ويكيبيديا

    "efsanelerde" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الأساطير
        
    • الاساطير
        
    • بالأساطير
        
    • بالأسطورة
        
    • تقول الأسطورة
        
    Ve Amazonlardan sadece efsanelerde değil, eski tarihi belgelerde de bahsedilmişti. TED وأن الأمازونيات ذُكرن في أحداث تاريخية أيضًا وليس فقط في الأساطير.
    Büyük kısmı keşfedilmemiş, düzgünce anlaşılamamış ve efsanelerde yer almış. TED وهي غير مكتشفة تمامًا، مبهمة وتحوم حولها الأساطير.
    Hayatlarını domine eden bazı efsanelerde cevaplar bile bulmuşlardı, her ne kadar gerçeğe TED حتى أنهم وجدوا الإجابات مثل الأساطير التي سيطرت على حياتهم ولكن لا تقود بعد
    Gerçi, efsanelerde zaten her şey abartı değil midir, cesaret bile. Open Subtitles لكن حينها تميل الاساطير الى المبالغه في كل شيء حتى الشجاعه
    efsanelerde bahsedilen bu büyüklükteki bir selin tüm insanlığı yok etmesi gerekirdi. Open Subtitles فيضان كالذي وصف بالأساطير يبدو أنه كان مدمرا للإنسانية
    Benzer bir hikâye eski efsanelerde de anlatılır. Open Subtitles نفس الحكاية تم توقعها* *بالأسطورة الغابرة
    efsanelerde masasının altında bir cüce tuttuğu ve bu cücenin geleceği gördüğüne inandığı söylenir. Open Subtitles تقول الأسطورة أنه كان يحتفظ بقزم تحت طاولته و كان يعتقد أن هذا القزم عراف بارع
    Hayır. Çoğunlukla söylenenin tam tersi, efsanelerde ve her türlü irrasyonel düşünce modellerinde, test edilebilirlik geneldir. TED لا. عكس ما يقال غالباً، قابلية الإختبار مشتركة في الأساطير وجميع أنواع الوسائط الأخرى الغير عقلانية في التفكير.
    Dişli Vajina dünyanın dört bir yanında, ...farklı kültürlere ait efsanelerde karşımıza çıkar. Open Subtitles المهبل المسنّن يظهر في علم الأساطير والعديد من الثقافات المتنوّعة في جميع أنحاء العالم
    "Bu efsanelerde anlatılanlar, hemen hemen hep aynıdır. Open Subtitles وفي هذه الأساطير تكون القصة دائماً نفسها
    Mızrağın tamamı efsanelerde olduğuna göre parça parça aramamıza gerek kalmadı. Open Subtitles بما أن الرمح كاملًا مع الأساطير فلن نضطرّ لمطاردة قطع بعد الآن.
    Adı sadece efsanelerde geçiyor. Open Subtitles ومن ثمّ، فهو يحدث في الأساطير وحسب.
    efsanelerde, cinnet geçirir ve kendisini yaratan kişi tarafından yok edilmelidir. Open Subtitles في الأساطير, فإنه يفسد الأرض... ويجب تدميره بواسطة من صنعه.
    Yaratıkla ilgili efsanelerde bazıları ona dönüşen der. Open Subtitles ... الأساطير حول المخلوق البعض يطلق عليه مقتمس الهيئات
    Yo, yo. Bazı efsanelerde gerçeklik payı var tabii ki. Open Subtitles -كلا، هناك بعض الأساطير التي بها بعض الحقيقة
    Yıllardan beri efsanelerde cesur şövalyeler, korkunç canavarlar büyüleyici kızlar ve gizemli amaçlar süregelmiştir Open Subtitles كما تقول الأساطير - وسحرة اشرار- وأعمال اخرى جادة تافهة.
    efsanelerde böyle yaratıklardan bahsedilir. Onlara "gölgeler" denir. Open Subtitles الأساطير القديمة تتحدث عن مخلوقات كهذه "يطلق عليها "الظلال
    Söylenti ve efsanelerde geçen Thernler'e ait tüm ihtimalleri gözden geçirdim. Open Subtitles عن طريق الاساطير والاشاعات بحثاً عن ادلة عن الثيران
    Sanırım bazı efsanelerde az da olsa gerçeklik payı var. Open Subtitles أنا لم اسمع بتلك القصة. حَسناً، أَحْزرُ بَعْض الاساطير قد تكون حقيقةِ.
    Yüzüklerin Efendisi, kökleri antik efsanelerde ve günümüzde olan güçlü bir hayalin ürünüdür. Open Subtitles إن "سيد الخواتم" عمل يعبّر عن خيال حيّ ومتأصل بالأساطير الغابرة والحياة الحديثة
    Soyun efsanelerde anlatılır. Open Subtitles قيل أن سباقك مره بالأسطورة
    efsanelerde bahsedilen uçan at... Open Subtitles تقول الأسطورة أنّ ذلك الحصان استطاع الطيران

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد