ويكيبيديا

    "en önemli şeyi" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أهم شيء في
        
    • الشيء الأكثر أهمية
        
    • أهم شئ
        
    • أهم شيئ
        
    • أهمّ شيء
        
    Hayatımdaki en önemli şeyi fırlatıp attım. Open Subtitles لقد ألقيت بعيدا وخسرت وخسرت أهم شيء في حياتي
    Ve bundan dolayı, bu tableti çevirerek evrendeki en önemli şeyi belirleyebiliriz. Open Subtitles وهكذا ، عن طريق ترجمة هذه اللوح ينبغي أن نكون قادرين على تحديد أهم شيء في الكون
    Dünyanın en önemli şeyi kendileriymiş gibi davranırsınız. Open Subtitles تعاملينهم كما ولو أنهم أهم شيء في العالم
    BeIki de bugüne dek yapılmış en önemli şeyi. Open Subtitles ربما الشيء الأكثر أهمية الدي عمله شخص ما
    Benim geleceğe kalacak en önemli şeyi korumam gerek. Open Subtitles يجب أَن أَحميه لن يكون لنا مستقبل ما لم نحمي الشيء الأكثر أهمية
    Belki de bunlar usta bir balık avcısının laflarıdır ama gramer bana göre dünyanın en önemli şeyi. Open Subtitles ربما فقط لصياد سمك محترف لكن القواعد هى أهم شئ فى هذا العالم بالنسبة لى
    Bir Kütüphaneciyi öldürmeyi düşünürken en önemli şeyi unuttun. Open Subtitles لقد نسيت أهم شيئ إذا كنت ستقتل أمين مكتبة و ما هو هذا؟
    Ama bu bilet onun başına gelen en önemli şeyi temsil ediyor. Ben buna büyük bir cinayet sebebi derim. Open Subtitles ولكن هذه التذكرة تمثّل أهمّ شيء قد حدث له أنا أدعو ذلك دافعاً رئيسيّاً لجريمة قتلٍ
    naıl yaptığımız düşünelim bir gece yatakta,hamileyiz, ve sonra hayattaki en önemli şeyi yetiştiriyoruz--bir çocuk TED نفكر كيف نفعلها -- ليلة واحدة في الفراش، وأصبحنا ننتظر طفلاً، ثم ننشأ أهم شيء في الحياة -- طفل.
    Çünkü sen mahkûmların hayatlarındaki en önemli şeyi çalıyorsun kişiliklerini. Open Subtitles لأنك تسلب السجناء - أهم شيء في حياتهم فرديتهم
    Kendimi hayatımın en önemli şeyi için ölüm yası tutuyor gibi hissediyorum. Open Subtitles أحس كأني في حداد على أهم شيء في حياتي
    Dünyadaki en önemli şeyi kaybedeceğiz. Open Subtitles سوف نخسر أهم شيء في هذا العالم
    Sanki bir anda hayatının en önemli şeyi oluverdi. Open Subtitles لقد حدث فجأة,كأنه أهم شيء في حياته
    Ama ben hayatının en önemli şeyi değilim. Open Subtitles ولكن أنا لست أهم شيء في حياتك.
    Dediğim gibi en önemli şeyi söylemediğimi fark ettim... Open Subtitles كما كنت أقول، أدرك بأنني لم أذكر الشيء الأكثر أهمية...
    en önemli şeyi unutuyorsun. Open Subtitles نسيتي الشيء الأكثر أهمية.
    en önemli şeyi unuttun. Open Subtitles نسيت الشيء الأكثر أهمية.
    Özgürlük treninin en önemli şeyi dağlara tırmanmak gerektiğidir. Open Subtitles أهم شئ بقطار الحرية هذا أنه عليه تسلق الجبال
    Benim yanımdayken kendini sansürlemek zorunda hissetmeni istemiyorum. Bana kendin hakkında bir şey söyle. Senin hakkındaki en önemli şeyi söyle. Open Subtitles أود منك ألاّ تشعري بالرهبة معي تصرفي على سجيتك , أخبريني عن أهم شئ بخصوصك
    Bir Kütüphaneciyi öldürmeyi düşünürken en önemli şeyi unuttun. Open Subtitles لقد نسيت أهم شيئ إذا كنت ستقتل أمين مكتبة
    Aaron, insanın kendine sürekli "şu an üzerinde çalışabileceğim dünyanın en önemli şeyi nedir" sorusunu sorması gerektiğine inanıyodu. Open Subtitles ‫آمن هارون أنّ الإنسان يجب أنْ يسأل نفسه طوال الوقت ‫"ما أهمّ شيء يمكنني العمل عليه في العالم الآن؟"

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد