Sana dostluğumu sunuyor ve emniyet altına alıyorum. | Open Subtitles | أنا أعرض عليك صداقتي وحمايتي. ألا يكفيك هذا؟ |
Jenna'yla olan dostluğumu bir adım geriye götürmesi kolay olmayacak. | Open Subtitles | سوف يكون الامر صعباً اخذ خطوة الي الخلف في صداقتي مع جينا |
Böylece yükselebileceğini sandın ve onu ayartmak için dostluğumu kullandın. | Open Subtitles | لقد ظننت أنّك ستحصل على ترقيةٍ بفعلك ذلك ولقد استعملت صداقتي لتسهيل الأمر عليك |
dostluğumu kaybetmek istemezdin değil mi? Elena. | Open Subtitles | لا تريدين خسارة صداقتي ، صحيح ؟ |
Sana dostluğumu ve güvenimi sundum. | Open Subtitles | اسمع انا اعطيك صداقتى و ثقتى |
İkisiyle de olan dostluğumu korumak istiyorum. | Open Subtitles | بمن ترغب أكثر؟ أريد الاحتفاظ بصداقتي لكليهما |
Size yalnızca dostluğumu sunabilirim. | Open Subtitles | ليس بإستطاعتي الا اعرض لك صداقتي |
dostluğumu o kadar kolay kazanamazsınız Bay Angelo. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تنال صداقتي بسهولةٍ أيها العميل " آنجلو " |
dostluğumu parayla geri kazanamazsın. | Open Subtitles | لكن لايمكنك أن تشتري صداقتي |
Demek istediğim sen olmasaydın Serena'nın Nate ile dostluğumu mahvetmesine izin vermiş olacaktım. | Open Subtitles | لولاكِ لكانت (سيرينا) قد دمرت صداقتي بـ (نيت) |
Franklin ile olan dostluğumu kullandın, onun doğaüstü olaylaraolan ilgisini biliyordun, ve Hessian askerinin kapısına kadar gelmesine neden oldun. | Open Subtitles | لقد لعبتي على صداقتي مع (فرانكلين) على شغفه بالظواهر الخارقة وقدتي قاتل من ال(الهيسن) |
Nancy ile dostluğumu korumak istiyorsam Shelly beni ispiyonlamadan onu rahatsız etmek zorundaydım. | Open Subtitles | إذا أردت انقاذ صداقتي مع (نانسي) كنت متأكدة أني يجب أصل إلى (شلي) قبل أن تفتن علي |
Gaston, sana olan dostluğumu biliyorsun. | Open Subtitles | يا (غاستون) أنك تعلم صداقتي لك |
Ben sadece dostluğumu teklif ediyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أعرض صداقتي - |
dostluğumu ve minnettarlığımı. | Open Subtitles | صداقتي و شكري |
dostluğumu. | Open Subtitles | صداقتي |
Güvenimi ve dostluğumu kullandın. | Open Subtitles | لقد انتهكت ثقتى و صداقتى |
.. sen geçmiş düşmanlıkları unutup dostluğumu kabul edeceksin. | Open Subtitles | يجب ان تنسى العداوة وتقبل صداقتى خذ! |
Ona ve Janice'e o evi almak için Johnny Sack ile olan bütün dostluğumu gözden çıkarmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | كان عليّ التضحية بصداقتي مع (جوني ساك) لأحصل له ولـ(جاني) على هذا المنزل |