| Gerçi o zamandan bu yana, yaklaşık dokuz ay önce anne oldum ve bebeklerin de baş aşağı tutulduğunda kıvrandıklarını öğrendim. | TED | وقد أصبحت أمًا منذ ذلك الحين، منذ تسعة أشهر مضت، كما تعملت أن الأطفال لايحبون عندما تمسكهم رأسًا على عقب. |
| Stromberg'in filosuna son katılan Liparus, dokuz ay önce suya indirildi. | Open Subtitles | هذه هى ليباروس آخر إضافه لأسطول سترومبرج تم إطلاقها منذ تسعة أشهر |
| dokuz ay önce size, sekiz ay ömrünüz kaldığını söylemiştim, hatırladınız mı? | Open Subtitles | يجب أن تكون منتشياً. قبل تسعة أشهر قلت لك أن أمامك ثمانية أشهر للعيش. |
| Beyefendi, dokuz ay önce karınız sizi bir zenciyle aldatmış. | Open Subtitles | سيدي، قبل تسعة أشهر خانتك زوجتك مع رجل أسود |
| dokuz ay önce federaller tarafından öldürüldüğünden beri yürütmüyor. | Open Subtitles | ليس منذ أن قتلته المباحث الفيدرالية منذ تسعة شهور |
| dokuz ay önce, oğluma sarıldım, bu yüzden bunu senin yapman gerekecek. | Open Subtitles | و قبل تسعة شهور كنت قد حضنت إبني, لذا: عليكِ أنتِ فعلها. |
| dokuz ay önce İngiliz Müzesinden çok değerli bir tarihi eser çaldı... | Open Subtitles | لقد سرق تحفة مهمة من متحف بريطانيا منذ تسعة أشهر |
| dokuz ay önce yüzük ortadan kaybolduktan sonra o da oradan ayrılmış. | Open Subtitles | عندما إختفى الخاتم منذ تسعة أشهر إختفى هو أيضاً |
| Ancak dokuz ay önce canlı bir şekilde yanmışlar. | Open Subtitles | لكن منذ تسعة أشهر ، حدث حريق حول المكان إلى رماد |
| Şey, bir erkek arkadaşım vardı, ama ,uh, yaklaşık dokuz ay önce ayrıldık. | Open Subtitles | -كان لدي عشيق لكن، لقد إنفصلنا منذ تسعة أشهر تقريباً |
| Bunu ilk olarak dokuz ay önce bu haber aldık. | Open Subtitles | أول ما سمعنا عن هذا كان منذ تسعة أشهر |
| Almanlar Yahudileri sakladığımı düşünerek dokuz ay önce evimi aradılar ve bir şey bulamadılar. | Open Subtitles | الألمان فتّشوا بيتي قبل تسعة أشهر بحثاً عن اليهود، فلم يجدوا شيئاً |
| Yani daha dokuz ay önce atletimi tutamazdın! | Open Subtitles | أعني, هل يمكن ان تحمل لي جوك قبل تسعة أشهر. |
| Aslında tam olarak dokuz ay önce. | Open Subtitles | حسنا، قبل تسعة أشهر على وجه الدقة |
| -İsviçre'de kış sporlarında tanıştık. Yaklaşık dokuz ay önce. | Open Subtitles | التقينا في "سويسرا" خلال فصل الشتاء قبل تسعة أشهر |
| Her şey dokuz ay önce başladı. | Open Subtitles | لقد بدأ كل شيء قبل تسعة أشهر |
| dokuz ay önce, daireme geldi, geceydi, kafası iyiydi, zar zor konuşabiliyordu. | Open Subtitles | منذ تسعة شهور أتاني لشقتي ليلا كان منتشيا, بالكاد استطاع الكلام |
| Mektup dokuz ay önce yazılmıştı. | Open Subtitles | كان هذا تقريباً منذ تسعة شهور |
| Öldü. dokuz ay önce. | Open Subtitles | إنه ميت منذ تسعة شهور |
| dokuz ay önce geceleyin daireme geliverdi o kadar uçmuş ki zar zor konuşuyordu. | Open Subtitles | قبل تسعة شهور ظهر في شقتي ليلاً كان بالكاد يستطيع الكلام |
| Çok iyi anlıyorsun. O dokuz ay önce doğdu. | Open Subtitles | أنت تعرفين جيدا أنه ولد قبل تسعة شهور |
| dokuz ay önce hapishanede öldü. | Open Subtitles | ماتَ قبل تسعة شهور في السجنِ. |