Aptallığımı bağışlayın, ama bir an çocuğa yapılan saldırıyı bakanlığın emrettiğini ima ediyorsunuz gibi geldi. | Open Subtitles | من السخيف أن نعتقد أن ذلك حدث أنت تقصد أن وزارة السحر أمرتهم بمهاجمة هذا الولد |
6'yı sorgulamakla çok fazla zaman geçirdiğini biliyorum ama hücre muhafızı her seferinde onlara çıkmanı emrettiğini söyledi. | Open Subtitles | علمت أنك قد قضيت الكثير من الوقت لإستجواب سجينة السيلونز لكن الآن , أخبرنى حراس السجن بأنك قد أمرتهم بالإبتعاد |
CIA'in, soruşturmadan çekilmelerini emrettiğini söyledi. | Open Subtitles | أخبرني، أنّ وكالة الاستخبارات أمرتهم أن ينسحبوا من هذه القضية |
Bazıları ise onun tebaasına diğerlerinin etini yemelerini emrettiğini söylerler. | Open Subtitles | و لو أمرتهم بأن يأكلوا بعضهم البعض |