"değerli bir" - ترجمة من تركي إلى عربي

• ذو قيمة
• ثمينة
• قيّم
• ذات قيمة
• قيم
• قيّمة
• شيء ثمين
• ثميناً
• ثمينه
• قيّماً
• له قيمة
• جدارة ستنجب
• جدير بالاهتمام
• ذو قيمه
• ذي قيمة

Böylece değerli bir rakipten dolayı onur içinde öldüğüm söylenebilir.
فلربما يقال أنني مُت .بصورة عظيمة من خصم ذو قيمة

Hayır, belki değerli bir şeyler falan bulmuşlardır ve insanların onu çalmasını istemiyorlardır.
لا ، ربما هم قد وجدوا شيئا ذو قيمة ولا يريدونه أن يُسرق

Uygarlıkları bir çöl bitkisi tarafından çizilen değerli bir maddenin ticareti üzerine kurulmuştu.
و كانت حضارتهم قد بنيت على تجارة مادة ثمينة تستخرج من نبات صحراوي

Neden böyle değerli bir madeni tamamen kendine sakladığını anlatarak başlayabilirisin bence.
من الأفضل لكِ تفسير سبب إحتفاظك بمصدر قيّم طوال ذلك الوقت لنفسك

Acımasızca gelecek ama bugün burada az bile değerli bir hayatın yitirildiğini düşünmüyorum.
قد تبدو قسوة، لكني لا أعتقد أن حياة ذات قيمة قد فُقِدت اليوم

Sonuç olarak, Yıldız Geçidi Komutası'nın çok değerli bir üyesi öldürüldü.
وكنتيجة , عضو قيم جداً من قيادة بوابة النجوم تم قتله

Evet ve tabii ki Valkryie saçı oldukça değerli bir şey.
و على ما يبدو أن خصلات شعر الفالكري قيّمة بشكل جنوني

Ve bir eşyadan çok daha değerli bir şeyden
أتحدث عن شئ ذو قيمة أكثر من مجرد أثاث المكتب

böylesine değerli bir genci kendisine eş seçtiğimiz için?
أننا عملنا على اتخاذ رجل نبيل ذو قيمة ليكون زوجا لها

Anlaşılıyor ki, izinsiz ortadan kaldırılamayacak kadar değerli bir mal.
تبدو قطعة ذو قيمة كبيرة ليتخلص منها دون إذن

Görünen o ki, akılsız bakıcım sonunda bana değerli bir şey almış.
يبدو أن المعيل الغبي أخيرا جاء لي بشيء ذو قيمة

Benim gizli kusurlarım sebebiyle sigortalanamayacak değerli bir kargo olduğumu söylediler.
أخبرونني بأني كنت حمولة ثمينة غير مأمن عليها بسبب الخطيئة المتأصلة.

O, yerel tarihin değerli bir parçası! Birisi polisi arasın!
هذه قطعة ثمينة من التاريخ المحلي شخص ما، يستدعي الشرطة

Hamster çok değerli bir ders aldı insanlara karşı dikkatli olmak.
الهامستر تعلم درس قيّم احذر مما يصنعه الإنسان

Bu yüzden, çalışmak istiyorsan veya elinde değerli bir şey varsa...
إذا كنتَ مستعداً للعمل أو كان لديك شئٌ قيّم

Karşılığında size çok değerli bir şey öneriyorum.
وفي المقابل، أنا أقدم لك شيئا ذات قيمة كبيرة،

Belki benim tecrübelerime sahip bir kişi grubunuz için değerli bir üye olabilir.
لكن حد فى خبرتى ممكن يكون اضافة ذات قيمة لفريقك

Takas etmek istiyorsan değerli bir şeyin olsa iyi olur.
اذا اردت المبادلة من الأفضل ان يكون لديك مقابله قيم

Ama bu bile sizin için değerli bir bilgidir. Bir sonraki destekçi görüşmesinde daha etkili olmanıza yardımcı olacak bir bilgidir.
ولكن هذه المعلومات ستكون قيّمة لك والتي ستساعدك على أن تكون محادثتك القادمة مع راعٍ ستكون أكثر تأثيرًا.

Sence bu hard diskte değerli bir şey var mıydı?
إعتقد كان هناك شيء شيء ثمين على ذلك القرص الصلب؟

Yaban domuzları yılın bu zamanlarında çok değerli bir av.
يُعتبر الخنزير الوحشيّ صيداً ثميناً في هذا الوقت من العام

Pisli ellerini çek üstünden! Bu çok değerli bir parça!
ابعد يديك القذره عن هذا انها قطعه ثمينه جداً

Katıldığım istihbarat toplantılarını düşün. Senin için çok değerli bir kaynak olabilirim.
فكّر بإجتماعات الإستخبارات التي حضرتها، يمكنني أن أكون مصدراً قيّماً كبيراً لك.

Sana keşke gerçekten değerli bir hediye verebilseydim.
ليتني كنت أملك شيئاً له قيمة حقيقية لأمنحكما

Ama söz veriyorum ki çok daha değerli bir eş size hak ettiğiniz evladı verecektir.
لكنّي أعدك أنّ زوجة أكثر جدارة ستنجب لك الطفل الذي تستحقّه...

Evet öyle çünkü Dr. Gallo değerli bir insan olduğumu ve duygularımın önemli olduğunu fark etmemi sağladı.
حسنا، نحن، لأن الدكتور جالو جعلني أدرك أنني شخص جدير بالاهتمام وأن مشاعري يهم.

Size değerli bir şey veremem Bay Spencer.
ليس لدي أي شيء ذو قيمه لأقدمه سيد سبنسر

Burada müşteri dosyalarından başka değerli bir şey var mı?
بغضّ النظر عن ملفّات العملاء أكان هناك أيّ شيء ذي قيمة هنا؟