ويكيبيديا

    "diye düşünmüştüm" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ظننت أنه
        
    • ظننت أن
        
    • ظننت أننا
        
    • ظننتك
        
    • ظننت أنك
        
    • اعتقدت أنه
        
    • فكرت أن
        
    • ظننت أنها
        
    • اعتقدت أن
        
    • أعتقدت أنه
        
    • اعتقدت انه
        
    • كنت آمل أن
        
    • ظننت انه
        
    • اعتقدت أنك
        
    • اعتقدت انك
        
    Kusura bakma, insanlar çift olduğumuzu bilirse iyi olur diye düşünmüştüm. Open Subtitles آسفة ، ظننت أنه سيكون لطيفاً أن يعرف الناس أننا زوجين
    Söylemeliyim ki Summer dedenin taşkınlığı yüzünden işim aksayacak diye düşünmüştüm ama Salem'den beri en iyi satış yaptığım hafta sonu oldu. Open Subtitles يجب أن أقول بأني ظننت أن غضب جدك العارم سيعكر صفو عملي لكن نهاية الأسبوع هذه أفضل ما مر علي منذ سليم
    Bara gideriz diye düşünmüştüm. Open Subtitles ظننت أننا سنذهب إلى حانة كى نحتسى الشراب.
    Nedendir bilmem ama Zuko'dan daha iyisindir diye düşünmüştüm... Open Subtitles انا لا اعرف لماذا، ولكنني ظننتك افضل من زوكو
    Geri geleceğimi bildiğini söylemiştin. Evet, ama sadece bir kez diye düşünmüştüm. Open Subtitles قلت أنك تعلم أنني سأعود أجل لكن ظننت أنك تعني مره واحده
    Erken gelip biraz gezineyim diye düşünmüştüm. Open Subtitles اعتقدت أنه من الأفضل أن آتي مبكراً وألقي نظرة
    Önemli birşey değil. Oda arkadaşım dersine gidene kadar burada takılabilirim diye düşünmüştüm. Open Subtitles ليس مهما ، أنا فقط فكرت أن أتسكع هنا ، تعرف ، حتى
    Cadı toplantısından çok toga giyilen o partilerden olur diye düşünmüştüm. Open Subtitles أتعرفين، ظننت أنها ستكون أشبه بحفلة صاخبة بدلاً من مجموعة ساحرات
    Ve eğer eve dönersem bu, durumu kabullenmek olur diye düşünmüştüm. Open Subtitles و ظننت أنه إن عدت لمنزلي سيكون تأكيداً على ذلك فحسب
    Eteğini yemeğe davet edip biraz şişmanlatmak... hayırlı bir iş olurdu diye düşünmüştüm. Open Subtitles ظننت أنه سيكون شيئا طيبا أن أصطحب تنورتك للعشاء وأحاول أن أزيد وزنها قليلا
    Beni zırhının içinde görmek, kardeşimi mutlu ederdi diye düşünmüştüm halbuki. Open Subtitles ظننت أن أخي سيكون مسرورا عندما يراني أعود إلى قلعته وأنا أرتدي درعه
    Hedefinizi incelemeye yardımcı olur diye düşünmüştüm. Open Subtitles ظننت أن رؤيه هدفكم شخصياً الليلة سيساعدكم
    Çünkü ben daha çok programda ne diyeceğini konuşuruz diye düşünmüştüm. Open Subtitles لأنني ظننت أننا ربما يجدر بنا الحديث بشأن.. ما سوف تقوله في البرنامج
    En son karşılaşmamızı kabullendiğine dair ortalarda dolanan dedikoduyu dağıtmak istersin diye düşünmüştüm. Open Subtitles ظننتك تريد تبديد إشاعة تحوم هنا بأنك هزمت في آخر لقاء لنا
    Beni görmek seni sevindirir diye düşünmüştüm, hepsi bu. Open Subtitles ظننت أنك قد تكون سعداء لرؤيتي، وهذا هو كل شيء.
    Bu benim silahım İdare eder diye düşünmüştüm gerçekten de kötü değilmiş. Open Subtitles هذا سلاحي، اعتقدت أنه ليس جيداً لكنه في الحقيقة ليس سيئاً
    Ben hep süperiz diye düşünmüştüm ama sadece geçit töreninde bisiklete binen yaşlı adamlarmışız. Open Subtitles لطالما فكرت أن الأخوية كانت مجرّد مجموعة من العجزة
    O yüzden ilk olmadığını biliyordum ama sondur diye düşünmüştüm. Open Subtitles علمت أنها ليست الأولى لكن ظننت أنها قد تكون الأخيرة
    Burnunda kocaman bir altın halka olur diye düşünmüştüm hep. Open Subtitles أتعلم لطالما اعتقدت ,أن لديك حلقة ذهبية كبيرة على أنفك
    Gezegende yaşayan yok, ama daha yakından bakmaya değer diye düşünmüştüm. Open Subtitles الكوكبَ غيرُ مأهولٍ بالسّكان لكني أعتقدت أنه يضمن لنا نظرة أقرب
    Yalnız kalmak gerçekten iyi olabilir diye düşünmüştüm. Open Subtitles اعتقدت انه سيكون من الرائع حقا أن يكون وحده.
    Merhaba kızlar. Sizinle çay içerim diye düşünmüştüm. Open Subtitles مرحباً يا فتيات، كنت آمل أن أتناول الشاي معكنَّ.
    Onu kahraman gibi görmesen daha kolay olur diye düşünmüştüm. Open Subtitles لقد ظننت انه من السهولة ان لا تراه كواحد من
    Cinayetten kurtuldun diye gitmişsindir diye düşünmüştüm. Open Subtitles اعتقدت أنك سترحل الآن بعد أن تمت تبرأتك من القتل
    Sadece arkadaş olduğumuz için hediye vermek istersin diye düşünmüştüm. Open Subtitles انا فقط اعتقدت انك ممكن تحضر لى هدية لاننا اصدقاء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد