İkinci el araba yerlerindeki dans eden şişme şeylere benziyorsun. | Open Subtitles | تبدين مثل تلك الأشياء القابلة للنفخ عند محلات السيارات المستعملة |
Baban bu garajda eskiden ikinci el araba satmıyor muydu? | Open Subtitles | ألم يكن والدك كان يبيع السيارات المستعملة في مرآب منزله؟ |
Amcamın, 2. el araba işinde çalışmak için, Florida'da olmayı umuyordum. | Open Subtitles | أنا من المفترض أن اكون في طريقي لولاية فلوريدا لاشارك عمي في تجارة السيارات المستعملة |
İkinci el araba satıyorsun sen Jim. | Open Subtitles | نعم فأنت بائع للسيارات المستعملة ملاحظة بائعي السيارات المستعملة لديهم صيت بانهم ليسوا صادقين ولا يمكن الوثوق بهم |
İkinci el araba yerinden şişme adam almana izin vermem aptalcaydı zaten. Kes şunu! | Open Subtitles | أنه سيء بما فيه الكفاية اني جعلتك تشتري ذلك الرجل القابل للنفخ الغبي من محل بيع السيارات توقف |
İkinci el araba galerisine 15 dakika önce nakit parayla satmış ve galeriden yürüyerek çıkmış. | Open Subtitles | لقد باعتها قبل 15 دقيقة لمتجر سيارات مستعملة نقداً وخرجت مشياً على الأقدام من المتجر |
Az turlu yarışlarda küçük başarılar kazanarak Payden, Massachusetts'te kendi ikinci el araba galerisini açtı. | Open Subtitles | استثمر بنجاح ببعض الاستثمارت الصغيره ليبدأ مشروعه الخاص. بيع السيارات المستعملة |
Otoparkları kontrol et, ben de 2. el araba satıcılarıyla görüşeceğim. | Open Subtitles | تحقق من موقف السيارات، سوف أغطي محلات السيارات المستعملة. |
Kızkardeşiyle yattın. İkinci el araba satıyorsun. | Open Subtitles | تنام مع أختها، تبيع السيارات المستعملة |
2. el araba satıyor. | Open Subtitles | رصين، يعمل في السيارات المستعملة |
2. el araba satarak mı geçiniyorsun? | Open Subtitles | وأنت تبيع السيارات المستعملة للمعيشة؟ |
Dünya'nın bize kim olduğumuzu göstermesi ve kim olmayı istememiz, işte senin atkının 2. el araba satmanı istemeni göstermesi gibi. | Open Subtitles | والذي يبين للعالم من نحن ومن نود أن نكون - تماماً مثل وشاحك الذي يشير إلى أنك ترغب في بيع السيارات المستعملة |
Almanya'dan 2. el araba alıp satan bir elemanla buluşmasına teşvik ediyorsun ama. | Open Subtitles | أحسنتِ! أنت تشجعينها على أن تواعد فتى يبيع السيارات المستعملة من ألمانيا! |
Evlatlık çocukları bir nimet, ama hayatın boyunca ikinci el araba kullanmışsın gibi. | Open Subtitles | أعني , اطفال التبني هم نعمة . لكن يبدو الأمر كما لو كنت قد تقودين السيارات المستعملة في حياتك كلها . |
Oteller, restaurantlar Lafitte deki ikinci el araba satıcıları bile. | Open Subtitles | أصحاب الفنادق، المطاعم وحتى .(بائعي السيارات المستعملة في (لافيت |
Beni ilgilendirdiği kadarıyla ikinci el araba satıcısı bile olabilirsin. | Open Subtitles | لكل ما أعرفه، أنه بإمكانك ان تكون مندوب مبيعات للسيارات المستعملة. |
- Polislere ikinci el araba alıcılarını aramalarını söyledim bile. | Open Subtitles | لمتاجر بيع السيارات المستعمله في المنطقة |
Santraldaki işimden ayrılıp 2. el araba satıcısı oldum. | Open Subtitles | لقد تركت عملي كبائع سيارات مستعملة |
İkinci el araba satıcısı gibi onu bana satmayı kes. | Open Subtitles | - توقف عن الترويج لها كأنك كنت تعمل بمحل سيارات مستعملة |