Sana teklifimi sundum, görüp görebileceğin en iyi şans bu. | Open Subtitles | أخبرتك بعرضي .. و هو أفضل فرصة ستحصل عليها |
Şey ondan sonra var varsa, planları ile geçmesi durumunda ne olduğunu bulmak için en iyi şans. | Open Subtitles | أفضل فرصة لنا لمعرفة ماذا لو هي أن تذهب في الخطط الخاصة بك |
O geminin en iyi şans biz ev almak var. | Open Subtitles | تلك السفينة هي أفضل فرصة لنا للعودة الى الديّار |
Bu elime geçen en iyi şans. - Üzgünüm, başka şansım yok. | Open Subtitles | هي أفضل فرصة لدي، معذرة، لا خيار آخر أمامي |
Kaptan baba! Yani şu anda kurtulmak için en iyi şans.Değilimi? | Open Subtitles | أبي يقول أن هذه افضل فرصة لنا ليتم أنقاذنا |
Amaç babamı hapisten kurtarmak. Bu elimize geçebilecek en iyi şans. | Open Subtitles | الامر ان نخرج ابى من السجن و هذه افضل فرصه سنحت لنا |
Sahip olduğun en iyi şans, Duffy sana ulaşmadan önce benim ona ulaşmamı sağlaman. | Open Subtitles | أفضل فرصة لديك أن تساعدني في الوصول له قبل أن يصل إليك |
100 yıldır bulduğumuz en iyi şans ve bunu heba etmeyeceğim. | Open Subtitles | أفضل فرصة منذ مئات الأعوام. ولن أقوم بتجاهلها. |
Sizin aile bağlarınıza rağmen söylemiş olduğunuz gibi bizim şahitlik bağımız teğmen için en iyi şans. | Open Subtitles | على رغم السند العائلي الخاص بكِ لقد أخبرتيني بنفسك بأن رابطتنا المشتركة كشاهدان تعني أنه أنا أفضل فرصة لسيادة الملازم |
Kariyer intiharımız için en iyi şans ya da sadece vurulmak için. | Open Subtitles | إنها أفضل فرصة لنا لإنتحار المهنة.. أو يُطلق علينا النيران فحسب. |
İsterseniz gülün ama bu elimizdeki en iyi şans. | Open Subtitles | حسناً، أضحك إذا أردت، ولكن هذه أفضل فرصة لدينا. |
Sizin sevginiz, yeni ve sağlıklı bir yaşam için Josh'ın sahip olduğu en iyi şans. | Open Subtitles | حُبكم هو أفضل فرصة لدىَ "جوش". لحياه جديدة وصحية. |
Yani, bu elimize geçebilecek en iyi şans olabilir. | Open Subtitles | أعنى، قد تكون أفضل فرصة لدينا |
Dünyadaki en iyi şans. | Open Subtitles | أفضل فرصة في العالم |
Bu ellerindeki en iyi şans. | Open Subtitles | هذه أفضل فرصة لديهم |
Elindeki en iyi şans benim. | Open Subtitles | أنا أفضل فرصة لديك |
Grup, Scar'ın rakip ordusundan çok daha küçük ve gelecek nesillere ceviz ağaçlarını korumak için ellerindeki en iyi şans takım çalışması. | Open Subtitles | المجموعة هي أقل بكثير (من جيش العدوّ (سكار والعمل الجماعي، هو أفضل فرصة لهم لحماية بساتين الجوز للأجيال القادمة |
Elindeki en iyi şans bu. | Open Subtitles | هل تلك أفضل فرصة لديك؟ |
Bu adamların elindeki en iyi şans benim. | Open Subtitles | أنا أفضل فرصة لأولئك الرجال |
Mükemmel değilsin ama arkadaşlarımızın hayatta kalması için en iyi şans sensin. | Open Subtitles | أنتِ لستِ مثالية لكنكِ افضل فرصة أصدقائنا بقوا على قيد الحياة |
Bu elimize geçebilecek en iyi şans. | Open Subtitles | هذه افضل فرصه سنحت لنا |