ويكيبيديا

    "delillerin" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الأدلة
        
    • الدليلِ
        
    • الأدلّة
        
    • الادلة
        
    • الدلائل
        
    • من الدليل
        
    Şef, ikimiz de biliyoruz ki, yangın delillerin tamamını yok etmez. Open Subtitles زعيم , أنا وأنت نعلم بأن الحريق لا يدمر كل الأدلة
    Tüm delillerin aksini göstermesine rağmen başarılı olacağın hayaline sıkı sıkıya tutunuyorsun. Open Subtitles على الرغم من كل الأدلة المضادة، فإنّك تتشبث بالوهم الذي ستتغلب عليه.
    Böylece firma bu işte para olduğu için delillerin saklandığı depoları satın alıp dönüştürmeye başladı. Open Subtitles وبهذه الطريقة جاءت لشركتي لتمتلك مستودعات تلك المنطقة حيثُ كان مخزن الأدلة
    Kurokawa'yla senin kariyerleriniz de o delillerin satışıyla başlamıştı. Evet. Open Subtitles بيع ذلك الدليلِ كَانَ البدايةَ لك ومهنِ كوراكاوا.
    Kesin bir delil yok ama dinî inançları güçlü olanların delillerin incelenmesine bile karşı çıkmaları beni delirtiyor. Open Subtitles لا يوجد دليل قاطع على ذلك يُصيبني الأمر بالجنون عندما الأرثوذوكس يرفضون فحص الأدلّة حتّى
    Biliyorum. Avukatın olarak, delillerin aleyhine olduğunu söylemeliyim. Open Subtitles لأنني محاميك سوف اخبرك أن الادلة قوية للغاية.
    Suç mahallinde, memur Poe delillerin bağlantısını kaydetmek için... isminin baş harflerini kovanlara yazmış. Open Subtitles في مكان الحادث, الشرطى بو يضع أحرف علامات على الفوارغ لتسجيل سلسلة من الأدلة
    delillerin bir anda ortadan kaybolmasını istemiyorum. İşinde ne kadar iyi olduğunu biliyorum. Open Subtitles انت تعلم ان الأدلة تختفي بسرعة في العراء
    Veya tüm delillerin babamı suçlamasını mı? Open Subtitles أم كيف أشارت كل الأدلة لأبي بشكل متوافق؟
    Babamın davasındaki delillerin özeti. Open Subtitles إنّها ملخص لجميع الأدلة التي يملكونها ضدّ والدي.
    Bu gerçek delil değil. delillerin listesi. Open Subtitles هذه ليست الأدلة الحقيقية، إنّه مجرد قائمة للأدلة التي يملكونها
    Babamın davasındaki delillerin özeti. Open Subtitles إنّها ملخص لجميع الأدلة التي يملكونها ضدّ والدي.
    Bu gerçek delil değil. delillerin listesi. Open Subtitles هذه ليست الأدلة الحقيقية، إنّه مجرد قائمة للأدلة التي يملكونها
    Böylece ellerine bir teknisyenin sızması ve delillerin silinmesi için kafi zaman ve fırsat geçmiş oldu. Open Subtitles و كان عندهم الوقت الكافي و الفرصة لتدمير كل الأدلة
    - Bilmiyorum Pete. delillerin bana söylediği şeyi biliyorum ama. Open Subtitles لكى أكون صريحا معك،لا يهمنى أنا أعرف ما تخبرنى به الأدلة
    Ama delillerin hiçbiri cinayetle aralarında doğrudan bağlantı kurmuyor. Open Subtitles لكن لا يوجد أي دليل من الأدلة التي لدينا تربط بصورة مباشرة بالقاتل
    Ve görüyorum ki, bu delillerin çoğunluğu teoride duruma bağlı olarak düşünülüyor; ama göz ardı etmenin zor olduğuna kanaat getireceğini düşünüyorum. Open Subtitles و أعرف ان معظم هذه الأدلة تعتبر ثانوية لكن أظنك توافق أنه من الصعب تجاهلها
    Skandalı araştıran polis memuru Tokuzo Kasai delillerin peşinde olan birilerince öldürüldü. Open Subtitles المخبر توكوزو كاساي، الذي كَانَ يَتحرّى الفضيحةَ، قُتِلَ مِن قِبل الرجالِ الذين خطّطوا لسَرِقَة الدليلِ.
    Tam zamanında delillerin arasından almayı başardım. Open Subtitles تمكّنتُ من انتزاعه من الأدلّة في الوقت الملائم
    Bunlar, delillerin saklanabilecekleri yerler. Open Subtitles هذه هى الاماكن التى من الممكن ان يخبأ بها الادلة
    Ayrıca geleceğin, şimdiki delillerin muhtemelen ispatlayabildiğinden daha iyi olacağına inanırlar. Open Subtitles ويصدقون بأن المستقبل سيكون أفضل من الدلائل التي في الحاضر وأنها قد يكون لها تبرير
    - Bu delillerin sahipliğini senin almanı umuyordum. Open Subtitles كنت آمل بأن تتحمل مسؤولية هذه القطعة من الدليل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد