ويكيبيديا

    "dolaylı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مباشر
        
    • ظرفية
        
    • غير مباشرة
        
    • ظرفي
        
    • المباشرة
        
    • ملتوية
        
    • ظرفيّة
        
    dolaylı delillere rağmen, Tesla'nın fikirlerinin ya da planlarının Stratejik Savunma Girişimi'nde kullanıldığına doğrudan işaret eden bir kanıt yoktu. Open Subtitles على الرغم من الأدلة الظرفية لا يوجد دليل مباشر على أن أفكار أو خطط تيسلا استخدمت في مبادرة الدفاع الاستراتيجي
    Bu da birlikte olmak için dolaylı bir istek örneği mi? Open Subtitles هل هذا هو مثال آخر على طلب غير مباشر للعلاقات الحميمة؟
    Buna post sembolik iletişim diyorduk, çünkü tecrübe ettiğiniz bir şeyi doğrudan ortaya çıkarmak gibi olacaktı, dolaylı yoldan sembollerle onu anlatmak artık olmayacaktı. TED أطلقنا عليه تواصلاً لما بعد الرمزيّة لأنه سيكون وصفًا لتجاربك بشكل مباشر عوضاً عن استخدام الرموز للتعبير عن الأشياء.
    Hava aracına bombayı koyanın siz olduğunu neden göstererek dolaylı bir dava açabiliriz. Open Subtitles يمكننا أن نجعلها قضية ظرفية انه المكان الذي تم فيه تسليح الطائرة بدون طيار
    Onlara bunları diyor. dolaylı şekilde bunları diyor. TED هذا ما يتم طلبه من أطفالنا الذكور اليوم.. يطلب منهم ان يكون اناثاً بصورة غير مباشرة
    Fakat oldukça güçlü dolaylı kanıtımız var. Sadece yeterli değil. Open Subtitles لكن لدي دليل ظرفي قوي فقط غير كافي
    Bizim kaderimiz her gün direkt veya dolaylı olarak dayandığımız milyonlarca türe bağlı. TED مصائرنا مرتبطة للأبد بملايين من هذه الأجناس نحن نعتمد عليها اعتماداً مباشراً وغير مباشر كل يوم.
    Böyle durumlarda başka kişilerin kullandığı stratejileri araştır: Doğrudan atak mı yoksa dolaylı yoldan mı? Koalisyon mu yoksa karizmatik otorite mi? TED ادرس الاستراتيجيات التي يستخدمها الآخرون في مثل هذه الحالات: هجوم مباشر أم مراوغة، تحالفات أم سلطة كاريزمية،
    Ben utanarak, dolaylı bir şekilde, sinsi olmamaya çalışarak. TED أنا باستحياء, بشكل غير مباشر, أحاول أن لا أكون ماكرا
    Ve, oldukça sanatsal ve dolaylı bir yönden, yalnız bu soruyla ilgili. TED وكله يدور حول هذا السؤال، إنه فني جداً ونوع غير مباشر من الطرق.
    Tutuklanınca,beni kiralayanlar için dolaylı bir tehdit haline geldim. Open Subtitles إذا قُبض على سأصبح تهديد غير مباشر إلى من طلب القتل
    Yerleşimlerdeki açlıkla yaşatılan, dolaylı şiddetten bahsediyorum. Open Subtitles أنا أتحدث عن العنف الغير مباشر والذي يتوغل المجاعة في البلدات
    Aslında anne, dolaylı olarak örtüyordum. Open Subtitles في الحقيقة أنا أغطي ذلك بشكل غير مباشر أمي
    General, dolaylı olarak bundan biz sorumluyuz. Open Subtitles جنرال، نحن مسؤولين بشكل غير مباشر عن هذا
    - dolaylı olarak sorumluyum, O'Neill. - Kes şunu. Open Subtitles أنا المسئول بشكل غير مباشر, أونيل توقف عن ذلك.
    dolaylı bilirubinde artış, serum haptoglobinde düşüş. Open Subtitles تصاعد غير مباشر بإفرازات الصفراء بروتين مصل الدم منخفض
    Abboud'un katilini bulana kadar, elimizde olan tek şey avukatların savuşturabileceği dolaylı kanıtlar. Open Subtitles ما لم نتمكن من الحصول على قاتل عبود، كل ما لدينا هو ظرفية الأدلة التي سنحصل عليها لويرد اواي لا تقلق.
    Hava aracına bombayı koyanın siz olduğunu neden göstererek dolaylı bir dava açabiliriz. Open Subtitles يمكننا أن نجعلها قضية ظرفية انه المكان الذي تم فيه تسليح الطائرة بدون طيار
    Karanlık madde bulmanın bir yolu daha var, bu da dolaylı yoldan. TED هناك طريقة أخرى للبحث عن المادة المظلمة، وهي غير مباشرة.
    Kanıtlar bir şeyler kanıtlıyor. dolaylı kanıtlar. Open Subtitles مالدليل بضعيف، إنّه دليل ظرفي.
    Dört dereceyi düşünerek geriye bakarsak, bunun sadece doğrudan değil aynı zamanda dolaylı olarak da etkilerini göreceğiz. TED اذن، إذا رجعنا للوراء وفكرنا في الدرجات الأربع، ليس فقط التأثير المباشر، ولكن أيضا بعض التأثيرات غير المباشرة.
    dolaylı bir şekilde insanları ezmekten hoşlanıyor mu ne? Open Subtitles تحبُ سحب الناس إلى الأسفل بطريقة ملتوية و غريبة
    Buraya eski işvereni tarafından yerleştirildiğine dair dikkate değer dolaylı kanıtlar var. Henüz kesin kanıt yok. Open Subtitles حسناً، هناك أدلة ظرفيّة كثيرة أنّه قد زُرع هنا بواسطة شركته السابقة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد