ويكيبيديا

    "ellie" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • إيلي
        
    • ايلي
        
    • إيلى
        
    • إلي
        
    • ايلى
        
    • أيلي
        
    • إللى
        
    • ايللي
        
    • وايلي
        
    • ألي
        
    • إيللي
        
    • أيلى
        
    • ايللى
        
    • ايلا
        
    Jackie, Ellie'ye mesaisi bittikten sonra onu yemeğe götüreceğimi söyler misin? Open Subtitles جاكي, هلّا أخبرتي إيلي بأني بأنني سأقلها بعد انتهاء فترتها للعشاء
    Sarah, Ring'den sonra Ellie'ye bırakacağıma dair söz verdim ve bunda ciddiydim. Open Subtitles سارة، لقد أخبرت إيلي إنني سأستقيل إذا قضينا على الرينج واناأعني ذلك.
    O yüzden umuyorum ki bir el atar... Büyüleyici Ellie? Open Subtitles لذا كنت آمل أن أتلقى مساعده من ايلي الفاتنه ؟
    Biliyor musun Ellie kaptan kostümümün işe yaramadığını düşünmeye başladım. Open Subtitles تعلمين ايلي كنت قد بدأت أفكر أن زي القبطان لايناسبني
    Bu dava kapandı Ellie. Yerimi tutun çocuklar. Tuvalete gideceğim. Open Subtitles هذه القضية أغلقت, إيلى دافعوا عن الحصن يا أولاد, أنا ذاهب إلى حمام الرجال
    Neden Ellie ve Joe Mortimer çiftini 4. masaya almıyoruz? Open Subtitles الذي لا نَتحرّكُ إلي وجو مورتيمير لإدْراج أربعة؟
    Sakin ol Ellie. Bilirsin, benim dediğim olur. Open Subtitles اليك الأمر يا ايلى انت تدركين ان لى طرقى الخاصة
    Ellie, Derek'i öldürmenin, bir cinayet değil adalet olduğunu söyledi. Open Subtitles قالت أيلي أن قتل ديريك لم يكن قتل، كان للعدالة.
    Ellie Zumwalt'ın hayatta kalması şüphelinin cesaretini kırıp daha dikkatli olmasına yol açabilir. Open Subtitles إيلي زموالت نجت من إصاباتها, ويؤدي ذلك إلى تثبيط الجاني وجعله أكثر حذرا
    Geçen yaz, Ellie isimli bir kadın beni aradı. TED في الصيف الماضي، تلقيت مكالمة من مرأة اسمها إيلي.
    Ellie, Meksika boyunca yürüyen gençlerin hikâyesini duyduğunda düşünebildiği tek şeyin dedesi ve erkek kardeşi olduğunu TED قالت إيلي أنه عند سماعها لحكايات المراهقين عندما مشوا باتجاه المكسيك، كل ما كان يدور في رأسها هي قصة جدها وأخيه.
    Ellie ile yaptığım görüşmede hoşuma giden şey, dedesinin ve büyükannesinin hikâyelerinin bugünkü hikâyelerden farklı olmadığını bilmesiydi ve o buna dair bir şeyler yapmak istedi. TED ما أحببته بحديثي مع إيلي هو فهمها في صميم نفسها أن قصة جديها لا تخلتف عن قصص اللاجئين اليوم، وأرادت فعل شيء حيال هذا،
    Ellie hakkında konuşmak istiyorum. Open Subtitles تشاك , كنتُ أتمنى أن أتحدث معك عن إيلي صحيح ..
    Ellie böyle konularda çok uyanıktır. Open Subtitles إيلي كلب بوليسي عندما يتعلق الأمر بهذه النوعية من الأشياء
    Ellie burada olup ona destek olmamı istedi. Open Subtitles ايلي طلبت مني القدوم لتقديم الدعم المعنوي
    Ellie kendini suçlu hissediyor, vicdanını rahatlatmak istiyor. Open Subtitles ايلي تشعر بالذنب لانها هجرتني لذلك فهي لاتريد ان تشعر بالذنب
    Bu gece Los Angeles'a dönüyorlar. Ellie'yle on dakikalığına buluşun. Open Subtitles اسمع, سوف يغادرون الليلة مارأيك ان تقابل ايلي وتحتسي الشراب معها؟
    Evet, sen söyle Al. Ellie'ye söylemekten çok korkuyorum. Open Subtitles علي أن أخبرهم يا ال أنا خائف من أخبار ايلي بذلك
    Bak, Ellie kabul etmiyor ama... geçen geceden beri bazı değişiklikler oldu. Open Subtitles حسناً, أنظر. إيلى لا تريد الإعتراف بهذا لكن منذ تلك الليلة و كل شىء يختلف
    Ellie eve gitme. Ben Zipper'a bulaştırdım ve o da kurtadam oldu. Open Subtitles إيلى, لا تذهبى للمنزل لقد أصبت زيبر و لقد أصبح مستذئب
    Sence Ellie,çamaşır makinesinde karar kılmanı hoş karşılayacak mıdır? Open Subtitles هل تعتقد ان إلي ستسعد بأنك شتريت الغسالة والمنشفة
    Zamanımızı harcıyoruz. Ellie Andrews otobüse biner mi hiç? Open Subtitles نحن نضيع وقتنا اذا اعتقدنا ان ايلى اندرسون قد تستقل الحافلة
    Eğer Derek, Ellie'ye ihanet ettiyse ve kötü hissettiyse ? Open Subtitles ما إذا خان ديريك أيلي لكن شعرت حقا بسوء نحوه.
    Böyle davranarak Ellie'yi nasıl tavlayacaksın? Open Subtitles كيف تتوقع أن تبهر إللى بهذا التصرف؟ أنا لا أحاول إبهارها
    Ellie hakkında güzel bir şey söylemeden kimse şarap almıyor. Open Subtitles لن تحصلوا علي نبيذ حتي تقولوا شيئا جيدا عن ايللي
    Tankerin arkasından gelen askerler var ve Ellie bana cevap vermiyor. Open Subtitles هنالك جنود يقتربون من الخلف الشاحنة وايلي لا تستمع الي
    Uyansana Ellie. Gel pizza yemeğe gidelim. Open Subtitles أستيقظي ألي دعينا نذهب لشراء بعض البيتزا.
    Ellie, oyuncağını getirdim. Open Subtitles إيللي,لدي دميتك
    Aslında, Ellie ve muhteşem düğün yeri bakmak için şehir dışında. Open Subtitles فى الحقيقة ، (أيلى) و(الرائع) خارج البلد يبحثون عن مكان الزواج
    Seni hiç dalga üzerinde göremedim Ellie. Ne iş? Open Subtitles لم اركى حتى الان تلحقى بالموجة"ايللى" ماذا لديك؟
    Anladıklarında da Ellie'yi kurtaracağız, ama bunu yapabilmemiz için düşünmen gerekiyor. Open Subtitles وهم كذك وسوف نجد ايلا لكن من اجل ذلك احتاج منك ان تفكري

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد