Aşırı dozlar ve yanlış kullanımlar konu dışı. | Open Subtitles | هذا لا يحتسب الجرعات الزائدة أو سوء اﻹستخدام. |
Güzel, hemen ertesi gün tüm dozlar çalındı. | Open Subtitles | في اليوم التالي سرقت جميع الجرعات |
Elbette, bunlar hâlihazırda birlikte alabileceğiniz dozlar ve kombinasyonlar olacak, FDA tarafından onaylı ilaçlar. | TED | وبالطبع، فهذه الجرعات والتركيبات سبق وأن كنا نأخذها سويةً، أدوية معتمدة لوكالة (FDA). |
Şu andan itibaren uygun anlarda uygun dozlar alacaksın. | Open Subtitles | من الآن فصاعداً خذ جرعات معقولة بأوقات معقولة |
Şu andan itibaren uygun anlarda uygun dozlar alacaksın. | Open Subtitles | من الآن فصاعداً خذ جرعات معقولة بأوقات معقولة |
Çünkü küçük dozlar sizin şu anki ruh halinizden kurtulmanıza yardımcı olur ki o hal de sorununuza katkıda bulunuyor. | Open Subtitles | لأن بجرعات صغيرة قد يكون مفيد مع الحالة المزاجية و التى أعتقد أنها المُساهم الأكبر فى حالتك هذه |
Ağır dozlar da var, hepsi de aynı psikiyatrist tarafından yazılmış. | Open Subtitles | و بجرعات كبيرة أيضا كلها وصفت من نفس الطبيب النفسي |
Bu yüzden tüm dozlar fazla veriliyordu. | Open Subtitles | لذلك الجرعات كانت كبيرة |
Eğer Senatör Morra dozlar arasında biraz beklerse sadece kanı test etmeye yetecek kadar o temiz kanı kullanıp, aynı ceketin yenisine koyabiliriz. | Open Subtitles | أنا منصت. لو انتظر السيناتور (مورا) قليلًا بين الجرعات بما يتيح لنا سحب دمائه، يمكننا استخدام تلك الدماء النقية، ونزرعها بمعطف جديد مطابق. |
- Aynı dozlar tekrar. | Open Subtitles | -نفس الجرعات مجدداً |
- Ölümcül seviyede bu dozlar. | Open Subtitles | -مستوى الجرعات هذا قاتل |
Yaz'a bastığımda, hepsi cihaza dökülecek, şimdi kişiselleşmiş “polypill”imi çıkarabilirim, dozlar ve ilaçlar bana göre. | TED | وعندما نضغط على أمر الطباعة، فكل ذلك سيجري داخل الجهاز، أسحب الآن الحبة المتعددة المطبوعة والخاصة بي، مع جرعات وعلاجات مجهزة بالكامل لي. |
Enjeksiyon edilebilir dozlar.. | Open Subtitles | حقن جرعات |