ويكيبيديا

    "diş fırçası" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • فرشاة أسنان
        
    • فرشاة الأسنان
        
    • فرشاة اسنان
        
    • فرش الأسنان
        
    • وفرشاة الأسنان
        
    • وفرشاة أسنان
        
    • فرشاة أسنانها
        
    • فرشة أسنان
        
    • فرشاة أسنانه
        
    • فرشاه اسنان
        
    • فرشة الأسنان
        
    • معجون الأسنان
        
    • لفرشاة الأسنان
        
    • فرشاة الاسنان
        
    • فرشاةَ
        
    Çünkü diş çürüğüm yok ve muayeneden sonra diş fırçası veriyor. Open Subtitles لكن ذلك لانه ليس لدي تجويفات أعلم أنه سيعطيني فرشاة أسنان
    Hayır, banyoda sadece bir tane diş fırçası vardı ve o da benimdi. Open Subtitles لا ، لم يكن هناك إلا فرشاة أسنان واحدة في الحمام وكانت تخصني
    Hayır, banyoda sadece bir tane diş fırçası vardı ve o da benimdi. Open Subtitles لا ، لم يكن هناك إلا فرشاة أسنان واحدة في الحمام وكانت تخصني
    Üzgünüm, hiç saç tokası veya diş fırçası yok maalesef. Open Subtitles انا اسف ليس لدي اي دبابيس الشعر أو فرشاة الأسنان
    Almanya'ya giden herkesin diş fırçası diş macunu, ayakkabı parlatıcısı, sabunu ver her aile üyesinin kendine ait havlusu olmalıdır. Open Subtitles كل من يذهب الى المانيا ، يجب ان يملك فرشاة اسنان ، معجون اسنان ، ملمع احذية ، صابونة
    Sizde hala eşyalarından var mı, diş fırçası ya da tarak gibi? Open Subtitles هل مازلت تملكين بعض أغراضه مثل فرشاة أسنان أو فرشاة شعر ؟
    Kasanın arkasında bir diş fırçası ve temiz sütyen bile tutuyordum. Open Subtitles حتى أنني تركتُ فرشاة أسنان وصدرية نظيفة خلف ماكينة تسجيل النقود
    Havlu, sabun ve diş fırçası koydum. Open Subtitles وضعت فيه بعض المناشف، صابون و فرشاة أسنان.
    Oh. elbette. Sanırım yeni bir diş fırçası bulabilirim. Open Subtitles بالطبع، أظنني يمكن أن أجد فرشاة أسنان جديدة في مكان ما
    diş fırçası olsaydı sormazdım. Fiyat biçeceğim. Open Subtitles حتى أحدد سعرها ولو كانت فرشاة أسنان لما سألت
    ve beraberinde, bıçak parmak, kaşık parmak ve de çatal parmak, ve diş fırçası parmak, ve tarak parmak, ve şişe açacağı parmak, ve el feneri parmak, ve tornavida parmak . Open Subtitles وإصبع فرشاة أسنان وإصبع مشط للشعر وإصبع لفتاحات العلب والقنانين وإصبع مصباح كاشف وإصبع مفتاح مفك
    Fakat şimdi, yanında bir diş fırçası olsaydı daha iyi olurdu evlat. Open Subtitles بما أنه أوّل إعتقال لك في قضية مخدّرات لكن الآن ، من لأفضل أن يكون لديك فرشاة أسنان
    İşte bedava diş fırçası. Dişlerini fırçalamayı unutma. Open Subtitles إليك فرشاة أسنان مجانية، حافظ على أسنانك نظيفة
    Çok fazla pancar yiyorsun, elektrikli diş fırçası kullanıyorsun, ve günde altı saatten az uyuyorsun. Open Subtitles أنتَ تأكل الكثير من الشمندر لديك فرشاة أسنان كهربائية وتنام أقل من ست ساعات يومياً
    Birinin ucunu koparıp, eriterek, diş fırçası değil de bir bıçak yaptığından eminim. Open Subtitles قام أحدهم بانتزاع رأسها، وأذابه بحيث صار أبعد عن فرشاة الأسنان وأقرب للسكين
    Otel odasındaki diş fırçası tren biletinin koçanı söndürülmüş kibrit. Open Subtitles فرشاة الأسنان في غرفة فندق. بعقب تذكرة قطار. عود ثقاب محترق.
    Edo döneminden sonra, insanlar çok sayıda rakunu yakaladılar ve onlardan kürk manto, diş fırçası ile hat sanatı kalemi yaptılar. Open Subtitles بعد عهد ايدو ,البشر امسكوا الكثير من الراكون و حولهم الى سترة فراء و فرشاة اسنان اقلام خط
    diş fırçası olsaydı sormazdım. Fiyat biçeceğim. Open Subtitles لو انك تريد فرشاة اسنان فلن أهتم سأحدد لها سعرا فقط
    Radar, sonar, elektrikli diş fırçası. Open Subtitles الرادار، السونار، فرش الأسنان الكهربائية.
    İçinde bir kat elbise ve diş fırçası var. Open Subtitles حسناً, كان يجب على تغيير ملابسي وفرشاة الأسنان كان فيه
    Biliyorsun çünkü sahip olduğun tüm şeyler uyku tulumu ve diş fırçası. Open Subtitles تعرف مكان كل شيء لأن كل ما تملكه هو كيس للنوم وفرشاة أسنان
    Makyaj malzemeleri ve diş fırçası orada ama hiç elbise yok. Open Subtitles أجل, تترك مساحيق تجميلها و فرشاة أسنانها هناك لكن من دون ملابس
    Gelmiş geçmiş en büyük şeker kovası, ...bize diş fırçası veren yolun aşağısındaki dişçi dışında. Open Subtitles أكبر دلو حلوى على الإطلاق باستثناء طبيب الأسنان الذي في آخر الشارع أعطاكَ فرشة أسنان
    diş fırçası, ultraviyole ışınları altında pleksiglas kutunun içindeki kırmızı olan. Çaktım. Open Subtitles فرشاة أسنانه هي الحمراء في حال كان الكأس الزجاجي تحت الأشعة فوق البنفسجية
    Eczaneye gidip yeni bir diş fırçası almalı çünkü ona ihtiyacı olacak. Open Subtitles عليه ان يذهب للصيدلية ليشتري لنفسه فرشاه اسنان جديدة لأنه سيحتاج إليها
    diş fırçası onun ağzına hiç girmedi. Open Subtitles فرشة الأسنان تلك ، لم تعرف طريقها إلى فمها مطلقا
    diş fırçası, göz damlasına kadar evdeki her şeye bakıldı. Open Subtitles أعني , معجون الأسنان , حتى قطرة العين الخاصة بها
    Elektrikli diş fırçası ile tam iki dakika, değil mi? Open Subtitles دقيقتان كاملتين لفرشاة الأسنان الكهربائية.
    diş fırçası bardağını kullan. Durulama kabını değil. Open Subtitles حسنا , استخدم كوب فرشاة الاسنان, وليس كوب الشطف.
    Ne diş fırçası, ne traş bıçağı ne de dolapta sakladığı Mossberg tüfeği ortada yok. Open Subtitles لا فرشاةَ أسنان، لا شفرةَ حلاقة لقد أخذ كل شئ في خزانته

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد