Bu noktada ufak bir geri adım atacağım. Geçmişteki dostluğumuzun hatırına... | Open Subtitles | سأتخلى عن هذه النقطة الوحيدة لذكرى صداقتنا الماضية |
Eğer dostluğumuzun senin için anlamı olsaydı fazla kurcalamazdın ama hep kazanan taraf olmak istersin. | Open Subtitles | صداقتنا كانت اذا الاطلاق، على شئ اى لك تعنى بها تركتها التى الطريقة هى هذه يربح، الذى الشخص انت تكون ان بد لا لكن كذلك؟ |
Bir panikle hayatıma sarıldım ve geriye baktığımda dostluğumuzun ötesinde bir şey başaramadığımızı gördüm. | Open Subtitles | أبدو أني خلال حياتي شحنت بنوع من الرعب والنظر إلى الوراء أشعر أنني أنجزت القليل إلا صداقتنا |
dostluğumuzun arasına küçük şeylerin girmesine izin vermeyecek kadar olgunum. | Open Subtitles | أنا ناضجة وعاقلة و لن أجعل حادث ما يؤثر على صداقتنا |
Şapkaya iyi bak..dostluğumuzun bi kanıtı olarak kalsın olur mu ? | Open Subtitles | وأحتفظ باقبعة تذكار صغير لصداقتنا , إتفقنا؟ |
dostluğumuzun aptal bir kupadan çok daha önemli olduğunun farkına vardık. | Open Subtitles | لقد أدركنا أن صداقتنا أهم كثيراً من كأس سخيف. |
Ve süregelen dostluğumuzun bu nedenle şansa bırakılmaması tercih edilmektedir. | Open Subtitles | بينما صداقتنا المستمرة مع الأرض لا تتعارض مع هذا هذا مفضل |
Bir panikle hayatıma sarıldım ve geriye baktığımda dostluğumuzun ötesinde bir şey başaramadığımızı gördüm. | Open Subtitles | أبدو أني خلال حياتي شحنت بنوع من الرعب والنظر إلى الوراء أشعر أنني أنجزت القليل إلا صداقتنا |
Sevgili Irena Kızılderili işi bileziği beğenmene sevindim o dostluğumuzun gerçek sembolü. | Open Subtitles | عزيزتي ايرينا أنا سعيد لأن العقد الهندي الأمريكي أعجبك لأنه رمز صداقتنا الحميمة |
dostluğumuzun her şeyden önemli olduğunu sanıyorduk. | Open Subtitles | ونحن نعتقد ان صداقتنا اكثر اهمية من اي شيء. |
Evet ve dostluğumuzun da bazı avantajları olacağını umuyorum. | Open Subtitles | نعم, و انا اعتقد ان صداقتنا سوف يكون لها بعض المزايا |
Bakın, bundan sonra ne yaşanırsa yaşansın, dostluğumuzun zedelenmesine asla izin vermeyelim. | Open Subtitles | أتعرفان ، يا رفاق؟ لا يهمني ما يحدث دعونا لا نسمح لأيّ شئ بإفساد صداقتنا مرة أخرى أبداً |
dostluğumuzun senin için daha önemli olduğunu sanmıştım. | Open Subtitles | أتعلم، ظننت أن صداقتنا عنت لك أكثر من هذا |
Hiçbir şey dostluğumuzun yoluna çıkamaz. | Open Subtitles | لا اريد اي شئ ان يعيق طريق صداقتنا |
O ve Charles, siyasi olarak asla aynı fikirde olmadılar ama David bunun, dostluğumuzun önüne geçmesine asla izin vermedi. | Open Subtitles | هو و تشارلز لم يتواجها سيايـــاً أبداً ... ولكن دايفيد لم يدع ذلك يقف فى طريق صداقتنا أبداً |
dostluğumuzun değeri bu mu senin için? | Open Subtitles | أهذا ما تساويه صداقتنا بنظركِ ؟ |
Eski dostluğumuzun hatırına gitmene müsaade ediyorum. | Open Subtitles | سأتركك فقط بإسم صداقتنا القديمة |
Sana dostluğumuzun mevzu bahis olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرتك أن صداقتنا مهددة بالضياع |
dostluğumuzun bedeli olarak bana yardım et | Open Subtitles | بحق صداقتنا الطويلة، أرجوك ساعدني |
Beyler bu ilginize müteşekkir olmadığımı sanmayın ancak dostluğumuzun temelini güçlendirmek için en iyi yol, biraz eğlenmek. | Open Subtitles | ياسادة، ليس أني لا أقدّر التعاون الجماعي، لكنّي أعتقد بأن سبب صداقتنا تكون فحواها بأن نستمتع بوقتنا قليلًا. الاستمتاع! |
dostluğumuzun küçük bir simgesi olarak size küçük bir hediye vermek istiyoruz. | Open Subtitles | ونود منحكم هدية صغيرة كرمز لصداقتنا |
Frank, dostluğumuzun bir anlamı varsa, lütfen dinle. | Open Subtitles | فرانك) صديقك يريد منك) شيئا , إسمعني من فضلك |