Emir'in bu yollara girmek için çok küçük olmasına seviniyorum. | Open Subtitles | أنا سعيد لأن أمير أصغر من أن يتورط فى كل هذا |
Onu itip kakıyorlar, oyuncaklarını alıyorlar ama Emir hiç karşılık vermiyor. | Open Subtitles | يدفعونه ويأخدون ألعابه منه .. ولكن أمير لا يرد بالمثل ، أبداً |
Emir ağa bunu müsabakada kazandı, bu uçurtmayı onun için uçuruyorum. | Open Subtitles | سيد أمير ربح المسابقة وأنا فقط أحضرها له |
Emir'in gemisi. Ne zaman yola çıkıyor? - Sen de kimsin? | Open Subtitles | عليك اخبارى الحقيقه, إن أردت الخروج _ مُن أنتى بحق الجحيم ؟ |
Gob dosyaları On Emir'den bahsederlerken değiştirmişti. | Open Subtitles | قام (جوب)، بتبديل الملفات، بينما كان إخوته يتناقشون في موضوع الوصايا العشر |
"Büyük Emir'in mezarında kazı yapmak üzere..." "... Semerkant'a bir araştırma gezisi için izinlerinizi arz ediyoruz." | Open Subtitles | اطلب رخصة تنظيم بعثة إلى سمرقند لغرض كشف غرفة الدفن في المركب المعماري لأمير "قار" |
- Ne şık bir elbise. - Güzel parti, Emir. | Open Subtitles | يا لها من حلة أنيقة حفل جميل ، يا أمير |
Affet beni, Emir can. Söyleyeceklerim için affet. | Open Subtitles | ،سامحني يا أمير سامحني لما يتحتم علي قوله لك |
Okul raporuna göre Emir Bayar bir öğrenciye saldırınca uzaklaştırma cezası almış. | Open Subtitles | أمير بيار قد تم فصله لأعتداءه على طالب آخر |
- Emma'nın Emir Bayar ile online ve kişisel konuşmalarına bakmamı mı istiyorsun? | Open Subtitles | و الأتصالات الشخصية مع هذا الزميل أمير بيار ؟ |
Yani bildiğiniz kadarıyla Emma Emir'le vizesini kaybettiğinden beri görüşmedi öyle mi? | Open Subtitles | كان علينا أن نكون صارماً أذن حتى الآن كما تعلمون أيما و أمير لم يكونوا على أتصال |
Sana Emir'in korunması için tüm talimatlarına kusursuz şekilde uyman söylenmedi mi? | Open Subtitles | من أجل حماية أمير .. أنتِ بحاجة الى أتباع |
Hanim Emma'ya Emir'in onu nasıl özlediğini ve Amerika'ya gidip görüşmek istediğini falan anlatmış. | Open Subtitles | آه .. ستة أشهر هانيم أمتع أيما بقصص عن مدى أشتياق أمير لها |
Bu Hanim her kimse Emma'nın Emir'le ilgili ileti ve aramalarını görmüş olmalı. | Open Subtitles | لا بد و أنه قد شاهد منشورات أيما و بحثها عن أمير على الأنترنيت |
Eğer amaç Emir'le birleşmek değilse Hanim Emma'dan ne istiyor olabilir? | Open Subtitles | فوضع عينه عليها أذا لم يكن هذا الأمر بشأن لم شملها مع أمير |
FBI'ın Emir'in Antalya'daki evini basmış. | Open Subtitles | مكتب تحقيقاتكِ الفدرالي اقتحموا شقة أمير لتوهم في أنطاليا |
Emir'in gemisi. Ne zaman yola çıkıyor? - Sen de kimsin? | Open Subtitles | عليك اخبارى الحقيقه, إن أردت الخروج _ مُن أنتى بحق الجحيم ؟ |
Gob dosyaları On Emir'den bahsederlerken değiştirmişti. | Open Subtitles | قام (جوب)، بتبديل الملفات، بينما كان إخوته يتناقشون في موضوع الوصايا العشر |
Onu şişman ve yaşlı Emir'in altına yatırıyorsunuz. | Open Subtitles | لقد أعطيتوها لأمير كبير السن |