ويكيبيديا

    "edilemez" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • غير
        
    • يمكن
        
    • يُمكن
        
    • مرفوض
        
    • مقبولة
        
    • الغير قابل
        
    • يطاق
        
    • منيعة
        
    • مقبولاً
        
    • يغتفر
        
    • منيع
        
    • قابلة للتلف
        
    • قابل للتدمير
        
    • قابلةٍ
        
    • راسخ
        
    şeklinde düşünüyorlar. Birisinin, bilincin açıklanabilir olduğunu düşünmesi cüretini göstermesi bile kabul edilemez. TED الوقاحة الشديدة من اعتقاد البعض بأنك تستطيع تفسيرالإدراك هو فقط أمر غير معقول
    Ancak ilaçlar sayesinde etkisiz halde kaldığı sürece HIV tespit edilemez halde kalacaktır. TED ولكنّه طالما بقي خامدًا بفضل العقاقير، فسيكون الفيروس لا يزال غير قابل للكشف.
    Ona konulan resmi tanı tedavi edilemez, ileri evre lösemiydi. TED وكان تشخيصها الرسمي هو سرطان الدم المتطور غير القابل للشفاء.
    Sınavlar için hazırım ama o, beni tahmin edilemez buluyor. Open Subtitles أنا مستعد للمحن لكنه يشعر أنه لا يمكن التكهن بتصرفاتي
    Nüfuz edilemez ne demek biliyor musun? Hiçbir şey içerisinden geçemez demek. Open Subtitles تعنى أنه لا يمكن لأحد أن يؤذينى لا الثيران ولا أى شىء.
    Seni bugün, meslektaşlarından birinin hayatını almanı isteyerek tahmin bile edilemez durumlara soktum. Open Subtitles وضعتك فى موقف لا يمكن تصوره اليوم عندما طلبت منك قتل أحد زملائك
    Bebeğinizin beyni... ve sinir sistemiyle birlikte büyüyeceği için... tespit edilemez. Open Subtitles وتنمو بدماغ طفلك الرضيع ومراكزه العصبية انها غير قابلة للاكتشاف عمليا
    Bu kesinlikle kabul edilemez. Bu konuda bana haber verilmiyor. Open Subtitles هذا أمر غير مقبول تماماً، لقد تم تجاهلي في هذا.
    - Bu kabul edilemez. - Olabileceği bir sürü yer var. Open Subtitles هذا غير معقول، هناك الكثير من الأماكن التي قد يوجد فيها
    Yetenekli olduğunu biliyorum, ama davranışları, benim görüşüm, kabul edilemez ölçüde alçakça. Open Subtitles أعرف بأنّه موهوب لكن موقفه، في رأيي هبط إلى مستوى غير مقبول
    Senin gibi bencil ve tahmin edilemez biriyle nasıl evlenirim bilmiyorum. Open Subtitles ولكننى لست متحمساً لأكي اتزوج إمرأه أنانيه غير متحسبه لتصرفاتها ..
    Yok, bunlar gizli servis hatları olduğu için takip edilemez. Open Subtitles نعم ، أجهزة المخابرات غير قابلة للتقصي ، و شكراً
    Kabul edilemez bir şey bu. Majesteleri beni hayal kırıklığına uğrattı. Open Subtitles تصرف الملك كان غير ناضج وغير مقبول لقد خاب ظني بجلالته
    Asker sayısı ve kaynak bakımından şüphe edilemez üstünlüğümüz olacak. Open Subtitles سيكون لدينا ميزة لا يمكن هزيمتها في الرجال و الموارد
    Satın alınamaz, tehdit veya pazarlık edilemez, mantık aranamaz insanlardır bunlar. Open Subtitles لا يمكن أن تشتريهم أو تخيفهم أو تجادلهم بالمنطق أو تفاوضهم
    Dış politika önseziler ve belirsiz risklere dayanarak idare edilemez. Open Subtitles إن السياسة الخارجية لا يمكن إدارتها على أساس الحدس والتلميحات
    Ve o geri sayım sıfıra ulaştığında, hayal edilemez büyüklükte güç serbest bırakılacak. Open Subtitles وعندما يصل ذلك العد التنازلي إلى صفر سيُطلق العنان لسلطة لا يمكن تصورها
    Aslında bir yolu var ama sonuçları önceden tahmin edilemez. Open Subtitles ثمّة طريقة واحدة ، لكن ' '.لا يمكن التكهُّن بنتائجها
    ilk 8 ila 10 haftaya kadar da teşhis edilemez. Open Subtitles ولا يمكن اكتشافه حتّى الأسبوع الثامن أو العاشر من الحمل
    Enerji yok edilemez yani bence her şeyin bir parçası hâline geliriz. Open Subtitles ..الطاقة لا يُمكن تخريبها لذا اظن اننا نكون جزء من كل شيء
    Operasyon sonlandı ve sen günlerdir kayıplardasın. Bu kabul edilemez. Open Subtitles انتهت العملية وأنت غائب منذ أيام بدون عذر، وهذا مرفوض.
    Yönetiminiz altındaki bölgedeki isyan hareketleri kabul edilemez düzeylere ulaştı, Binbaşı. Open Subtitles نشاط التمرد فى نقطتك المسئولة وصل لمستويات غير مقبولة أيها الماجور
    Ve çok öfkeli bir biçimde onu kullanmaya başladı kontrol edilemez bir hızla. Open Subtitles ثم بدأ يجدّف بغضب غضب من النوع الغير قابل للتحكم
    Fakat sanırım Nazi ve Japon idaresi altındaki bir dünya daha kabul edilemez olurdu. Open Subtitles لكننى أقصد أن العالم كان سيصبح مكاناً لا يطاق حقاً تحت حكم النازيين واليابانيين
    Ayrıca metallurji uzmanları penetre edilemez bir gövdesi olduğunu keşfettiler.. Open Subtitles وخبراء المعتدن قد وجدته هيئة ضخمة منيعة.
    Bu sabah ne oldu ordu çalışanları önünde bana karşı geldin, bu kabul edilemez. Open Subtitles ، ما حدث في وقت سابق من اليوم لقد تحديتيني أمام عميل لإدارة التحقيقات الجنائية لم يكُن هذا مقبولاً
    Sayın Başkan, bu kabul edilemez. Open Subtitles انه امر لا يغتفر انا اتحمل المسؤولية كاملة
    Rus Hava Gücü tıpkı kendi kara güçleri gibi zapt edilemez olduğunu kanıtladı. Open Subtitles نشاط الطيران الروسي أثبت بأنه منيع بقدر مناعة قواتهم البرية
    - Yok edilemez değil ki bunlar. Open Subtitles نعم, نعم, انا اعمل على ذلك. هذه الأشياء غير قابلة للتلف.
    Çünkü bir kere soğuduğunda, yok edilemez hale geliyor. Open Subtitles لانه بمجرد ان يبرد المعدن فانه يصبح غير قابل للتدمير
    Kimyasal analiz yaptım. - Sonuçlar inkâr edilemez. Open Subtitles أجريتُ تحليلاً، و النتائجُ غيرُ قابلةٍ للدحض.
    Kahraman olmak için yok edilemez olmana gerek yok. Open Subtitles لا تحتاج أن تكون راسخ لتصبح بطلاً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد