Eileen, bir hayalete aşık olmakla ilgili bana neler söyleyebilirsin? | Open Subtitles | الخلاصة يا إيلين أنكِ تخبرينني" " أنكِ تحبين شبحاً ؟ |
- Merhaba. - Merhaba, Dan Amca. - Merhaba Eileen. | Open Subtitles | ـ مرحباً, عـم دان ـ مرحباً , إيلين , كيف حالك؟ |
Eileen'e yaklaşan silahlı adamlar görmüşsün. | Open Subtitles | رَأيتَ الرجالَ بالأسلحةِ يَقتربُ مِنْ آيلين. |
Merv ve Eileen bununla baş edebilir. Gerçekten, Stevy. | Open Subtitles | ميرف و آيلين يُمْكِنُ أَنْ يَتعاملا .مَعه. |
Sizin için de uygunsa Eileen'i yarın sabah 10'da görmek istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أرى ايلين الساعة 10: 00 غدا اذا كان يناسبكما |
"Eileen Coady. 69 Basil Sokağı." | Open Subtitles | لماذا اعطاك هذا؟ ايلين كودى, 69 شارع البازيل |
Bugün konuşmama bir şiiri paylaşarak başlayacağım, Malavili arkadaşım Eileen Piri yazdı. | TED | سأبدأ اليوم بمشاركة قصيدة كتبتها صديقتي من مالاوي إلين بيري |
Bizim şarkımız, Eileen. Şarkıyı senin için yazdım. | Open Subtitles | أغنيتنا يا " أيلين " ـ لقد كتبتها من أجلك |
Eileen Wuornos fahişe numarası yaparak kendine tecavüz edeceğini düşündüğü erkekleri öldürürdü. | Open Subtitles | إيلين وورنوس كانت تعد عن قصد لقاءات جنسية مقابل المال كعذر لقتل رجال ظنت انهم سيغتصبوها |
Eileen, hazırlıklar tamamlandı ve zaferim yakındır. | Open Subtitles | إيلين التحظيرات أكتملت القوز قريب لمتناولي |
Eileen Banks adında gönüllü kayıp sayılan bir koşucu vardı, ama birkaç hafta sonra Maryland'de bir kazada öldü. | Open Subtitles | هناك عداءة من موديستو إيلين بانكس صٌنفت على أنها اختفاء ارادي لكن قتلت بشكل غريب في حادث سيارة بعد بضع اسابيع |
Kurban Eileen Banks hakkında bir sürü yorum yapıldı. | Open Subtitles | هناك الكثير من الافتراضات حول هذه الضحية,إيلين بانكس |
Marx'ın kameramanı, Eileen Michaels. Profesyonel belgeselci. | Open Subtitles | مصوّرة ماركس، آيلين مايكل وثائقية محترفة |
Wilding'i ara, sembollerin anlamlarını öğrenmemiz lazım. Ben de Eileen'i ararım. | Open Subtitles | استدعِ وايلدينغ، نحتاج لمعرفة معنى الرموز، سأبحث عن آيلين |
Anlaşılan, kaçmadan önce Eileen boynuna dokunmuş. | Open Subtitles | على ما يبدو آيلين لمسته على الرقبة قبل أن يهرب |
İkisi de suyun içindeydi. Eileen fıskiyede, Marx küvette. | Open Subtitles | كانوا كليهما في الماء آيلين في النافورة، ماركس في الحوض |
Eileen, Sean Casey'ye hastaneden telefon gelirse buraya bağlasınlar. | Open Subtitles | ايلين إذا كان هناك أي مكالمات من المستشفى لشون كيسي حوليهم إلى هنا. |
Eileen, Brad amcana sistemlerimizi göster bakayım. | Open Subtitles | ايلين ، ارى السيد براد كيف تعمل انظمتنا على كل الافاق |
Sanırım Eileen yarın bir toplantı yapıp bir sonraki adımı tartışırız demek istiyor. | Open Subtitles | اعتقد ان ماتعنيه ايلين سنحدد موعد غداً صباحاً لنناقش الخطوة التالية؟ |
Eileen yalnızca 13 yaşında, ama yazdığımız şiirleri gözden geçirirken, onun şiirini çok ilginç buldum, çok harekete geçirici. | TED | إلين عمرها 13 سنة فقط ولكن عندما كنا نمر على المجموعة الشعرية التي كتبناها وجدت قصيدتها مهمة جدا ومحفزة جدا |
Bu Eileen'ın kanseri ailede görülmeyecek demekti, diğer aile üyeleri de test olmadı. | TED | فهذا يعني أن سرطان إلين لا يسري في العائلة و أن أعضاء عائلتها الآخرين لا يحتاجون إلى الإختبار |
Joe demişken, görünüşe göre Eileen ve Derek Bruno Mars olayında Michael'i izlemeye La Mama'ya gitmişler. | Open Subtitles | "بالحديث عن "جو" , "أيلين و "ديريك" ذهبوا لرؤية مايكل" في ذلك العرض" "عن "برونو مارس" في "لا ماما |
Morfinle yönlendirilip, korkuyla yönetilen Eileen Corrigan ondan istediğin her şeyi yapacaktı. | Open Subtitles | وغذيت هذا بالمورفين وحكمتها بالأرهاب فاصبحت الين كوريجان تقوم باى شئ تطلبه مهما كان. |
Dürüst olmak gerekirse, Eileen oldukça çıkarcı olabilirler. | Open Subtitles | لديهم ذرة من الرحمة , وسأكون صريحاً , يا(إيليين .يمكنهم بأن يكونوا متلاعبين |