ويكيبيديا

    "ebeveynlerin" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • والديك
        
    • والداك
        
    • الوالدين
        
    • الأباء
        
    • والديكِ
        
    • أبويك
        
    • الآباء
        
    • الاباء
        
    • الأهل
        
    • الاهل
        
    • أهلك
        
    • والدان
        
    • الوالدان
        
    • أبواكِ
        
    • والداكَ
        
    Senin ebeveynlerin ve onlarınkiler ve baştan beridir hepsi, hala kurtlu dünyada yatıyor. Open Subtitles والديك ووالديهم وهكذا من البدايه وهم يرقدون في الأرض الدافئه
    Anlamıyorum, her ne olursa olsun ebeveynlerin çocuklarını görmene karar mı verdiler? Open Subtitles أنا لا أفهَم سيُقررُ والديك ما إذا كانَ بإمكانكَ رؤيَة أولادِك؟
    - ebeveynlerin bunun farkında mı? Open Subtitles هل والداك يعلمون بهذا ؟ طبيبي النفسي هو من يعلم بهذا فقط
    Stevie, ebeveynlerin senin yaptığın her şeyi kontrol etme yetkisi yoktur. Open Subtitles والداك لا يسمحون لأحد بأن يسيطر على كل شيء تفعله
    O, otizmi soğuk ve sevgisiz ebeveynlerin neden olduğu bir çocuk psikozu olarak sınıflandırdı. TED فلقد صنّف التوحد كنوع من الذهان الطفولي الناجم عن نزلات البرد وقساوة الوالدين.
    İzci kolundaki ebeveynlerin İsimlerinin olduğu bir dosya var. Open Subtitles هناك لائحة بأسماء الأباء في فرقة الكشافة
    ebeveynlerin yaptıkları şey yüzünden insanların seni yargılaması sıkıcıdır. Open Subtitles من السيئ أن يحكم الناس عليكِ بالنظر إلى أفعال والديكِ
    Ve siz insanlar işleri daima berbat edersiniz; ruhların yemeklerini domuzlar gibi tıkınan ebeveynlerin gibi. Open Subtitles وانتم أيها البشر دائما ما تخلطون الأمور مثل والديك .. اللذان التهما طعام الأرواح كالخنازير
    Bu komikti. Biliyor musun? ebeveynlerin beni arasın. Open Subtitles ذلك مضحكِ, أنت تعرف ماذا, أخبر والديك و أتصل بي
    ebeveynlerin hakkında birçok şey duyacaksın... özellikle de baban hakkında. Open Subtitles ستسمعين العديد من الأشياء عن والديك خصوصا عن والدكِ
    ebeveynlerin öldüğünden beri ilk kez yalnız kalacaksın. Open Subtitles ستكونين لوحدكِ لأول مرة منذ ان توفيَ والديك
    Neticede hısım değiliz. ebeveynlerin hayatta mı? Open Subtitles لسنا أقارب على أي حال هل والداك على قيد الحياة؟
    Evet, ebeveynlerin seni geçen akşamki Yemekte aradılar, sende gelmeliydin. Open Subtitles أجل ، والداك فقداك ليلة البارحة في عشاء يوم الأربعاء ، داني .. عليك العودة
    - ebeveynlerin üstte mi yaşıyor? Open Subtitles هل يعيش والداك في القاعدة ؟ كلا ، أخي جنديّ هنا
    Aslında, ebeveynlerin yaptığı küçük şeyler çocuklar için faydalı sonuçlar ile ilişkilidir. TED في الحقيقة، أمُر بسيطة جدا قام بفعلها الوالدين ترتبط بشكل كبير بنتائج الأطفال.
    ebeveynlerin çocuklarını korumaları gerek. Open Subtitles تعلمين أن الوالدين من الواجب عليهما حماية أبنائهم
    Öyle bir yer ki orada hayvani isteklerini yerine getirebilir ebeveynlerin ve öğretmenlerinin değersiz yargılarından uzak kalırsın ve daha az okumuş arkadaşların olur. Open Subtitles الأرض حيث يمكنه أن ينغمس في كل تلك الحوافز الحيوانية بعيدا عن الأحكام التافهة من الأباء والمعلمين
    Biyolojik ebeveynlerin ırkçılık karşıtı eylemcilerdi. Open Subtitles والديكِ كانوا عُنصران مُكافحان للفصل العنصري
    ebeveynlerin sadece hayatının ilk 18 senesine sahipti. Open Subtitles الآن، أبويك فقط كَانَ عِنْدَهُ أنت لأولاً 18,
    Ama ebeveynlerin göreceği en korkunç şey çocuklarının zorla alıkoyulup askere dönüştürülmesiydi. TED ولكن الشيء الأكثر رعبًا لجميع الآباء كان رؤية أطفالهم يُختَطَفون من أمام أعينهم ليصيروا جنودًا صغارًا.
    Aslında bu, verilerden ziyade tüm bu yasaların geçmesine yol açan, ve çocukları iki yaşını geçtikten sonra ölen ebeveynlerin bazı itirazlarına dayanmaktadır. TED لكنه يستند الى حماس الاباء ورغبتهم في استخدامه الذين توفي أطفالهم بعد السن الثانية أثرو في اعتماد أغلب القوانين لكن ليس بشكل كبير
    Bu bir çocuğun ihtiyaçlarına karşılık verirken ebeveynlerin ihtiyaç duyduğu emniyeti birlikte sağlamak Open Subtitles هذا يجمع بين حاجة الطفل للتسلية و الحريه و حاجة الأهل لإبقائه آمـنـاً
    Garcia ebeveynlerin suçlu olduğu kaza listesine bakıyor. Open Subtitles غارسيا تبحث الان عن الحوادث التي يلام فيها الاهل
    ebeveynlerin seni Cuma günü alacaklar, Gibson. Eve götürecekler. Open Subtitles أهلك سيأتون لاصطحابك يوم الجمعة, جيبسون, ليعيداك للبيت.
    Bütün o güzel ayakkabıları, harika sevişmeleri ve size ne yapmanız gerektiğini söyleyen ebeveynlerin olmaması gibi şeylere kanmayın. Open Subtitles و أنه لا يوجد والدان كي يمليان عليك ما تفعله
    Ama bu korkunç araba ebeveynlerin karari olmamaliydi. Open Subtitles لكن سيارة بهذه البشاعة كان بسبب قرار غير مشترك بين الوالدان
    ebeveynlerin Elaine ve Paul. Open Subtitles أبواكِ (إلين)، و (بول)
    ebeveynlerin hala beraberler mi? Open Subtitles هل والداكَ ما زالا معاً؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد