Bir çocuk yerine bir kıta istemiyorum ya da küçük bir kız yerine bir satır ya da bu dünyaya uymayan bir çocuk yerine bir dipnot. | TED | لا أريدُ مقطعًا شعريًا لابني ولا بيتًا شعريًا لأجل فتاة صغيرة ولا ملاحظة هامشية لطفل لا يصلحُ لهذا العالم. |
Broşüre bir dipnot koysam iyi olur. | Open Subtitles | سأتأكد من إضافة ملاحظة على .هامش الكتيب أوكي.. |
dipnot, kız kıza espriler yapmak için hiç de uygun bir zaman değil. | Open Subtitles | ..ملحوظة ليس بالوقت المناسب لإدراج دعابة |
sevgiler, Ringo dipnot: geç yazdığım için üzgünüm hadi Marge, boya! | Open Subtitles | ملحوظة: سامحيني على تأخر الرد هيا، ارسمي يا (مارج)! |
Bloom kardeşlerin hayatında bir dipnot olduğum için çok gurur duyuyorum. | Open Subtitles | أنا فخور جداً بأن اكون مُجرد حاشية في حياة الإخوة بلوم |
Dosyalarınızdan birinde, kimsenin bulamayacağı kadar gerilere gömülmüş bir dipnot olacağım. | Open Subtitles | سوف أصبح حاشية بإحدى ملفاتكَ التي ستدفن، ولن يجدها أحداً أبداً |
sağda da benim dipnot olarak adlandırdığım bir panel bulunuyor. | TED | ثم تجدون على اليمين ما أشرت إليه كلوحة الهامش. |
Daha az model ve martini daha çok dipnot ve *akış şeması. | Open Subtitles | كمية أقل من العارضات و كؤوس المارتيني ومزيد من الهوامش والخرائط |
Bir dipnot geçilmiş. "Düşman bombalarında dördüncü adımı da uygulamak gerekir. | Open Subtitles | هناك ملاحظة في بعض القنابل تحتاج الى خطوة رابعة |
Çünkü bitiğiz. Ayrıca dipnot: boşandıktan sonra tekrar bekaretini kaybetmek için güzel bir yol olurdu. | Open Subtitles | لأننا أنتهينا ايضاً ، ملاحظة ستكون طريقة سهلة لتضعي الطلاق بسرعة |
Bir dipnot: Bütün siyah çorapları at. | Open Subtitles | : ملاحظة لنفسي إرمي كل الجوارب السوداء |
gerçekten çok tatlı bir kuş gibisin. sevgiler, Ringo dipnot: geç yanıtladığım için beni affet" | Open Subtitles | ملحوظة: سامحيني على التأخر" |
Dipnot: | Open Subtitles | ملحوظة: |
Dipnot: | Open Subtitles | ملحوظة: |
Ve bu yer, sen, bu insanlar özgürlük davasına bağlı olduğunu iddia eden kırık bir ulusun yeniden büyük bir imparatorluk oluşu hakkındaki hikâyede küçük bir dipnot olmaktan öteye geçemeyecek. | Open Subtitles | و هذا المكان , أنت , هؤلاء الأشخاص ستكونون في حاشية صغيرة بالقصة التي تحكي عن امةٍ |
Şimdi burada Georg Cantor'dan ayrılıyoruz, çünkü Cantor'un hikayesini izole edersek, bu onu engin tarih içinde, trajik fakat anlaşılmaz bir dipnot yapacaktır. | Open Subtitles | هنا علينا ترك (جورج كانتور)، لإننا لو عالجنا قصة (كانتور) في عزلة، فستبدو مأساوية لكن حاشية غامضة |
Jack'in FBI ile işi bitti, artık kendi Kötü Zihinler Müzesinde bir dipnot kendisi. | Open Subtitles | جاك) ترك المباحث الفيدرالية) صار حاشية في متحف العقول الشريرة الذي أنشأه |
dipnot olarak; o zamanlarda bu laf fazla gereksiz kullanılmaktaydı. | Open Subtitles | مع الهامش الخفيّ توجد تلك الكلمة عن تلك الأيام التي قضوها بكثرة. |
İşte, şu dipnot. | Open Subtitles | هنا، في هذا الهامش |
dipnot numarası kaç? | Open Subtitles | ماهوَ الهامش ؟ |
Einstein, Darwin, hepsi dipnot olacak. | Open Subtitles | (آينشتاين)، (داروين)... سوف يكونون في الهوامش. |
dipnot, yine benim müşterim olmak üzereler. | Open Subtitles | هامش , إنهم على وشك أن يصبحوا زبائني مجددا |