ويكيبيديا

    "eşitsizliği" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • عدم المساواة
        
    Gelir eşitsizliği artıkça, toplumsal hareketlilik azalır. TED بينما يزداد عدم المساواة في الدخل، يقل الحراك الاجتماعي.
    Sürdürülebilir uyum, artık eşitsizliği azaltacağız anlamına geliyor. TED يعني النتاغم المستدام أننا سنقلل من عدم المساواة.
    Bu öykü, suçlu olabileceğimiz yapısal eşitsizliği veya fakirliği, yani tüm toplumsal bağlamı siliyor. Göç önündeki engeller de buna dâhil. TED يخلصنا ذلك من كامل السياق الاجتماعي الذي قد نتهم به بسبب عدم المساواة الهيكلية أو الفقر. أو موانع الهجرة.
    Eğitimin vadedilmiş topraklarını gördüm ve bu eşitsizliği ömrüm boyunca haklı çıkaramam. TED رأيتُ أرض التعليم الموعودة، ولم أستطع من أجل حياتي أن أبرر عدم المساواة.
    Fakat örneğin, eğer eşitsizliği azaltmak istiyorsan, bu çok, çok zordur. TED لكن إن أردت على سبيل المثال، أن تقلل عدم المساواة فهذا صعبٌ جداً جداً.
    ve bu ana ahlaki değişimi bu yüzyılın, Cinsiyet eşitsizliği TED وهو أن التحدي الأخلاقي الأساسي لهذا القرن هو عدم المساواة بين الجنسين.
    Ve mal varlıklarını gizlemek, vergiden kaçmak, ücret eşitsizliği giderek daha zor oluyor. Bu sistemler hakkında daha çok ve daha çok öğrenebiliyoruz. TED أصبح من الصعب إخفاء ممتلكات ، أو التهرب من دفع الضرائب ، أو عدم المساواة في الدفع. إنه لشئ عظيم أننا قد بدأنا في إيجاد .. المزيد والمزيد عن هذه النظم.
    Tüm bunlardan sonra, insanların varlık konusunda eşitsizliği sevmediğini öğrendik. Varlığın sonucunda gelişen eşitsizliğin neden olduğu, örneğin sağlıkta ve eğitimde eşitsizlik onlara daha dayanılmaz geliyordu. TED ومن خلال كل ذلك تعلمنا أن الناس لا يعجبهم عدم المساواة بتوزيع الثروة. ولكن هناك أشياء أخرى حيث لايوجد مساواة فيها كنتيجة للثروة يعد منفرًا أكثر بالنسبة لهم. مثلًا: عدم المساواة في الصحة أو التعليم.
    Bütün bu ince kanun ve kuralların her biri için zamanımızı harcayıp mücadele edebiliriz ya da kendimize şunu sorabiliriz: Neden cinsiyet eşitsizliği tüm dünya çapında ihmal ediliyor? TED بمقدورنا قضاء الوقت نحارب كل واحدة على حدة من هذه القوانين والقواعد بالغة الصغر، أو بمقدرونا أن نسأل أنفسنا، لماذا يعتبر عدم المساواة بين الجنسين هو الشيئ المسبق حول العالم؟
    Black Lives Matter hareketi oldukça popülerdi ve cinsiyet eşitsizliği üzerine konuşmalar tekrardan ortaya çıkmıştı. TED كانت حركة "حياة السود مهمة" تغلي ببطء، وعاد الحديث حول عدم المساواة بين الجنسين ليطفو على الساحة مرة أخرى.
    O çeşitli göstergeler arasında gelir eşitsizliği vardı, çocukların mutluluğu, yeşil alanlara erişim, konutlar. TED وتختلف هذه المؤشرات باختلاف أنواعها مثل مؤشرات عدم المساواة في الدخل ومؤشرات سعادة الأطفال وكذلك مؤشرات الوصول إلى المساحات الخضراء والحصول على السكن
    Çin ve Hindistandaki eşitsizliği en büyük engeller olarak görüyorum. Çünkü ancak yerel piyasayı yaratabilirsek bütün nüfusu da büyüme ve zenginliğe doğru götürebiliriz ki bu da sosyal eşitsizliğe engel olup nüfus kapasitesinin tamamının işe yarar hale getirilmesi demektir. TED عدم المساواة في الصين و الهند انا إعتبرها عقبة كبيرة لأن جلب السكان إلى النمو والازدهار هو ما يصنع السوق المحلية ، ما سوف يجنب عدم إستقرار المجتمع ، و ما سوف يستفيد من كامل قدرات السكان.
    Evrensel sevgiyi düşleyen fakirliği ve diğer her türlü eşitsizliği bitirmeyi isteyen hükümetlerin halk için varolduğunu düşünen ilk kişiydi. Open Subtitles ليناقش الملوك في الإبتعاد عن الحرب كان أحد الأوائل الذين حلموا بالحب العالمي و نهاية للفقر و كل أشكال عدم المساواة الأُخرى
    Howard Morgan: Bu ülkede ve diğer ülkelerde büyük bir değişim yaratan şeylerden birisi, gelir dağılımı eşitsizliği, ABD'de ve dünyada 50 yıl öncesine göre gelir dağılımında yaşanan dramatik değişim. TED هوارد مورغان: احد الأشياء التي تصنع فرقاً عظيماً في هذا البلد والبلدان الأخرى هو عدم المساواة في توزيع الدخل، التغيير الدراماتيكي لتوزيع الدخل في الولايات المتحده مما كانت عليه قبل خمسون عاماً، وحول العالم،
    Ama eğer sayfada yazılı bir şeyler varsa öyleyse bazı insanlar diğerlerinden daha fazlasına sahip olabilir ve bu düşünce biçimine göre, bu durum ayrımcılığı ve eşitsizliği haklı çıkaracaktır. TED لكن لو أن شيئاً قد كُتب على اللوح، لكان قُدر لبعض الناس أن يكون لهم نصيب أكبر من الأخرين , وبناء على هذه الطريقة في التفكير , فإن ذلك يبرر التمييز و عدم المساواة .
    Ülkemizin en zenginlerinden biri olan Bill Gates, toplumun karşılaştığı en zorlu sorun olan eşitsizlik ve bununla baş etmek için neler yapılabileceği hakkında yaptığı Harvard diploma töreni konuşmasında şunları söyledi: “İnsanlığın en büyük ilerlemeleri keşifler değil, bu keşiflerin eşitsizliği azaltmak için nasıl kullanıldığıdır.” TED بيل غيتس هو واحد من أغنى أفراد شعبنا في خطابه في حفل تخرج هافارد تحدث عن المشكلة التي تواجه المجتمع في عدم المساواة باعتبارها التحدي الأكثر صعوبة، وتحدث حول ما يجب فعله للحد من هذه الظاهرة، قال: "أعظم الإنجازات الإنسانية، ليست في الاكتشافات، وإنما في تطبيق تلك الاكتشافات في الحد من عدم المساواة."

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد