ويكيبيديا

    "en çok" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • اكثر
        
    • أكثر من
        
    • الأكثر
        
    • أكثر شيء
        
    • هو أكثر
        
    • الاكثر
        
    • أكثر ما
        
    • من أكثر
        
    • في الغالب
        
    • أكثر في
        
    • هذا أكثر
        
    • لأكثر
        
    • بأكثر
        
    • أكبر عدد
        
    • أكثر شئ
        
    Hayatındaki onca şey içinde en çok onunla gurur duyuyordu. Open Subtitles كان فخورا به اكثر من أي شيء فى حياته كلها
    Çocuk kaçırma olaylarında işimizi en çok hangi kampanya zorlaştırıyor biliyor musun? Hayır. Open Subtitles ماذا لو كنت مخطئا؟ أتعرف ما هو اكثر برنامج تسبب بالأذى لهذه البلاد
    Kardeşim bütün dünyadan nefret ediyor, en çok da senden. Open Subtitles أخي يكره العالم كله ويكرهك أنت أكثر من أي شئ
    Bu işaret İndus yazısında, en çok tekrar eden işaret. Ne var ki sadece bu metinde peş peşe kullanılmış. TED هذه العلامة هي العلامة الأكثر شيوعا التي تحدث في النص الاندوسي، وانها الوحيدة في هذا النص انه تظهر كزوج مضاعف.
    - En iyi vaazı, öğrenmeye en çok ihtiyacımız olan konuda veririz. Open Subtitles أكثر شيء نريد أن نتعلمه هو أفضل شيء نستطيع أن نعظ عنه.
    Bu büyük bir hata olur, ona en çok şimdi ihtiyacımız var. Open Subtitles حاليا هو أكثر واحد نحتاج له بالله عليك يابوتش مالذي تتحدث عنه؟
    Beni en çok sıkan şey tüm servetime sizin dahil olmayışınız. Open Subtitles كثروتي الاكثر فاعليه في المجال انا مندهش انك لست من موظفيني
    Canımı en çok yakansa, bununla ilgili bir fikrinin olmamasıydı. Open Subtitles و أكثر ما يؤلمني أنه لم تكن لديك أدنى لمحة
    Şu anda insanları en çok dehşete düşüren şeylerden biri gerçeğin ne olduğu konusunda milli bir uzlaşma olmaması. TED أعني، إنه واحد من أكثر الأشياء رعبا للناس الآن، أنه لا يوجد ثمة إتفاق قومي حول ما هو حقيقي،
    Biliyor musun, bu eski atölye en çok özleyeceğim yer. Open Subtitles أتعلم شيئاً؟ هذه الورشه القديمه هى اكثر الأماكن التى سأفتقدها
    Evet, biliyordum. Buffalo'dan sonra en çok ayarlanmış yangın oranına sahibiz. Open Subtitles في الواقع لقد قرات ان منطقتنا ثاني اكثر منطقة بها حرائق
    13-25 yaş arası erkeklerde en çok kırılan kemik burun kemiğidir. Open Subtitles الانـف اكثر الكسور شيوعا عند الاولاد العمـر من 13 و 15
    Şimdiye kadar gördüğüm ve duyduğum kadarıyla en çok acıya maruz kalan insan. Open Subtitles لقد مر بتجربه من الألم والعذاب أكثر من أى شخص قابلته فى حياتى
    Dünya Savaşı'nda diğer etnik gruplara göre en çok İtalyanlar bu ülkeyi savundu. Open Subtitles الإيطايون أكثر من حاربوا في الحرب العالمية الثانية من أي مجموعات عرقية أخرى
    Kardeşim bütün dünyadan nefret ediyor, en çok da senden. Open Subtitles أخي يكره العالم كله ويكرهك أنت أكثر من أي شئ
    Kitapları, dünyanın en çok yayınlanan diline sahip okuyucular için görünmez kalıyor. TED لا تزال كتبهم غير متوفرة للقراء من اللغات الأكثر انتشاراً في العالم.
    Sadece almak var bu dünyada. en çok alan, en akıllı oluyor. Open Subtitles لايوجد إلا الاستحواذ في هذا العالم ومن يستخوذ على الأكثر هو الأذكى
    Ona dünyada en çok önemsediği şeyi vermeye hazır olman lazım. Open Subtitles فيجب عليك أن تتحضر لإعطائه أكثر شيء تحرص عليه في العالم
    en çok önem verdiğim budur. Ama bazen aşk da önem kazanır. Open Subtitles الدور هو أكثر الأمور أهمية لكن الحب مهم أيضاً في بعض الأحيان
    Şu ana kadar en çok okunan feminist yayınız. Size bunu söylüyorum çünkü bir devamlılığın olduğunu görmek gerçekten önemli. TED نحن الناشر الاكثر قراءة على الاطلاق فيما يخص القضايا النسوية وانا اخبركم هذا لانني اريدكم ان تروا اهمية الاستمرار
    Ama beni en çok korkutan, bir daha sörf yapamayabileceğimdi. Open Subtitles لكن أكثر ما يخيفني، هو عدم قدرتي على التزلج ثانيةً.
    en çok incelenen tecrübelerinden ikisi, fiziksel engelleri ve evliliğiydi. TED إن اثنين من أكثر تجاربها استكشافاً هما إعاقتها الجسدية وزواجها.
    en çok da, bu dünyanın içine girdiğimde ne kadar mutlu olacağımı düşündüğümü. Open Subtitles في الغالب كم اعتقدت أني سأكون سعيدة حالما أدخل عالم الجانب الشرقي الأعلى
    2001'in başlarına kadar Araplara ve dünya genelindeki Müslümanlara Batının en çok neyine hayran olduklarını sorduk. TED ومنذ 2001، سألنا العرب والمسلمين عموما حول العالم، عما عشقوه أكثر في الغرب.
    Sanırım bu şimdiye kadar en çok eğlendiğim olay. Biliyor musun? Open Subtitles أعتقد أن هذا أكثر شيء متعةً قد قمت به، كما تعلم؟
    Polis olmayan kişiler içinde en çok tutuklamaya yapma rekoru sende. Open Subtitles أنتَ تحمل الآن الرقم القياسي لأكثر التوقيفات بواسطة شخص ليس شرطيّاً
    New York'ta en çok ilgimi çeken ne biliyor musunuz? Open Subtitles هل لى بأن أخبرك بأكثر الأشياء التى تُثير إنتباهى فى نيويورك؟
    en çok hastaya sahip olan 10 şehirde, her birinde en az 20 bin üniversite öğrencisi vardır. TED مع أكبر عدد من المرضى المعتمدين على المعونة الطبية، كل من هذه المدن لديها ما لا يقل عن 20000 طالب جامعي.
    Ama bize en çok dokunan insanlar ve oradaki aşırı yoksulluktu. TED لكن أكثر شئ أثر فينا، في الواقع، كان الناس، والفقر المدقع.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد