ويكيبيديا

    "denetim" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تفتيش
        
    • التفتيش
        
    • الرقابة
        
    • التدقيق
        
    • تدقيق
        
    • إشراف
        
    • المراجعة
        
    • المراقبة
        
    • السيطرة
        
    • الإشراف
        
    • و لديه نزوه
        
    Bir suçlunun denetim Noktasından geçmeye çalışması durumunda bazen böyle şeyler olabiliyordu. Open Subtitles هذا شيء يحدث أحياناً. عندما يحاول أحد المتهمين بتهمة تجاوز نقطة تفتيش.
    Sonunda Edo'dan ayrılıp Hakone denetim noktasına varmışken... ..bir karaborsacı tarafından aldatıldık. Open Subtitles لقد غادرنا إيدو أخيراً إلى نقطة تفتيش هاكوني, لكن خدعنا تاجر سريع.
    Balık ve AvcıIık Şubesi, istilacı türler ile ilgili rastgele denetim yapıyor. Open Subtitles بلح البحر الوحشي. الأسماك واللعبة تقوم بتشغيل عمليات التفتيش العشوائية للأنواع الغازية.
    O gün, denetim noktası günlüğünden yırtıldı. Open Subtitles ذلك اليوم الذي لم يُدون في سجلات مركز التفتيش.
    Aynı zamanda, bence, denetim ve veri gizliliği ile ilgili geçerli endişeler de var. TED وفي نفس الوقت، يوجد كما أعتقد، مخاوف مشروعة حول أمور مثل الرقابة وسرية البيانات.
    Şehir konseyi sigorta amacıyla bizden denetim istedi. Open Subtitles مجلس الفنون طلب منا التدقيق ..في المقاييسالمطبقةهنا.
    Eğer NASA istiyorsa, İç denetim yapılıyor demek ki. Open Subtitles حسناً، إذا طلبوا ذلك، فإنّه تدقيق داخلي، لذا أنتِ لا تخترقين عقد المخابرات المركزيّة
    Yarım saat içinde süpriz denetim var. Adamlarına söyle. Open Subtitles هناك تفتيش مفاجئ بعد نصف ساعة أخبر رجالك بذلك
    Eric, bizi FBI denetim noktasında birleştir. Open Subtitles اريك, اوصلها لنا في نقاط تفتيش مكتب التحقيقات الفدرالي.
    Bu durum, bölgesel bir denetim ve yaklaşık 10 uzman gerektirir. Open Subtitles هذا يتطلب تفتيش إقليمي حوالي 10 أختصاصيين.
    Vasilere, olağan bir denetim yaptığımızı söylüyoruz. Open Subtitles سنقول لهم هذا مجرد تفتيش روتينى
    Pasaportun yoksa denetim noktalarından geçemezsin. Open Subtitles اذا لم يكن لديك جواز سفر فلن تمر من مراكز التفتيش.
    denetim noktasında durdururlarsa, onları öldürürüz. Open Subtitles نستطيع قتلهم اذا أردنا تجاوز مركز التفتيش.
    Bir denetim noktasını delip geçmeye çalışanlar, derhal yapmalıdır. Open Subtitles من يحاول التهرب من مركز التفتيش يتم اعدامه حالا.
    Ciddi bir suçsa, denetim noktasında idam uygulanmaz. onun yerine, Open Subtitles إذا كان متهماً بتهمة كبيرة فإن الحكم لا ينفذ عند نقطة التفتيش, و لكن لا بد من أخذه إلى المكان الذي أصدر فيه الحكم عليه.
    Buradaki denge nedir ve denetim ile özgürlük arasında doğru denge nedir? TED ما التوازن هنا، وما المفاضلة الصحيحة بين الرقابة والحرية؟
    Limanlarda çok fazla iç denetim vardır. Open Subtitles الموانئ لديها الكثير من الرقابة الداخلية
    Aynen geri koymalıyız. denetim sırasında orada olmalı. Open Subtitles يجب ان نرجعهم بشكل مباشر لا نستطيع الافلات بالأمر من التدقيق
    Ama daha ifadesini bitirmedim. denetim üstüme çullanacak. Open Subtitles لم أنهي بعض الأعمال تدقيق الحسابات سيلاحقني
    Lütfen bunu yanlış anlamayın ama bağımsız denetim işine girdiysem bağımsız olmam gerek. Open Subtitles حسناً , رجاء لا تأخذ هذا على محمل خاطىء لكت لأجل تزويد إشراف مستقل , يجب أن أكون محايدة
    Çalınan denetim belgelerine bir göz atsam sorun olur mu? Open Subtitles هل تمانع في أن نلقي نظرة على وثائق المراجعة التي سرقت؟
    Ama en önemli neden bir kitlesel denetim sisteminin her şekilde kendi özgürlüğümüzü baskılaması. TED ولكن السبب الأقوى هو أن نظام المراقبة الجماعية يقمع حريتنا بجميع الطرق.
    Ben pazarlamacıyım ve bir pazarlamacı olarak hiçbir zaman denetim altında olduğumu düşünmedim. TED أنا مسوق، و كمسوق، أعلم أني ابدا لم أكن تحت السيطرة.
    Her şey kontrol ve denetim altında parlak ışık altında gözden geçirilmiş, ölümüne incelenmiş. Open Subtitles كل شيء تحت السيطرة و الإشراف يتم إختباره تحت ضوء ساطع يختبر حتى الموت
    Zaman ve para konusunda cömert değil. Sanırım pasif-agresif. denetim manyağı. Open Subtitles انه بخيل بالمال و الوقت ، اعتقد انه سلبى و عدوانى و لديه نزوه السيطره

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد