Kısa bir süre sonra toplantıları bitti ve Ekselanslarını karşılamaya gittik. | Open Subtitles | وانتهى الاجتماع بعد ذلك بوقت قصير، وذهبنا جميعا عبر لتحية صاحبة السمو الملكي. |
Çariçe, Ekselanslarını görmesine izin vermezdi. Veya en azından Paul'ün söylediği böyle. | Open Subtitles | ولكن الإمبراطورة لن تسمح له برؤية صاحبة السمو ، هذا ما قاله (بول) على الأقل |
Ekselanslarını öldürmeye çalışmadı. Kızın peşindeydi. | Open Subtitles | لم يحاول قتل صاحب السعادة لقد كان يريد قتل الفتاة |
Biraz daha sohbet etmek isterdim, ama Ekselanslarını asla bekletemezsiniz. | Open Subtitles | أحب أن ادردش معك لفترة أطول لكنك لن تجعل سعادته ينتظر اكثر |
Eugen onun, Ekselanslarını bizim görüşümüze ikna edebileceğini düşünüyor. | Open Subtitles | يعتقد "يويجين" أنها قد تستطيع أن تربح سعادته لصالح وجهة نظرنا |
Ekselanslarını öldürmenizle birlikte içimde en ufak şüphe kalmadan bu arayışımın nihayet sona erdiğini anladım. | Open Subtitles | تصفية المُحاسب أثبت دون شك أن بحثي... وصل لنهايته |
Ekselanslarını suçlamayınl. | Open Subtitles | صاحبة السمو ليست مسؤولة |
Ekselanslarını sıkıntıya sokmak istemem. | Open Subtitles | لا أريد إزعاج سعادته |
Ekselanslarını da bu şekilde bilgilendireceğinize güveniyorum. | Open Subtitles | أثق بأنك ستعلم سعادته.. |
Ekselanslarını öldürdüm. | Open Subtitles | قتلت المُحاسب |