ويكيبيديا

    "deniz suyu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ماء البحر
        
    • مياه البحر
        
    • الماء المالح
        
    • مياة البحر
        
    • مستوى سطح البحر
        
    • بماء البحر
        
    Bir çay kaşığı deniz suyu, bir milyondan daha fazla yaşayan varlık içerebilir. TED إن نحو ملعقة صغيرة من ماء البحر يمكن أن تحوي أكثر من مليون كائن حي
    Aşırı beslenmiş bir okyanusu anlayabilmeniz için işte iki deniz suyu örneği. TED لإعطاء مثال لما قد يبدو عليه المحيط الزائد، إليكم المثالين التالين لعينات من ماء البحر قمت بأخذها
    Bir alandan aldığımız bir varil deniz suyu içerisinde 1.3 milyon yeni gen keşfettik ve 50.000 kadar yeni tür bulduk. TED من موقع واحد، من برميل واحد من ماء البحر أكتشفنا 1.3 مليون جين جديد وما يصل ل 50،000 كائن جديد.
    Dünya karbondioksiti deniz suyu, toprak, bitki hatta kayalarla doğal yollarla havadan çekiyor. TED الآن، تقوم الأرض بشكل طبيعي بإزالة ثاني أكسيد الكربون من الهواء عن طريق مياه البحر والتربة والنباتات وحتى الصخور.
    Tuzdan arındırılmış deniz suyu ve bütün şehre kaynak sağlamak için tanklara depolanmış. Güzel. Open Subtitles و هو يستخدم لتحلية مياه البحر وتخزينها للمدينة بالكامل
    Kompartmandaki dondurucu deniz suyu olabilir mi? Open Subtitles مياه البحر الباردة في المقصورة كمّية كبيرة منها
    Bir insanın bir günde yalnızca yarım litre deniz suyu içerek hayatta kalabileceğini duymuştum. Open Subtitles سمعت أنه بأقل من نصف لتر يومياً قد ينجو الشخص إذا شرب الماء المالح
    - Motor çalışmıyor, efendim. deniz suyu dolmuş sanırım. Open Subtitles المحرك لا يعمل يا سيدي أظن ان ماء البحر أصابه بالعطب
    Koydan gelen deniz suyu bu odaya dolar. Ve onu borularla farklı bölmelere yönlendirirler. Open Subtitles ماء البحر من الخليج يملأ هذه الغرفة ثم يغيرون مسارها عبر هذه الأنابيب لمختلف الغرف
    Garip bir sahilde uyanmış aç, deniz suyu içmek zorunda kalmış ve hayaller görüyor. Open Subtitles انجرفت إلى ساحل عجيب وبتأثير الجوع والعطش شرب ماء البحر وأخذ يهلوس
    Çok deniz suyu yutmuşsun. Akciğerlerin çok hassaslaşmış. Open Subtitles لقد شربت الكثير من ماء البحر رئتاك ستكون حساسة
    Limana gidinceye kadar deniz suyu safrasıyla telafi ederiz. Open Subtitles سنعوّضها بثقل ماء البحر حتّى نرجع إلى الميناء
    deniz suyu giriş şaftına nüfuz etmiş ve yukarıya doğru, geminin merkezine baskı yapıyor. Open Subtitles ماء البحر يخترق الممرات والآن الضغط يدفعه خلال قلب السفينة
    Magmayla temasa geçen deniz suyu, buharlaşarak patladı. Open Subtitles احتكاك مياه البحر بالحمم البركانية أدى إلى انفجارات مائية وبخارية
    Yaklaşık 4 milyar yıl önce, yaşam Dünya'da başladığında deniz suyu biraz asitli olmalıydı. Open Subtitles و قبل حوالي أربعة بلايين سنة، عندما بدأت الحياة على الأرض، مياه البحر كانت حمضية باعتدال.
    - Çok fazla deniz suyu yuttu. Midesi yıkanacak. Open Subtitles لقد ابتلع الكثير من مياه البحر سيحتاج لضخ معدته
    Güneş, palmiye ağaçları... kristal temiz deniz suyu... Open Subtitles الشمس، و أشجار النخيل مياه البحر واضحة كالكريستال خمن أين؟
    4 gaz türbininden birini çalıştırabiliriz ama deniz suyu sistemi çalışmadığından makineyi soğutamayız. Open Subtitles يمكن أن ندير أحد التوربينات الأربعة يدوياً لكن مياه البحر تغلي لذا لانستيع تبريد المحرك
    Duyduğuma göre bir insan günde yarım litre deniz suyu içerek hayatta kalabilirmiş. Open Subtitles سمعت أنه بأقل من نصف لتر يومياً، قد ينجو الشخص إذا شرب الماء المالح
    deniz suyu boru hattının kontrolü için kullanılıyor. Open Subtitles مياة البحر تستخدم للتأكد من سلامة خطِ الأنابيب.
    Ayrıca, artan deniz suyu seviyeleri, ciddi altyapı genişlemeleri ve güçlendirmeleri gerektirecek. TED والطقس السيئ وارتفاع مستوى سطح البحر سوف يتطلبان توسعًا كبيرًا وتعزيزًا لبنيتنا التحتية.
    Ve sen farkına varmadan, ciğerlerim, ciğer mi olalım yoksa içi deniz suyu dolu sünger mi olalım diye birbiriyle tartışmaya başlıyor. Open Subtitles رئتاي تجادلان بعضهم البعض أن تكونا رئتان أم إسفنجات مليئة بماء البحر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد