Duyduğumuza göre Türkiye'den gelen yumurtalar da sağlıklıymış. | Open Subtitles | سمعنا أن البيض الذى سيأتى من تركيا سليم بصورة ممتازة |
Duyduğumuza göre vurulan polisin babası görevi devralmış. | Open Subtitles | لقد سمعنا أن والد ذلك الشرطي سيكون هو المسؤول الآن |
Duyduğumuza göre Isaiah'ı kendi özel polisi olarak kullanıyor. | Open Subtitles | ،لقد سمعنا أن أيزياه يستخدمة كعضلاته كأنه يملك شرطته الخاصة |
Duyduğumuza göre, ağlayacak bir omuz aradığında... Diane'i dışarı çıkarmışsın. | Open Subtitles | سمعنا أنك خرجت مع ديان عندما احتاجت لكتفي تبكي عليه |
Dan ve Blair iki tane duble espresso ile Sant Ambroeus'da dolaşırken görüldü, ama Duyduğumuza göre onları harıl harıl konuşturan şey kafein değilmiş. | Open Subtitles | لكننا سمعنا بأن "الكافين" ليس من جعلهم ! يتحدثون سريعًا ، بل هي المَهمّة |
- Güzel. Birbirimizi Duyduğumuza göre şimdi ne yapacaksın? | Open Subtitles | جيد - إذًا، الآن وقد سمعنا بعضنا البعض، ما التالي؟ |
Kısa bir süredir Duyduğumuza göre galakside insanlardan oluşan bir grup Wraith'e karşı Kadim teknolojisi kullanarak savaşıyor. | Open Subtitles | منذ مدة، نحن نسمع إشاعات عن مجموعة جديدة من البشر في المجرة يستعملون تقنيات الأجداد في معاركهم مع الـ"ريث" |
Duyduğumuza göre size eşinizin olmadığı gecelerde yardım ediyormuş. | Open Subtitles | حسناً، ما سمعناه أنّها كانت تساعد في الليالي التي لا توجد بها زوجتك بالبيت |
Duyduğumuza göre başka çocuklar da eve girip çıkıyormuş. | Open Subtitles | حسنا، الأمر كالآتي: لقد سمعنا أن بعض الأولاد الآخرين كانوا يأتون إلى المنزل |
İşte bu iyi haber. Duyduğumuza göre kurtarmanın bir parçası olan kanunsuz başaramamış. | Open Subtitles | سمعنا أن أحد المقتصين الذين أنقذوك لم يخرج. |
Duyduğumuza göre kurtarmanın bir parçası olan kanunsuz başaramamış. | Open Subtitles | سمعنا أن أحد المقتصين الذين أنقذوك لم يخرج. |
Duyduğumuza göre 3.Dünya Savaşı patlak vermiş bile. | Open Subtitles | سمعنا أن الحرب العالمية الثالثة قد بدأت |
- Duyduğumuza göre kızınız da şovda. | Open Subtitles | لقد سمعنا أن ابنتك ستكون حاضرة في العرض |
Duyduğumuza göre orada bazıları bir rutin tutturmuş. | Open Subtitles | سمعنا أن هناك قوم و أردنا الذهب إليهم |
Duyduğumuza göre sizde içki çokmuş. | Open Subtitles | لقد سمعنا أنك تمتلك زيادة كبيرة في الشراب. |
Duyduğumuza göre cezanı indirmek için onlara muhbirlik yapıyormuşsun. | Open Subtitles | لماذا؟ أتوقف مكتب الكحول والأسلحة النارية والمتفجرات عن الرد على مكالماتك؟ سمعنا أنك تزودهم بالمعلومات كذلك, |
Duyduğumuza göre seni gurptan attığı için çok kızmışsın. | Open Subtitles | لأننا سمعنا أنك كنت منزعجة عندما قامت بطردك من المجموعة. |
Duyduğumuza göre bu tarz sahte kutsallar hastalıkları iyileştiriyor bahanesiyle köy köy gezdiriliyormuş. | Open Subtitles | لقد سمعنا بأمر هذه الآثار المقدسة المزيفة تترحل من قرية لقرية يفترض منها أن تشفي المرضى |
Bunu soruyoruz çünkü Duyduğumuza göre Marie onunla birlikte kaçmış ve onu pek merak eden olmamış. | Open Subtitles | .. نحن نسأل لأننا سمعنا بأن (ماري) هربت معه ولذلك هي لم تكن مفقودة |
Yukarı Doğu Yakası'nda, bu kişi Eleanor Waldorf ve Duyduğumuza göre yeni kreasyonu uğrunda ölmeye değermiş. | Open Subtitles | في (آبر إيست سايد)، إنّها (إلينور والدورف) وقد سمعنا أن خطّها الجديد مثير للإعجاب |
Ama Duyduğumuza göre başka taraklarda da bezi varmış. | Open Subtitles | لكننا نسمع إشاعات أن لديه بعض |
Son Duyduğumuza göre, bölüğünüz ağır ateş altındaydı. | Open Subtitles | اخر ما سمعناه ان وحدتك كانت تتلقى نيرانا كثيفه |