ويكيبيديا

    "doğrusu şu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الحقيقة هي
        
    Doğrusu şu, stüdyomu satma fırsatı buldum. Open Subtitles الحقيقة هي أني واتتني الفرصة لبيع الإستوديو خاصتي
    Doğrusu şu ki Başkan Hanım, sizi korumak için elimden geleni yapamadım. Open Subtitles الحقيقة هي سيدتي الرئيسة أنني لم أقم بما يكفي لحمايتك
    Doğrusu şu ki, oğlumu odasında ziyaret etmiştim. Open Subtitles حسنا، الحقيقة هي أنني كنت أزور إبني في الحضانة
    Ama Doğrusu şu ki o adamın arkadaşı olmayı haketmiyorum bile. Open Subtitles لكن الحقيقة هي أنني لا أستحق حتى أن أكون صديقاً لذلك الرجل
    Elbette yeteri kadar yapmadığımızı, yaptıklarımızın ise yeterli etki sağlamadığına yönelik eleştirilere yer var ama, doğrusu şu: Küresel yoksulluğa karşı verilen savaş insanlık tarihi boyunca şefkat duygusunun görüldüğü en kapsamlı, en uzun süre devam eden olaydır. TED الآن هناك الكثير من الانتقادات، بأننا لم نقوم بما فيه الكفاية، وإن ما قمنا به لحد الآن ليس فعَّالًا كفاية لكن الحقيقة هي كالآتي: الكفاح ضد الفقر العالمي هو أكبر، وأطول ظاهرة إنسانية في التعاطف في تاريخ الجنس البشري.
    Sean, bunu duymak senin için zor olacak, çünkü o senin annen fakat Doğrusu şu ki, olması gereken bu. Open Subtitles شون, سيكون صعبا جدا عليك سماعه لانها امك, لكن الحقيقة هي... هكذا يجب ان تكون عليه.
    Doğrusu şu ki, sen muhtemelen yatıp da hatırladığım tek kızsın ve ben binlerce ama binlerce kadınla yattım. Open Subtitles الحقيقة هي أنّكِ قد تكونين الفتاةَ الوحيدةَ التي أتذكّرها على الإطلاق، مع أنّي نمتُ مع آلاف و آلاف النساء، أحياناً مع اثنتين أو ثلاثة معاً.
    Yani suçu kolaylıkla esrar ve içkiye atabilirim ama Doğrusu şu ki açık konuşayım mı? Open Subtitles . يُمكنني بسُهولة اللوم علي الحشيش و القرابا ... و لكن الحقيقة هي .أيسعني التحدث بحرية ؟
    Doğrusu şu ki Hiçbir şey umurumda değil. Open Subtitles الحقيقة هي أني لا أبالي لأي شيء
    Doğrusu şu ki, hep yanımda taşırım. Open Subtitles الحقيقة هي أنني آخذه إلى كل مكان
    Arkadaş edinir, gün ışığında yaşar sıradan bir çocuk olurdum ama işin Doğrusu şu ki insanların arasındayken kendimi güvende hissetmiyorum. İstedikleri gibi düşünsünler, ama Yeni Cennet Bahçesi gerçekti. Open Subtitles و لكن الحقيقة هي أني لا أشعر بالأمان و أنا بالقرب من الناس بإمكانهم أن يصدقوا ما يريدون , و لكن "عدن الجديدة " موجدة فعلا
    Doğrusu şu ki, hatırlamıyorum. Open Subtitles الحقيقة هي أني لا أستطيع.
    Rex, Doğrusu şu. Open Subtitles (ريكس)، الحقيقة هي أنه برحيل الأولاد
    İşin Doğrusu şu, Bay ve Bayan Stone buraya kızınız Missy ile ilgili bir hikâye anlatmaya geldim. Open Subtitles ...الحقيقة هي ...(يا سيد وسيدة (ستون (اتيتُ إلى هنا لأخبركم قصّة عن إبنتكم, (ميسي
    Doğrusu şu ki, Bay Strickland'e çok öfkelendim çünkü son sınavda bana çok kötü ama hak ettiğim ...bir not verdi. Open Subtitles إذًا، الحقيقة هي أنني كنت غاضبًا (من السيّد (ستريكلاند لأنّه أعطاني درجات سيئة، عادلة -في اختباري الأخير .
    Doğrusu şu: Open Subtitles و الحقيقة هي
    Tamam... Simone, işin Doğrusu şu ki.. Open Subtitles ..حسناً (سيمون)، الحقيقة هي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد