Babam bizi koruyabilmek için, elinden gelen her şeyi yaptı. | Open Subtitles | والدي في الحال فعل كل ما بوسعه حتى يقوم بحمايتنا |
Baban elinden gelen her şeyi yaptı. O avcıları haftalarca aradı. | Open Subtitles | أبوك فعل كل ما بوسعه لقد طارد هؤلاء الصيادين لأسابيع |
elinden gelen her şeyi yaptı. Kimse onu dinlemedi. Ve yine de bu ülke için canını feda etti. | Open Subtitles | فعل كل ما بوسعه ولا أحد يستمع له |
Mikrobu durdurmak için elinden gelen her şeyi yaptı ama ben ona güvenmedim. | Open Subtitles | لقد فعل كل ما بوسعه ل منعهم من الحصول على الفيروس، ... لم اثق به. |
Seni hazırlamak için elinden gelen her şeyi yaptı. | Open Subtitles | لقد فعل كل ما بوسعه لتهيئتك... |
...Christopher, ona yardım etmek için elinden gelen her şeyi yaptı. | Open Subtitles | كريستوفر) فعل كل ما) بوسعه ليساعدها |