاضي، قضية مثل هذه لا حاجة بها إلى مرافعات
    Eğer böyle delice konuşursan seni bu davanın yanına bile yanaştırmam. Deli mi? Open Subtitles لن أسمح لكَ بالإقتراب من هذه القضيّة إن بدأتَ بتفوه كلام جنوني كهذا
    davanın özel durumu göz önüne alınarak mahkeme bir uygulama değişikliğine gidecek. Open Subtitles نظرًا إلى الظروف الخاصة المحيطة بهذه القضية فإن المحكمة ستتخذ إجراءات خاصة
    Fakat bu davanın masum bir insan ile ilgili olduğunu unutmayalım. Open Subtitles ولكن دعونا لا نغفل أن هذه القضية متمحورة عن رجل بريء
    Komiserim, bu davanın sizin için ne demek olduğunun farkındayım. Open Subtitles ايها الملازم انا ادرك مدي أهمية تلك القضية بالنسبة لك
    Kanunla, bizler sadece davanın gerçekleri hakkındaki soruları cevaplamaya yetkiliyiz. Open Subtitles لكن القانون يسمح لنا بالإجابة على اسئلة متعلقة بوقائع القضية
    Son zamanlarda kanları boşaltılarak öldürülen kurbanlar da hemşire olduğu için bu davanın onun için özel bir anlamı olduğunu düşünüyoruz. Open Subtitles و لأن أخر ضحايا عمليات الإستنزاف كن من الممرضات فنحن نظن ان هذه القضية تحمل نوعا من الأهمية الخاصة بالنسبة له
    Bu davanın bazı açılarında ona birinin destek olması gerekecek. Open Subtitles ولكن يجب أن تضغطي عليه في جوانب عدة من القضية
    Bildiğiniz Üzere, davanın reddi için ilk talebimizde devlet sırrı ayrıcalığını öne sürmüştük. Open Subtitles كما تعلم، لقد رفضنا الكشف عن المعلومات السرية الدولية خلال طلبنا لطرح القضية.
    Bu davanın koparacağı gürültü de ibretlik bir ceza verilmesi için baskı oluşturur. Open Subtitles ومع كل الهرج والمرج فهذه القضية ستُسبب الكثير من الضغط مما سيُصعب الأمور
    Buna binaen, iddiaları dinledim ve davanın olgularını gözden geçirdim. Open Subtitles لذلك، لقد سمعت الحجج وأعدت النظر في حقائق هذه القضية
    Bu işe polisi karıştırırsak, federal bir davanın içinde oluruz. Open Subtitles واذا ورطنا الشرطه في هذا , هذا يعني قضية فدراليه
    Ve davanın sonucunda polis kuvvetinden başka davayı çözüme kavuşturduğunu söyleyecek kişiler olacaktır. Open Subtitles وفي نهاية قضية ما هناك دائماً أطراف أخرى من خارج سلك الشرطة يدّعون أنهم قاموا بحلّها
    Temyiz önergesi sunarız. davanın tamamen dayanaksız olduğunu öne süreriz. Open Subtitles سنقدّم طلباً بالنقض بحجّة أن القضيّة برمتّها لا أساس لها
    Tüm dava boyunca oturdu üzerinde davanın tek kanıdını taşıyarak. Open Subtitles حضر كامل أطوار المحاكمة ومعه قطعة الدليل الوحيدة على وركه
    Bu davanın,görünüşte karmaşık ve zor ... olduğunu inkar edemem. Open Subtitles آه ، هو سيكون سخيف للإنكار هذه الحالة الغامضة والمعقدة
    Bu yüzden bu davanın kapanması babamın en büyük arzusu. Open Subtitles لهذا ابي يرغب بجديه في ان يتم غلق هذا القضيه
    davanın hatalı olduğunu düşünüyor ve yeni bir duruşma istiyor. Open Subtitles تثبت انها اى شىء باستثناء التفرد و يطلب اسقاط الدعوى
    Ama davanın seyrini gördükten sonra tanık çağırmamaya karar verdim. Open Subtitles ولكن, بعد سماع المحكمة للقضية فقد قررنا الا نستدعى اى شهود
    Bu departmanın, her birlikte çalıştığınız davanın ardından mahkeme salonlarında savunma avukatlarına malzeme olması riskine giremeyiz. Open Subtitles إلى مهزلة قضائيّة في كلّ مرّة تعملان فيها معاً في قضيّة ما إلامَ ترمي؟
    Jüri üyeleri unutmasınlar ki davanın detaylarını duruşma salonu dışında tartışmak yasaktır. Open Subtitles أريد تذكير أعضاء المحلفين أن يمنع عليكم مناقشة تفاصيل لقضية خارج قاعة المحكمة
    Bir gün insanlarının senin kendinden feda ettiklerin sayesinde yarar göreceğini bilmeli ve davanın haklı olduğu düşüncesinden güç almalısın. Open Subtitles اذاً لابد أن تتحلى بالشجاعة كونك تعرف أن قضيتك عادلة و يوماً ما سيستفيد شعبك من التضحيات التي قمت بها
    Ama basın suçlamasında... bulunursan bu davanın yönünü değiştirebilir. Open Subtitles ولكن إن وجّهت الاتهامات قد يضرّ نشر القصة بالقضية.
    Polis davanın 100 milyon dolar değerinde ilaç ve kara para aklama işiyle uğraşan Open Subtitles الشرطة تَعتقدُ بأنّ القضية مُتَعَلّقة بقضية تعمل عليها
    Her iki davanın da yazılı çıktıları tablet bilgisayara yüklenmiş halleri uçakta var. Open Subtitles هناك نسخ ورقية و الكترونية عن ملفات كلتا القضيتين على الطائرة
    Açıkçası ben davanın benimle hiçbir ilgisi olmadığını düşünmüştüm. Open Subtitles لذا من الواضح أنى اعتقدت أن قضيتهم ليس لى بها أى دخل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد