ويكيبيديا

    "durup" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أقف
        
    • تقف
        
    • نتوقف
        
    • الوقوف
        
    • التوقف
        
    • وقفت
        
    • توقفت
        
    • نقف
        
    • تتوقف
        
    • اقف
        
    • ستقف
        
    • وقف
        
    • سأقف
        
    • سنتوقف
        
    • نبقى
        
    Burada durup da olmadığım hâIde kız arkadaşınmış gibi davranmayacağım. Open Subtitles لن أقف هنا و أتظاهر أننى رفيقتك وأنا لست كذالك.
    Burada bütün gün durup, oyuncak bebeklerle oynadığını mı söylüyorsun? Open Subtitles اتقول لي انك تقف اليوم كله تلعب بهذه العرائس ؟
    Eve varmadan önce durup bir şeyler atıştırmak ister misin? Open Subtitles هل تريدين أن نتوقف لشراء شيء قبل أن نصل للمنزل؟
    Ve daha ne kadar yanında durup kendini yok etmeni izleyebilirim? Open Subtitles وكيف أطول بكثير رأيك أستطيع الوقوف إلى جانب ومشاهدة تخرب نفسك؟
    Şöyle durup düşünmemiz gerekiyor: bilim ve sanat konusunda ne yapmaya çalışıyoruz? TED اذاً ينبغي علينا التوقف حقا والتفكير بماذا نحاول فعله مع العلوم والفنون؟
    Orada durup ve seni bekledim bekledim durdum ve çıkıp geleceğine inanmamıştım. Open Subtitles وقفت هناك وبقيت منتظراً لكِ لذا لم أكن أعتقد أنكِ كنتي ستظهرين
    Bunu yapmaya giderken de yolda durup Onüç'e LP yaptın mı? Open Subtitles هل توقفت للقيام ببزل قطني ل 13؟ منظر 13 وحدقتيها المتضيقتان
    Açıktır ki sağda durup insanlara yol vermek daha iyidir ama bazı yerlerde bunu sadece umabiliriz. TED بشكلٍ واضح، إنه من الأفضل للأخرين عندما نقف على الجهة اليمنى وندعهم يمرون ولكننا نتوقع أن نفعل ذلك إلا في بعض الأماكن
    Her şey allak bullak oluyor benim tek yapabildiğimse durup seyretmek. Open Subtitles كل شىء ينهار.. و كل ما أفعله أننى أقف و أشاهد
    Bak,bütün gün burda durup seninle bitmemiş işler ve bunu bitirmenin öneminden bahsedebilirim. Open Subtitles يمكنني أن أقف هنا طوال اليوم والتحدث عن العمل غير المنتهي وأهمية الغلق
    Öylece durup, 16 yıl önce olanlar için sorgulanmasına izin vermeyeceğim. Open Subtitles لن أقف متفرجاً بينما أنت تضايقه بشيئاً حدث منذ 16 عام.
    Ve ondan biri ölürken durup seyretmek yapacağı şey değil. Open Subtitles وهي لن تقف هناك، وتشاهد أحد من قومها وهو يقتل.
    Yani senin adamların tesisime sızarken orada durup aptal ayağına mı yatacaktın? Open Subtitles إذًا أنتَ تقف هنا، وتلعب دور الغبيّ بينما كان طاقمكَ يقتحم منشأتي؟
    Bir dakika durup bunu düşünelim, çünkü bu çok önemli bir nokta. TED دعونا نتوقف ونفكر في هذا لمدة دقيقة، لأنها نقطة هامة جدا.
    Biraz durup yağmur ormanlarını kurtarmaktan bahsedelim hepimizin kesinlikle ezelden beri duyduğu bir şey. TED ولكن دعونا نتوقف لحظة للحديث عن إنقاذ الغابات المطيرة، لأنه عادة الشيء الذي سمعنا بالتأكيد عنه.
    O zaman burada durup şöyle yapalım etrafında dans edeyim. Open Subtitles إذاً، ما رأيك في الوقوف هكذا وأنا أرقص حولك ؟
    Belki senin içindir, ben durup da ne yaptım diye düşünemem. Open Subtitles ربما من أجلك ،لكن لا يمكننى التوقف عن التفكير فيما فعلت
    Ama eşikte durup veda ettiğimde annem kollarını bana sardı. Open Subtitles لكن عندما وقفت عند الرواق لتوديعهم احتوتني أمي بين ذراعيها
    Şöyle ki bir şey yapmadan önce durup kendime şunu soracağım:.. Open Subtitles حسناً،يا سيدى، قبل أن أقوم بفعل أىَّ شىءٍ، توقفت وسألتُ نفسى:
    Yanımızdan geçerken camların ardından bize ellerini uzatıyorlardı; biz de dimdik durup onlara yalnız olmadıklarını, onlar için savaştığımızı gösteriyorduk. TED وبمجرد مرورهم بجانبنا، يقتربون من النافذة ليصلوا إلينا، حيث نقف وقفة احتجاجية ليعرفوا أننا بجانبهم، ونحارب من أجلهم.
    Mümkün olan en kısa sürede durup durumun ne kadar kötü olduğuna bakmalısınız. Open Subtitles مما يعني أنه عليك و بكل سرعة ان تتوقف و تكتشف تداعيات الموقف
    Burada durup bu pis yalanları dinlemeyeceğim! Open Subtitles انا لن اقف هنا لأستمع الى أكاذيبك القذرة
    Sen barda durup sahneyi göreceksin. Open Subtitles ستقف عند الحانة وسترى الحافلة عند وصولها
    Moray yanımda durup adalet yerini buluna kadar benimle ilgilenmişti. Open Subtitles موراي وقف بجانبي وكان قلق بهذا الشأن حتى سادت العدالة
    Yangın sırasında odada durup yönleri ezberliyeceğimi düşünmeleri hoşuma gitti. Open Subtitles أشعر بالإطراء لإعتقادهم بأني سأقف في غرفة تحترق، وأراجع الإتجاهات
    Biraz durup kiliseye yol versek iyi olur. Open Subtitles ربما سنتوقف لدقيقة حتى تبتعد الكنيسة قليلاً
    Kıpırdamadan durup sakin olmamızı söyledi. Yardım buraya gelecek. Open Subtitles قال أن نبقى هادئين فى اماكننا و ستصل النجدة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد