ويكيبيديا

    "duyar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يسمع
        
    • حالما
        
    • سيسمع
        
    • يسمعون
        
    • يسمعك
        
    • ستسمع
        
    • بمجرد أن
        
    • يمكنني سماع
        
    • ويسمع
        
    • يسمعنا
        
    • سيسمعك
        
    • سماعنا
        
    • بمجرّد
        
    • سيسمعني
        
    • يحتاج
        
    BİRİNCİ BÖLÜM Tom silah sesleri duyar ve Grace'le tanışır. Open Subtitles الفصل الأول حيث يسمع توم طلقات النيران و يقابل جريس
    Evet, küçük evlerde işler böyledir, herkes her şeyi duyar. Open Subtitles اجل, هذا عيب المنازل الصغيرة كل شخص يسمع كل شىء
    Bizimkilerin başladığını duyar duymaz, çıkın. Open Subtitles حالما تسمعون ان قواتنا تغلبت عليهم , انطلقوا
    Biraz da şansla, herkes bunu duyar ve gelir. Open Subtitles إذن مع القليل من الحظّ، الجميع سيسمع بذلك وسوف يأتي
    Fakat daha sonra ailesinden ve arkadaşlarından, babasının herkese onunla gurur duyduğunu söylediğini duyar, fakat oğluna hiç söylememiştir. TED ولكن بعدها يسمعون من كل العائلة والأصحاب بأن الأب أخبر الجميع كم كان فخورا بهم، ولكنه لم يخبر ابنه قط،
    Çok iyi. Belki seni duyar da el frenini çeker! Open Subtitles هذا جيد ، ربما يسمعك الآن و يشد الفرامل فجأة
    Ninem, reformun ima edilmesinde bile giyotin sesleri duyar. Open Subtitles نفحة واحدة للإصلاح، و هي ستسمع حشرجة الموت من المِقصلة
    Bir sessizlik olur, ve operatör ateş edildiğini duyar. TED هناك صمت ، ورجل الطوارئ يسمع صوت طلقة رصاصة.
    Nihayet bir sigorta bürosunun birini aradığını duyar ve kapılarına dayanır. Open Subtitles أخيراً يسمع عن إفتتاحية في مكتب تأمين ويعود ضد الحائط
    Bu tip halüsinasyonlarda insanlar iki kulaktan da duyar. Open Subtitles لأن من يعانى من الهلوسة يسمع أصوات غريبة من كلتا الأذنين
    Bu duanın gücü. Sadece kalbindekileri söyle, o seni duyar. Open Subtitles هذه هي ذروة الصلاة , قل ما بقلبك فالرب يسمع كل شيء
    Birşey duyar duymaz beni ara. Ne duyarsan. Open Subtitles أتصلي بي حالما تسمعين أي شيء أي شيء تماماً
    Anahtarın sesini duyar duymaz, annesi susuyormuş. Open Subtitles ولكن حالما تسمع صوت مفتاحه في الباب تتوقف عن الاكل
    duyar duymaz hemen geldik. Open Subtitles نحن فقط كلنا هرعنا بسرعة حالما سمعنا بالخبر
    Eğer bunu istersek ve reddelirsek tüm kamuoyu, mahkum etmek için yeterli kanıt olduğunu duyar. Open Subtitles ان طالبنا به ورفض الكل سيسمع به هل هناك ادلة كفاية للادانة
    Hey, beni burada tutamazsın. Arkadaşlarım burada olduğumu duyar duymaz beni çıkaracaklar. Open Subtitles لا يمكنك إبقائى هُنا . فتيانى سيأتون إلى هُنا عندما يسمعون عن هذا الأمر
    Kaptan koridorun sonunda. Seni duyar. Open Subtitles إن القائد بالفعل أسفل ذلك المدخل هو يستطيع أن يسمعك
    Bizi vuramazsın, çünkü tüm aile duyar. Open Subtitles -لا يمكنك قتلنا -لأن العائلة كاملة ستسمع هذا
    Senin ve baban hakkındakileri duyar duymaz hemen uçağa atladım. Open Subtitles أين أنت؟ بمجرد أن عرفت بأمركِ أنتِ ووالدكِ جئت فوراً
    Annemin mezarından güldüğünü duyar gibiyim. Open Subtitles حسنٌ, يمكنني سماع ضحكات والدتي من تحت قبرها.
    Duvarın içinden geçer, herşeyi görür, herşeyi duyar. Open Subtitles يخترق الجدران, يرى كل شيء ويسمع كل شيء
    Tanrı bizi burada daha iyi duyar, öyle mi? Open Subtitles الله يستطيع أن يسمعنا بشكل أقضل هنا، هه؟
    Bu ıssız yerde İsa sizi duyar mı sanıyorsunuz? Open Subtitles هل تعتقد بأن المسيح سيسمعك وأنت في هذا المكان المنبوذ؟
    Bizi duyar duymaz kaçmış bir profesyonel olabilir. Bir kaç kişi olsalardı onları mutlaka görürdük. Open Subtitles لو كان قاتلا محترفا لهرب لحظة سماعنا ندخل ولو كانوا أكثر من واحد، كنا رأيناهم بكل تأكيد
    Geldigimizi duyar duymaz, başka bir yere saklanacak. Open Subtitles بمجرّد أن يسمع عن قدومنا سيختفي بمكان آخر.
    Belki şimdi beni duyar. Pastırma, belki. Open Subtitles ربما سيسمعني الآن بسطرمة نوع نادر من اللحم البقري المدخن
    Ayrıca, bazen genç bir ilkyardımcı yanında doktora ihtiyaç duyar. Open Subtitles بالاضافة الى أن مساعد طبيب الحقل أحياناً يحتاج جرّاحيه حوله

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد