Pek de parlak olmadığını tahmin ettiğim kariyerinizin en büyük hatasını yapmak üzeresiniz. | Open Subtitles | إنك ترتكب أكبر خطأ في في حياتك المهنية، وهو أمر ليس من الفطنة بشيء |
Mantıklı düşünemiyor. Onu hayatının en büyük hatasını yapmadan engelleyelim. | Open Subtitles | إنه لا يفكر بصورة صحيحة علينا أن نوقفه عن ارتكاب أكبر خطأ في حياته |
Onunla konuşup, benimle evlenerek, hayatının en büyük hatasını yapmaktan, vazgeçirebileceğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أنك يمكن أن تحدثها لتقتنع أن أكبر خطأ في حياتها هو الزواج بي ؟ |
Hayatının en büyük hatasını yaptığını görmek nasıl bir duygu? | Open Subtitles | كيف تعلم أنك لست ترتكب أكبر غلطة في حياتك الآن؟ |
Dürüst olmak gerekirse ben hayatımın en büyük hatasını yaptım tamam mı? | Open Subtitles | لكي اكون صريحاً معكِ , اكتشفت انني اقترفت اكبر خطأ في حياتي |
Buradayım çünkü hayatının en büyük hatasını yaptığının farkında mısın görmek istedim. | Open Subtitles | إنني هنا,لكي أعلم بإنكِ تعرف إنكِ إرتكبتي أكبر خطأ في حياتك |
Kız kardeşim hayatının en büyük hatasını yapmak üzere ve ben hiçbir şey yapamıyorum. | Open Subtitles | أختي طفل على وشك اتخاذ أكبر خطأ في حياتها , وليس هناك شيء يمكنني القيام به حيال ذلك. |
Tabi, hayatının en büyük hatasını yapacak olabilirsin. | Open Subtitles | نعم, فلعلك الآن ترتكبين أكبر خطأ في حياتك |
Hayatının en büyük hatasını yaparken sessizce durup izlemeyeceğim. | Open Subtitles | لن أقف في صمت وأراك ترتكب أكبر خطأ في حياتك |
Hem de hayatının en büyük hatasını yapmış bir kadın gibi! | Open Subtitles | كامرأة ارتكبت أكبر خطأ في حياتها |
Hayatınızın en büyük hatasını yapıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتم يا شباب تقترفون أكبر خطأ في حياتكم |
O zaman, hayatının en büyük hatasını yaptığını anlayacaksın. | Open Subtitles | وحينها ستكتشف أنك ارتكبت أكبر خطأ في حياتك! |
Her şeyi batırarak, hayatımın en büyük hatasını yaptım. | Open Subtitles | أكبر خطأ في حياتي هو إفساد زواجنا |
Andrew seni terk ettiğinde hayatının en büyük hatasını yaptığını düşünmüştüm. | Open Subtitles | عندما هجركِ (أندرو)، إعتقدتُ أنّه كان يرتكب أكبر خطأ في حياته. |
Chris, hayatının en büyük hatasını yapıyorsun! | Open Subtitles | كريس أنت ترتكب أكبر خطأ في حياتك |
Hayatının en büyük hatasını yapmasına engel ol. | Open Subtitles | إبقائها من صنع أكبر خطأ في حياتها. |
Ter yok, Tommy. Hayatımın en büyük hatasını yaptın. | Open Subtitles | ْ (تومي), لقد جعلتني أرتكب أكبر خطأ في حياتي |
16 yıl önce hayatımın en büyük hatasını yaptım. | Open Subtitles | حسناً, قبل 16 سنة مضت ارتكبت أكبر غلطة في حياتي |
Tamam, bak. Dürüst olmam gerekirse, hayatımın en büyük hatasını yaptığımın farkına vardım. | Open Subtitles | بصراحة، أدركت أني إقترفت أكبر غلطة في حياتي |
Bence hayatınızın en büyük hatasını yapmaktan vazgeçmelisiniz. | Open Subtitles | اظن ان بأمكناكما عدم اتخاذ اكبر خطأ في حياتكما |
Ya hayatımın en büyük hatasını yaptıysam? | Open Subtitles | ماذا لو أنني اقترفت اكبر خطأ في حياتي؟ |