Birincisi sıfır elektrik direnci ve ikincisi ise manyetik alanın süper iletkenin içinden atılması. | TED | الأولى هي المقاومة الكهربائية المعدومة، و الثانية هي طرد المجال المغناطيسي من البنية الداخلية للموصل الفائق. |
Böylece, elektronik direnci ayarlayarak baskıyı ölçen bir devre tasarlayabildim. | TED | علاوة على ذلك، يجب أن أصمم دائرة لتقيس الضغط عن طريق قياس المقاومة الكهربية. |
Bir kez artmış antibiyotik direnci ortaya çıktığında artık antibiyotikler zararlı suşlara etkisiz hale gelir. | TED | و عندما تزيد تلك المقاومة, ستكون المضادات الحيوية غير قادرة على إبعاد السلالات الضارة. |
Örneğin işte bu yüzden, antibiyotik direnci evrimleşti. | TED | ولهذا السبب، على سبيل المثال، تطورت مقاومة المضادات الحيوية. |
İnsülin direnci ise, adından anlaşılacağı gibi, insülinin görevini yapması esnasında hücrelerin bu etkiye karşı direnç göstermesidir. | TED | كما يتضح من الاسم فإن مقاومة الإنسولين تحدث عندما تزداد مقاومة الخلية تجاه عمل هرمون الإنسولين بشكل طبيعي. |
Stres tepkinizin içinde stres direnci mekanizması bulunması ve bu mekanizmanın insan ilişkileri olması gerçekten inanılmaz. | TED | وأجد الأمر مدهشا، بأنه داخل استجابتكم للضغط يوجد آلية لمقاومة الضغط، وأن هذه الآلية هي التواصل الإنساني. |
Bir teoriye göre rüzgar direnci vücut kıllarının alınması ile azaltılabilirmiş. | Open Subtitles | حسناً، هُناك نظرية تقولُ أنّ مُقاومة الرياح يمكن تقليلها عن طريق حلق شعر الجسم. |
Bana umut veren diğer şey ise hastaların direnci. | TED | أستمد الأمل أيضاً من قدرة المرضى على المقاومة. |
Antibiyotikleri direnci önleyen moleküller ile de sarmalayabiliriz. | TED | يمكننا أيضاً تغليف المضادات الحيوية بمحاليل تمنع المقاومة. |
Tüm hayatta kalanları kurtarmak ve bize gösterilen direnci yok etmek. | Open Subtitles | أنقذْ أيّ من وجميع الباقون على قيد الحياةِ ويُبيدُ أيّ المقاومة التي نحن قَدْ نَجِدُ. |
Bir terapist olarak, direnci aşmanın yollarını bulmakla ilgilenirim. | Open Subtitles | بصفتي معالجاً نفسياً فأنا حريص على إيجاد طرقاً للتغلب على المقاومة |
Hastanın dokularıyla kopyalanmış kanal arasındaki çekme direnci farkı anastomozda akış riskini arttırmıyor mu? | Open Subtitles | هل الفرق في المقاومة بين نسيج المريض والقناة الحيوية المطبوعة يزيد خطر مشاكل الجريان الدموي في المفاغرة؟ |
Hastanın dokularıyla kopyalanmış kanal arasındaki çekme direnci farkı anastomozda akış riskini arttırmıyor mu? | Open Subtitles | هل الفرق في المقاومة بين نسيج المريض والقناة الحيوية المطبوعة يزيد خطر مشاكل الجريان الدموي في المفاغرة؟ |
Üroloji terimleriyle anlatacak olursak ilaçlara karşı direnci olan bir stafilokoktu. | Open Subtitles | من حيث المجاري البولية كان عدوى للمكورات العنقودية المقاومة للعقارات |
Evrimsel bir perspektifle bakacak olursak, vücudunuzun kilo kaybına karşı direnci oldukça anlamlı. | TED | من منظر تطوري، مقاومة جسمك لفقدان الوزن له معنى. |
Sonrasında ise şu oldu: Penisilin 1943'de dağıtılmaya başlandı ve geniş çaplı penisilin direnci 1945'de oluştu. | TED | إليكم ما حدث بعد ذلك تم توزيع البنسلين عام 1943، ظهرت مقاومة واسعة النطاق للبنسيلين عام 1945. |
Vancomisin 1972'de geldi. Vancomisin direnci 1988'de başladı. | TED | ظهر الفانكوميسين عام 1972، مقاومة الفانكوميسين عام 1988. |
İnsülin duyarlılığının azalması, insülin direnci olarak bilinir. | TED | و إنخفاض حساسية الأنسولين يطلق عليها مقاومة الأنسولين. |
Şili antibiyotik direnci sorununun üstesinden gelmiş mi? Bu arada Ekvador'da bu sorun yeni yeni mi ortaya çıkmış? | TED | هل تمكنت شيلى من تجنب مشكلة مقاومة المضادات الحيوية؟ بينما كانت لدى الاكوادور بوادر المشكلة؟ |
Basınç ve toprak direnci için 6.5 cm kare başına tonlar düşüyor. | Open Subtitles | أنظر , كله هنا هذا هو الضغط والشكل الهندسى لمقاومة التربة |
Zayıf gerilme gücü ve düşük su direnci olsa kim umursar ki." | Open Subtitles | من يهتم إن كان هشّا للضغط أو ضعيف لمقاومة الماء |
Odanın ısıya dayanıklılığı ve oksidasyon direnci onu neredeyse yangına dayanıklı yapıyor. | Open Subtitles | قوّة حرارة الغرفة ومُقاومة التأكسد تجعلها مُقاومة للنار بشكل قريب. |