Bunu beni eğiten adamdan aldım. O da kendisini eğitenden almış. | Open Subtitles | اخذته من الرجل الذي دربني وهو اخذه من الرجل الذي دربه |
Oradan kaçtım ve şimdi beni eğiten adam güvendiğim birisi, peşimden geliyor. | Open Subtitles | أنا هربت، والأن الرجل الذي دربني الشخص الذي أثق به يلاحقني |
Seni alıp eğiten bir adam var. | Open Subtitles | هناك رجل قام بتجنيدك و تدريبك |
Yıllar önce, beni intikamın çok eski yöntemlerinde eğiten bir adamla tanıştım. | Open Subtitles | منذ سنوات، التقيت برجل درّبني على أساليب الانتقام القديمة. |
Dünyada böyle köpekleri eğiten sadece üç kişi var. İşin gülünç yanı da o adamlar sadece Flemenkçe komut kullanır. | Open Subtitles | هنالك ثلاثة رجال في العالم يدرّبون كلابًا من هذا النّوع، الشّيء المضحك هو أنّ أولئك الرّجال لا يأمرون الكلاب سوى بالهولنديّة، |
Kimliğimi ve sevdiğim adamı yok ettiler. Ama şimdi beni eğiten adam, eskiden güvendiğim birisi peşimden geliyor. | Open Subtitles | لقد دمروا هويتي ودمروا الرجل الذي احببته |
Beni öldürme için eğiten aynı devlet, seni koruma için eğitti. | Open Subtitles | الحكومة نفسها التي دربتني على القتل، دربتك على الحماية. |
Ama şimdi beni eğiten adam, eskiden güvendiğim birisi peşimden geliyor. | Open Subtitles | أتا هربت، والأن الرجل الذي دربني الشخص الذي اثق به... يطاردني |
Onlardan kaçtım. Ama şimdi beni eğiten adam güvendiğim birisi peşimden geliyor. | Open Subtitles | "لقد هربت، والأن الشخص الذي دربني شخصٌ أثق به، يطاردني" |
Onlardan kaçtım. Ama şimdi beni eğiten adam güvendiğim birisi peşimden geliyor. | Open Subtitles | "لقد هربت، والأن الشخص الذي دربني شخصٌ أثق به، يُطاردني" |
Onlardan kaçtım. Ama şimdi beni eğiten adam güvendiğim birisi peşimden geliyor. | Open Subtitles | "لقد هربت، والأن الشخص الذي دربني شخصٌ أثق به، يطاردني" |
Onlardan kaçtım. Ama şimdi beni eğiten adam güvendiğim birisi peşimden geliyor. | Open Subtitles | "{\pos(192,230)}لقد هربت، والأن الشخص الذي دربني شخصٌ أثق به، يُطاردني" |
Birbirinizle tanışacağınız için aşırı heyecanlıydım. Beni eğiten ilk kişi Oliver'dı. | Open Subtitles | تحمست لفكرة لقائما معا (أوليفر) هو أول شخص دربني |
Seni eğiten ve geçtiğimiz bir buçuk yıl boyunca hesap verdiğin Adam Dorwin'in bir dostuyum. | Open Subtitles | صديقة لـ(آدم دوروين)، الذي قام بتجنيدك والذي قمتَ بإرسال التقارير إليه في السنة والنصف الماضية |
Seni eğiten ve geçtiğimiz bir buçuk yıl boyunca hesap verdiğin Adam Dorwin'in bir dostuyum. | Open Subtitles | صديقة لـ(آدم دوروين)، الذي قام بتجنيدك والذي قمتَ بإرسال التقارير إليه في السنة والنصف الماضية |
eğiten de bendim ve kesinlikle geri getiren de ben olacağım. | Open Subtitles | أنا من دربه , وبالتأكيد أنا من سوف يعيده |
Esas kötü haber, onu eğiten LeMarc'mış. | Open Subtitles | الخبر الأسوء ان "لى مارك" هو الذى دربه |
Lagerbäck teröristleri eğiten Sectragon'un teknik danışmanısın. | Open Subtitles | (لاجربك)... كنت مستشار فني لـ "سيكتراجون"، الّذين بدورهم يدرّبون الإرهابيين. |
Onlardan kaçtım. Ama şimdi beni eğiten adam peşimden geliyor. | Open Subtitles | لقد دمروا هويتي ودمروا الرجل الذي احببته |
Aynı zamanda Moskova'da seni eğiten kişiyim. | Open Subtitles | و أنا أيضاً الذي دربتك في موسكو |