ويكيبيديا

    "dengede" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • التوازن
        
    • متوازنة
        
    • مستقرة
        
    • توازن
        
    • مستقراً
        
    • مستقر
        
    • بالتوازن
        
    • توازنها
        
    • الميزان
        
    • متوازن
        
    • توازنك
        
    • أوازن
        
    • موازنة
        
    • مستويه
        
    • باعادتك مرة
        
    Ben kendimi dengede tutacak kadar alıyordum ama o çok fazla alıyor. Open Subtitles أنا ارتداء الحجاب من أجل تحقيق التوازن نفسي. وقالت انها ترتدي الكثير.
    Ve eğer, bu kafa dengede ise, ...çıkıntılı bir yüzden ziyade oldukça yassı bir yüzü olması daha iyidir. Open Subtitles وحتى تكون الرأس متوازنة جيداً فمن الأفضل ألا يكون لديه فك ضخم، أو بالأحرى يُفضل أن يكون وجهه مسطحاً
    Eğer onu dengede tutamazsak ameliyathaneye ihtiyacımız olmayacak. - Dengelenecek. Open Subtitles لن نحتاج الى غرفه عمليات اذا تمكنا من جعلها مستقرة
    Çünkü, günümüzün standartlarına göre, elektrik talebi ile elektrik arzı dengede olmak zorunda. TED بسبب ما تبدو عليه الأمور اليوم، الطلب على الكهرباء لابد أن يكون في توازن مستمر مع عرض الكهرباء.
    Bu yapay yer çekimi oluşturucular gezegeni dengede tutmaya yetecektir. Open Subtitles شبكة الجاذبية الصناعية التي سوف يتم إنشاؤها كافية لجعل الكوكب مستقراً
    Dolayısıyla bu sadece süzülüyor, bütün yönleri dengede tutan sürekli bir manyetik alan üzerinde süzülüyor. TED لذلك هو يطفوا فقط، يطفو على مجال مغناطيسى دائم، والذى يجعله مستقر فى جميع الإتجاهات.
    Kulağımızın geri kalan kısmı, duymak kadar dengede yürümemizi sağlar, organlarımız ve ellerimiz, evrim sürecinin şekillenmesi sonucudur. Open Subtitles وأجزاء الأذن الأخرى ،التي تسمح لنا بالتوازن والاستقامة في المشي بفضل السمع أذرعنا وأيدينا ،جسمنا ،شكِّل برعاية متطورة
    Tür olarak bir çeşit evrimsel dengede miyiz? TED هل نحن في نوع ما من التوازن التطوري كأجناس؟
    İster doğal olarak bir kâşif olun, isterse hâlihazırda bildiğiniz şeyden faydalanmaya eğilimli olun, şunu unutmayın: Güzellik, dengede olmaktadır. TED سواء كنت مكتشف بطبيعتك أو تميل لاستثمار ماتملك من معرفة، لا تنسى : الجمال يقبع في التوازن.
    Hadi ağaç gibi tek ayağımız üzerinde dikilip dengede durmaya çalışalım. Open Subtitles دعنا فقط نقوم بحركة الشجرة من أجل التوازن
    Uygarlığımız bıçak sırtında dengede, ve isyancılar onu kulaklarımıza indirmekle tehdit ediyor. Open Subtitles حضارتنا أصبحت متوازنة و على المحك و المتمردون يهددون بإسقاطها حول رؤوسنا
    Ve dengede olabilmek için, tüm bu alanlara zaman ayırmak gerektiğine inanıyorum -- sadece 50 mekik çekmekle bu iş olmaz. TED ولكي تكون متوازنة , أعتقد أنه يتوجب إستحضار جميع تلك الجوانب ليس فقط أن تقوم بعدد 50 تمرين للمعده.
    Ormanları yokediyorsunuz, yeryüzünün sınırlarının çok ötesine gidiyorsunuz, iklim sisteminin dengede kalabilme yetilerine zarar veriyorsunuz. TED فلو جرّدت الغابات و تخطيت الحد في إستغلال الأراضي، فأنت تُضعف قدرات النظام المناخي على البقاء مستقرة.
    Her neyse, Lucy durumun dengede... ama büyük ihtimalle kalıcı. Open Subtitles على أي حال، لوسي، حالتكِ مستقرة... ولكن غالباً فهي دائمة...
    Uyku ve uyanık kalma döngümüz oldukça hassas bir dengede ayrıca fiziksel ve ruhsal sağlığımız için büyük önem taşıyor. TED هناك توازن دقيق في دورة نومنا واستيقاظنا، ولها دور هام في الحفاظ على صحتنا العقلية والجسدية.
    Virüsü dengede tutacak bir uzmana ve biyo-güvenliği 4. seviye bir laboratuvara ihtiyaçları var. Open Subtitles سيحتاجون لخبير لإبقاء الفايروس مستقراً ومخبر السلامة الاحيائية من الدرجة الرابعة للعمل فيه
    Duygusal olarak dengede kalmasını sağlayıp aynı zamanda metabolizmasını da kontrol... Open Subtitles يجب علينا ان نبقيه مستقر من الناحية العاطفية مع إبقاء عملية الأيض لديه تحت سيطرتنا بنفس الوقت.
    Başının üzerinde bir çekici dengede tutabilirsen düşmanlarına da dengeli bir biçimde saldırabilirsin. Open Subtitles اهزم هياجك بالتوازن وستهزم عدوك بالهجوم المتوازن
    Çift yönlü dünyanın kutupları dengede olduğunda üçüncü bir şey doğar. Open Subtitles ونتيجة لكون أقطاب العالم مزدوجة في توازنها, أدى إلى أن يولد شيء ثالث.
    Herşeyi uygun bir dengede tutacak kadar yeterli bir filozofum ben. Open Subtitles أَنا ما يكفي من فيلسوف لحمل كل شيء في المكان الصحيح ماذا؟ الميزان الصحيح
    Temelde bu uzun türde eğriliği dengede tutacak bir şeye ihtiyacımız var. Open Subtitles جاعلٌ اياه أكثر إستقراراً بكثير أساسا، هذا الانحناء الطولي هنا يجب أن يكون متوازن من قِبل الشي الذي يمسكه.
    Mesafeye bak fakat vücudunu dengede tutmalısın. Open Subtitles انظر الى هذه المسافة ولكن احفظ توازنك
    Ama piyanomu dengede tutuyor. Open Subtitles لكنني أوازن به البيانو
    Ben sadece teraziyi dengede tutmaya çalışan birisiyim. Open Subtitles انا فقط رجل يحاول موازنة الموازين
    Troy, uçak dengede değil! dengede değil! Open Subtitles الطائره غير مستويه يا تروي غير مستويه
    Mekiği dengede tutamıyorum. Open Subtitles لا أستطيع التماسك سأقوم باعادتك مرة أخرى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد