ويكيبيديا

    "dolabına" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • خزانة
        
    • خزانتك
        
    • خزانته
        
    • خزانتها
        
    • خزنة
        
    • لخزانة
        
    • بخزانة
        
    • خزانتكِ
        
    • خزائن
        
    • خزانه
        
    • خزينة
        
    Biri Ethan Wick'in dolabına sıçtığından beri böyle büyük bir olay görmemiştik. Open Subtitles لم أرى هذا التخمين الكثير منذ تغوط أحدهم في خزانة إيثان ويك.
    Onları kategorilere ayırır, dosyalar, dsoyaları dosya dolabına koyar, onları ofisinize koyar ve onunla birlikte yaşayabilirsiniz. TED ثم تصنفونها، وتضعونها في ملف، وتضعون الملف في خزانة ملفات وتضعونها في مكاتبكم، وتستطيع التكسب من فعل ذلك
    İlacı bir kez ilaç dolabına koyarsanız bir daha kullanmayacaksınız demektir. Open Subtitles ما إن تضع دواءاً في خزانة الأدوية، فأنت لن تستعمله ثانيةً، الدواء الذي تستعمله تضعه على المغسلة
    Neal, tarih kitabımı bir sonraki derse kadar senin dolabına koyabilir miyim? Open Subtitles نيل، أيمكنني وضع كتابي التاريخ في خزانتك حتى بعد الفترة الثانية ؟
    Onu ceketi ve şapkasıyla birlikte her zamanki yeri olan Roger'ın dolabına koymuştum. Open Subtitles وضعتها في خزانته مع السترة والقبعة حيث مكانها أصلاَ
    Bu şişenin onun içki dolabına nasıl girmiş olabileceğini biliyor musun? Open Subtitles هل صادف أن عرفتي كيف وصلت هذه الزجاجة إلى خزانتها ؟
    Asıl garip olan otopsiden sonra kanıt dolabına gidip de orada bir şey bulamamam. Open Subtitles الغريب هو الذهاب إلى خزانة الأدلة بعد التشريح النهائي و عدم وجود أي أدلة متبقية
    Sen öyle san. Bir öğrencinin dolabına bakmak için izin gerekmez. Open Subtitles خمن ماذا نحن لانحتاج تصريحاً لفحص خزانة أحد الطلاب
    Hilary Faye'in dolabına çürümüş domuz pastırması bantladım. Open Subtitles لذا.. فقد سجّلت كقطعة لحم خنزير متعفّن داخل خزانة هيلاري فاي.
    Hepimiz gecenin bir yarısı hiçbir şeyden habersiz NTAC'te uyanıyoruz, ve şimdi bodrumda, bir silah dolabına girmeye çalışıyoruz, böylece Allah bilir 4400 yeteneği olan kaç kişinin saldırısını püskürtebilelim. Open Subtitles كلنا إستيقظنا في داخل الإن تي أي سي بدون تفسير نحن في الطابق السفلي ونحاول اقتحام خزانة الأسلحة حتى نتمكن من صد الهجوم
    Ben de gidip, bir sürü plastik böcek aldım ve dolabına girdim ve ayakkabılarının üstüne koydum. Open Subtitles , لذا فقد خرجت لأجل شراء بعض بودرة قاضية على الحشرات وقمت بسكبها فى خزانة ملابسها ولقد وضعتها على أحذيتها
    Hiç kırtasiye dolabına girmedim. Sevişmek için otele giderim genelde. Open Subtitles لم يسبق لي وكنت في خزانة مكتبة أنا أمارس الحب في الفنادق
    Görünüşe göre bugün çocuklardan biri teneffüste Oliver'ın dolabına zarar vermiş. Open Subtitles من الواضح خلال فترة الاستراحة أحد الأطفال خرّب خزانة أوليفر
    İşler böyle yürüyor. İmzalıyorsun ve dosya kapanıyor. Sonra da bir dosya dolabına giriyor ve böylece konuyla ilgili ne bir şey duyuyorum, ne düşünmem ne de hatırlamam gerekiyor. Open Subtitles وافق عليه فتختم القضيّة وتوضع في خزانة فلا أضطرّ للتفكير أو السماع بها
    dolabına otu yerleştirdim ve Glee kulübüne katılman için şantaj yaptım. Open Subtitles لذا خططت لأضع الوعاء في خزانتك وإبتزازك للإنظمام إلى نادي غلي.
    Bu kızla bir kez çıktın ve şimdiden odana gizlice giriyor dolabına seksi fotoğraflarını koyuyor pratikte ailesine düğün kilisesinde yer ayırtmasını söylemiş gibi. Open Subtitles خرجت في موعد واحد مع هذه الفتاة و تسللت إلى داخل غرفتك ووضعت صورها المثيرة في خزانتك
    Hakkında duvara ne yazacaklarından korkman gerekmiyor senin ya da dolabına ne tür iğrenç bir şey koyacaklarından. Open Subtitles أنت لا تذهب للعمل و أنت خائف مما سيفعلونه بك و لا تجد أشياء مقرفة في خزانتك
    Tabi ya, dolabına, arabasına ve evine girdiğimizde de aynı şeyleri söylemiştin. Open Subtitles نعم هذا ماقلته عندما إقتحمنا خزانته وسيارته وبيته
    Böylece erkek soyunma odasındaki dolabına ulaşabilecekti. Open Subtitles لهذا السبب تنكرت كرجل , كي تتمكن من الوصول إلى خزانته بغرفة تبديل الملابس الرجالية في الصالة الرياضية
    dolabına baktığımda... eşyalarını orada görüyorum. Open Subtitles و ألقي نظرة على خزانتها فأرى أدواتها الرياضية هناك
    Bitiriyorsun, temizleniyorsun dosya dolabına gidip çek defterini alıyorsun... Open Subtitles ،تنتهي، تنظف نفسك ،لديك خزنة البطاقات وتخرج دفتر الشيكات
    Aynalara bak. Kimse yoksa, Hector'un dolabına git. Open Subtitles تأكدي من المرايا، لو كان الطريق خاليا اذهبي لخزانة هيكتور بالاسفل
    Adam, sizin değerli zamanınızın büyük bir kısmını harcadığınız oda gibi görünen bir odada balık dolabına tıkıştırılmıştı. Open Subtitles شاب حُشر بخزانة سمك في حجرة على ما يبدو أنّكِ تقضين بها وقتك الجيّد
    O notu dolabına herhangi biri koymuş olabilir. Open Subtitles أيّ شخص يمكنه وضع تلكَ الملاحظة في خزانتكِ
    Benden başka birisinin daha fazla kıyafet dolabına ihtiyacı olacağını hiç düşünmemiştim. Open Subtitles لم أدري أنه يحتمل أن يوجد أحد يحتاج إلى خزائن أكثر مني
    Ona 'T' ile vur salak, yada ayakkabı dolabına geri dön. Open Subtitles احتسب عليه خطأ ايها الاحمق او عد الى خزانه الاحذيه
    Niçin herkes gibi dosyalarını dosya dolabına koymuyorsun? Open Subtitles لِم لا يمكنك وضع ملفاتك في خزينة الملفات كمثل الآخرين ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد